Hidro-Tek İş Geliştirme Müdürü Noyan Morgül, Alman Nanotec firması iş birliğiyle Türk sanayisinin hizmetine sundukları ve son yıllarda çok büyük atılım gösteren AGV pazarı için ihtiyaç duyulan fırçasız DC motor ve redüktörlü tekerlek teknolojileri ile ilgili bilgiler verdi.

“ÖNCE İHTİYACI DOĞRU BELİRLEMEK GEREKİYOR”

Bu noktada birçok seçenek arasında önceliğin ihtiyacı doğru belirlemek olduğunu vurgulayan Morgül, öne çıkan kriterleri şu şekilde sıraladı:

-    Verimlilik
-    Ağırlık
-    Hız, İvme
-    Senkronizasyon
-    Zemin, Mekan
-    Kompaktlık, 
-    Uzun Ömür, Bakım vb.

İhtiyacın ağırlıklı olarak standart olan 24V ve 48V bataryadan beslenme, motor, redüktör ve tekerlek yapısının önemine dikkat çeken Morgül, kullanılan ürünün uzun süre çalışabilir olmasının, şarjı bittiğinde tekrar istasyona gitmeden ne kadar süre çalışabilirliğinin kritik olduğunu ve fırçasız DC motorun verimlilik açısından öne çıktığını vurguladı.

Başlangıç noktası bataryadan tekerleğe ya da tekerlekten bataryaya olduğunu, ancak tekerlekten bataryaya gitmenin daha doğru olduğunu aktaran Morgül, “En başta tekerleği doğru seçmeniz gerekmektedir. Tekerleği seçerken hızınıza ve ivmenize bağlı olarak çapının ayarlanması ardından da redüksiyon oranlarına bakılması gerekiyor.” diye konuştu.

“KOMPAKTLIK SUNUYOR, VERİMLİLİK SAĞLIYOR”

Nanotec’in tekerlek ile planet redüktörü bir araya getirmiş bir yapıya sahip olduğunu belirten Noyan Morgül, söz konusu kompaktlığın alan açısından faydasına işaret ediyor, tekerlek ve redüktörün ayrı olduğu yapılarda verimliliğin düştüğüne dikkat çekiyor. Morgül, iki yapının ayrılmasının radyal yükler açısından da sorun teşkil edebileceğini ifade ederek, sözlerine şöyle devam etti: 

KANTEC, AMERİKA’DA TAVUK KELEBEĞİ TANITTI KANTEC, AMERİKA’DA TAVUK KELEBEĞİ TANITTI

“Aslında böyle bir durumda tekerleğe yukarıdan baskı yapıyorsunuz, yandan birleşme yapılan her noktada mile ciddi bir yanal yük geliyor. Bu da gerek motora gerekse redüktöre zarar verebilir. Ürünler kısa sürede problem yaratabilir. Bu nedenle de Nanotec, motoru ve redüktörü bir araya getirmeyi uygun bulmuş. Zaten, her ne kadar diğerlerine göre maliyetli olsa da, pazardaki AGV çözümlerinin de buraya doğru gittiğini, trendin yöneldiğini görüyoruz.” 

DAHA AZ KABLO, FARKLI YAPILAR BİR ARADA 

Nanotec’in, motor ve sürücünün bir arada olduğu paketlerinin de bulunduğunu dile getiren Morgül, bunun avantajlarını şu şekilde açıkladı:

“İlk olarak küçük sistemlerde çok fazla kablo sorunu varken, burada motor sürücü arasındaki kablo ihtiyacı ortadan kalktığından daha az kablo ile bu sorun önleniyor. İkincisi, motor ve sürücü bir arada bulunduğu için birbirleriyle haberleşme problemi de doğal olarak ortadan kalkmış oluyor. Ayrı tutulmadığı müddetçe, sürücü çok fazla yer de kaplamıyor. Nanotec’in tümleşik motor/sürücü paketleri 52W’tan 534W’a kadar ve değişik haberleşme sistemlerinde kullanım imkanı sunmaktadır ki bu yakın zamanda 934W’a çıkacağını müjdeleyebiliriz. Mobil yapılarda ne kadar az ünite ve ne kadar az yer kaplayan sistemler kullanılırsa, o kadar faydalı bir çözüm olacağı aşikardır.”

“ÇOK DAR ALANLARDA ÖNE ÇIKIYOR”

Her yapıda motor ve sürücünün bir arada bulunmasının gerek olmadığını aktaran Morgül, eğer kullanıcının alıştığı bir sürücü varsa, sadece motorun alınabileceği yapıların da bulunduğunu söyledi.

Çok daha fazla dar alanlar için hub motor denilen daha gövdeli motorların kullanıldığını, bunun üretim sahasında alan açısından büyük avantaj sağladığının altını çizen Morgül, kendinden redüktörlü tekerleklerin yüksek verim sağladığını ifade etti:

“Kendinden redüktörlü tekerlekleri sadece düşük yer kaplama avantajından dolayı değil, özellikle yüksek verim sunması ile de değerlendirmek gerekir. Bu kapsamda 100mm’den 200mm’ye kadar farklı tekerlek çapları ile 1/10’dan 1/26’ya kadar farklı redüksiyon seçenekleri ile ihtiyaca en uygun çözüme ulaşılmasını sağlamaya çalışmaktayız.”

Standart kullanımlarda DB80 ve DB87 model ürünlerin öne çıktığını kaydeden Morgül, 934W’a kadar uzanan geniş bir yelpazede çözüm sağlayabildiklerini, farklı fren ve enkoder opsiyonlarını da sunabildiklerini belirtti. Morgül, söz konusu motorların standart motor olduğu için birçok sürücüyle de çalışabildiğini dile getirdi.

IP65 KORUMA SINIFIYLA DIŞ KULLANIMA İMKAN VERİYOR

APBA serisi ile Nanotec, IP65 koruma sınıfına sahip yeni bir dizi yüksek performanslı fırçasız DC motor sunmaya başladı. Yeni motorlar, yalnızca 60 ve 80 mm flanş boyutuna sahip AC servoların gücüyle eşleşmekle kalmıyor, aynı zamanda montaj boyutlarıyla da uyumlu. APBA serisi, düşük DC voltajı nedeniyle, güvenlik nedenleriyle alternatif akım kullanımının kısıtlandığı pille çalışan uygulamalar ve ortamlar için ideal seçimlerden biri olarak öne çıkmaktadır.

Kompakt tasarımları sayesinde Nanotec'in APBA motorları yüksek güç yoğunluğu sağlar ve çok verimli çalışır. Kısa vadeli güç tepe noktaları (peak), aşırı yük kapasitesi sayesinde kolayca aşılabilir. Motorların anma gücü 1.000 W'a kadar ve anma gerilimi 48 V DC'dir. Hassas dinamik konumlandırma için entegre enkoder veya fren/enkoder bir arada gelirler.
 
Hidro-Tek İş Geliştirme Müdürü Morgül, sözlerini şöyle tamamladı:

“Aslında temelde bu anlatılanların tamamı, yani redüktör, tekerlek, motor ve sürücüyü bir araya getirdiğimizde tahrik sistemini tamamlamış oluyoruz. Ardından batarya ve kontrol sistemi ile temel sürüş paketi hazır hale gelmiş oluyor. Takip eden süreçte çevre şartlarına uygun sensör, kamera vb. navigasyon ve güvenlik için çözümler eklenerek elektrik/elektronik donanımı toparlandıktan sonra ise, tamamen üretici ve/veya otomasyoncunun isteğine bağlı bir yapı vücuda eğitilebiliyor. Düşünülenin aksine, asıl zor kısım bundan sonra başlıyor. Biz kontrol konusundaki bu zor süreci, konunun uzmanlarına bırakıp araç tahrik sistemleri için uygun ve kaliteli çözümler sunabildiğimize inanıyoruz.”