Üreticilerin hem iş güvenliği hem de esneklik açısından kolaboratif robot projelerine çok sıcak baktıklarını ifade eden Alp Mühendislik Genel Müdürü Emre Özgörmüş, sorularımızı yanıtladı.

Türkiye'de daha önce yapılmamış ve sadece firmanızın hayata geçirdiği bir proje paylaşır mısınız?

Son dönemlerde özellikle Endüstri 4.0 kavramının endüstriyel tesislerde benimsenmesi ve uygulamaya geçilmesi isteği Boston merkezli Rethink Robotics markasının geliştirdiği Sawyer robotların distribütörlüğünü alan Alp Mühendislik, sektörün kolaboratif robot ihtiyacını karşılayacak.  ile beraber, hizmet verdiğimiz hemen hemen her sektörden gelen talepler yeni uygulamalar ve yeni fikirler üzerine oldu. 

Bu bakımdan baktığımızda özellikle Schneider Electric firması için ürettiğimiz 1 saniyede 1 priz çıkartan montaj hattımız hem hız hem de üzerinde taşıdığı teknolojiler ile Türkiye’de bir ilk olduğunu söyleyebiliriz. Zira hat üretim yapılacak adetleri ve sevkiyat yapılacak müşterileri ERP sisteminden otomatik olarak alarak, üretim sürecini başlatıyor. Bu esnada makinenin üzerinde yapılması gereken tüm setup ayarlarını da hat otomatik olarak yapıyor. Üretim esnasında tüm KPI’ları otomatik olarak depolayıp süreci baştan aşağıya takip edebiliyor. Tabi bunların sonucu olarak da tüm operasyonel ve kalitesel raporları üst yönetimin talebi doğrultusunda manipüle edilmeden makinelerden yöneticilere otomatik olarak gidiyor. 

Bunun haricinde yine gerek yurtiçi gerek yurtdışı olmak üzere akü, tütün, gıda müşterilerimiz için de daha önce Türkiye de hiç üretilmemiş farklı çözümler ile gerek hat gerekse robotlu montaj istasyonları olmak üzere bir çok çözüm sunduk.
 

2018 yılından ticari ve teknolojik gelişme bakımından beklentileriniz nelerdir?

Bizi bekleyen yeni yılda da ticari olarak büyümenin devam edeceğini öngörerek yatırımlarımıza devam ediyoruz. Her gelen yıl bize yeni ürünler, yeni teknolojiler ve aşılması gereken yeni zorluklar ile beraber geldi. 2018 yılı da gene beraberinde bize aşılması gereken yeni zorlukları getireceğinden hiç şüpheniz yok. Üretim süreçlerinde hayatın kaçınılmaz bir parçası olan sürekli gelişimin de hayat felsefemizin bir parçası olduğunu düşünürsek bizde firma olarak yeniliklere her zaman açık olup zorlukları yeni birer fırsat olarak görmeye devam edeceğiz. 
İlave olarak son yıllarda üretim süreçlerinin içerisine giren ve bazı proseslerin vazgeçilmez bir parçası olan robotları 2018 yılında diğer teknolojiler gibi evrimleşerek süreçlerin daha büyük bir parçası olacağını görüyoruz. Özellikle işbirlikçi olarak adlandırılan robotlar insan ile yan yana çalışmaya başlayıp kim hangi işi daha iyi yapıyorsa o devralarak devam edeceği sistemler kurulacak. Yapay zekanın ve esnekliğin de bütün bu süreçlerde inanılmaz kolaylaştırıcı etkisi olacaktır. Artık bilinenin aksine yüksek teknolojik ürünlerin programlanması, revizyonu, bakımı gibi prosesler daha kullanıcı dostu ara yüzler ve mantıklar ile birleştirilerek hem insanların korktuğu kurulum ve devreye alma hem de bakım ve arıza giderim süreçleri kolaylaştırılacaktır.

Sawyer marka robotlarla nasıl bir işbirliği geliştirdiniz?

Sawyer Boston merkezli Rethink Robotics markasının geliştirdiği 2 robottan bir tanesidir. Çıktıkları tarihten bu yana hem Sawyer hem de Baxter sanayide ve üniversitelerde inanılmaz derecede rağbet gören bir collobrative robot oldu. Bizde Türkiye için Rethink Robotics ile distribütörlük anlaşması imzalayarak bu ürünlerin Türkiye pazarında, satış, satış sonrası servis, kurulum, devreye alma ve eğitim bacaklarında müşterilerimize destek vermeye başladık.

Sawyer robotlar için satış sonrası destek konusunda ne gibi çalışmalar gerçekleştireceksiniz? Bu noktada verdiğiniz hizmet neleri kapıyor, neleri kapsamıyor? 

Sawyer sahibi olan tüm firmalar için temel olarak sağladığımız 2 günlük eğitim ile kullanıcı projelerini kendi devreye alıp değişiklikleri ve modifikasyonları hızlıca yapabilir duruma geliyor. Buna rağmen biz müşterimizin bize ihtiyaç duyduğu noktalarda gerek uzaktan bağlantı gerekse de telefon desteği ile sorunlarını çözmek için yanlarında oluyoruz. İlave olarak Türkiye stoklarına çektiğimi robotlar ve yedek parça depomuz ile oluşabilecek her türlü arıza durumunda kendilerine stoklarımızdan yedek parça sağlayabiliyoruz.
Sawyer robotların konvansiyonel robotlardan farkı nedir? Hangi prosesler  için ön plana çıkıyor? Güvenlik alt tabanı nasıl olacak? 

Bunu temel olarak, 4 farklı alanda açıklamak istiyorum.

•    İlk Yatırım Maliyeti:
o    Konvansiyonel bir robot yatırım yaparken robot maliyetinin 1/3 oranında çevresel kontrol ve güvenlik elemanlarına yatırım yapmak zorundasınız. Bunlar güvenlik switch'leri, alan tarayıcıları, güvenlik PLC'leri, telfensler, giriş kapıları gibi birçok ekstra güvenlik ekipmanı ile robotunuzu bir yere hapsetmeniz ve onu oluşturabileceği tüm tehlikelerden insanı soyutlamanız gerekir.
o    Sawyer collobrative robot yatırımı yaptığınızda ise robotunuzu bir yere hapsedip soyutlamanıza gerek olmadığı için bu meblağları harcamıyorsunuz. Dolayısı ile özellikle bakım bölümleri için söylediğimiz olmayan parça arızalanmaz mantığında da ileride oluşabilecek diğer sorunları da daha baştan çözmüş oluyorsunuz.

•    Ürün Besleme ve Layout Düzeni
o    Konvansiyonel bir robot yatırımı yaptığınızda robotunuzu çalışacağı alana sabitlemeniz ve tüm parçaları onun önüne getirebilmek için ilave metrelerce giriş ve çıkış konveyörleri kurmanıza gerek vardır. Tabi konulan tüm konveyör geçiş noktaları içinde ilave güvenlik ekipmanları ile giriş çıkışları kontrollü bir hale getirmeniz gerekmektedir. Buda fabrikanızın esnekliğini ciddi oranda azaltacaktır.
o    Sawyer collobrative robot yatırımı yaptığınızda ise robotunuzu bir yere sabitlemenize gerek yok. Tekerlekleri ile çalışacağı yere götürüp Rethink Robotics’in geliştirdiği landmark çözümü sayesinde robot kendini konulduğu lokasyonda yeniden reoryante ederek çalışmaya başlıyor. Tabi robotun önüne getireceğiniz parçalar için de sabitleniş konveyörlere gerek duymadan önüne istediğiniz parçayı getirebilirsiniz.

•    Devreye Alma
o    Konvansiyonel robotların devreye alınması için teknik olarak üst düzey ve konusunda ciddi tecrübeye sahip mühendislerin süreç içerisinde bulunması ve uzun süren robot eğitimleri sonrası tek başlarına proje deveye almaları mümkündür.
o    Sawyer collobrative robot ta ise temel olarak bir cep telefonu kullanıcısı seviyesindeki kişilere 2 günlük eğitim sonrası kendi robotlarını proseslerinde diledikleri şekilde devreye alma ve değişiklik yapma imkanı sağlayabilecek kadar kullanıcı dostu ara yüzlere ve hazır template programlara sahiptir.

•    Görüntü İşleme
o    Konvansiyonel bir robotta temel olarak en zor olan görevlerden bir tanesi de kamera entegrasyonu ve robot kamera haberleşmesidir. Bu sürecinde başarılı bir şekilde devreye alınabilmesi için uzun süre mesai harcanması gerekmektedir.
o    Sawyer collobrative robot da ise üzerinde entegre kamerası ile 3. bir parti yazılıma ihtiyaç olmadan kendi ara yüzlerinden kolayca ve hızlıca proseslerine kamera entegrasyonu da sağlayabilirler.

Söz konusu robotun teknik özellikleri nelerdir?

Sawyer bilinen konvansiyonel robotlar ve diğer kolaboratif robotlara göre yukarıda bahsettiğimiz artıları sayesinde kendi alanında “Smart Collaborative” robot kavramını yaratan bir markadır. Temel olarak 4kg taşıma kapasitesine sahip, 7 eksen, 1260mm erişim mesafesine ve 0,1mm tekrarlanabilirlik hassasiyetine sahiptir.

Fiyat anlamında nasıl bir avantajı olacak?

İlk yatırım maliyeti standart bir endüstriyel robota kıyasla belirli bir oranda daha yukarıda olacaktır. Fakat sistemin tamamını düşündüğümüzde ilave güvenlik ve kontrol elemanlarına ihtiyacı olmadığı için tüm sistem yatırım maliyeti konvansiyonel ve collobrative robot projelerine göre çok daha avantajlı olacaktır. Buda yatırım geri dönüş süresini de ciddi anlamda aşağıya çekerek fabrikalarda daha hızlı yayılmasına sebep olacaktır. 

Türk üreticisinin insan-makina işbirlikçi (collaborative) robotlara bakış açısı nedir? Üretimden biri olarak neler gözlemliyorsunuz; sizce piyasada böyle bir talep var mı?

Açıkçası biz bile talebin bu seviyelerde olacağını tahmin etmiyorduk. Özellikle büyük firmalar hem iş güvenliği hem de esneklik açısından dolayı collobrative robot projelerine çok sıcak bakıyorlar. Hali hazırda Türkiye’nin en büyük firmaları süreçlerinin içerisine robotlarımızı dahil ederek projelerinin startlarını verdiler bile. 

Robot yatırımı yapmayı planlayan üreticilere neler tavsiye edersiniz? Nelerden kaçınsınlar, nelere dikkat etsinler?

Robot yatırımı için temel olan ilk şey doğru bir analiz ve ihtiyaçların belirlenmesidir. Bu kapsamda da diledikleri zaman bizden danışmanlık hizmeti alarak süreçlerini netleştirmeleri aşamasında da kendilerine yardımcı oluyoruz.

Özellikle uzun zamandır üretim yapan sektörlerde robotlara karşı bir korku ve önyargı olduğunu görüyoruz, ama evrimleşen teknolojiler bunların hayatımızın bir parçası olmaya başladıklarını günlük hayatımızda da gittiğimiz bir çok yerde bize gösteriyor.

Dolayısı ile yeni teknolojilerden çekinmek yerine onları doğru yerde kullanarak süreçlerini rahatlatabilirler. Özellikle esneklik ve kolaylık açısından bizim robotumuzun devreye alma kolaylığı ve görsel olarak sempatikliğini de düşünürsek yatırımcıların artık robot yatırımlarını çok büyük teknik bilgiye ve zorlu devreye alma ve bakım ihtiyaçlarına gerek kalmadan yapılabildiğini bilmeleri gerekir.