Pandemi sürecini firma olarak nasıl yönettiklerini anlatan Keramik Makina Genel Müdürü Cem Büyükçıngıl, salgının makina imalat sektörüne etkilerini, ambalaj makina sektörünün gelişen süreçteki durumunu ve dijitalleşmeyi değerlendirdi.

“ETKİLERİNİ İSTİŞARE ETTİK”

Koronavirüs etkisi Türkiye’de hissedilmeye başlamadan önce bu pandeminin boyutunun büyüyeceğini öngörüp mevcut stratejimizi bu anlamda hızlıca yönetim kurulumuzla beraber istişare ederek revize ettik. İhracat yapan firma olarak dünyadaki pandeminin etkilerini de gerek iş ortaklarımızla da bu anlamda iletişim kurarak gerekse tüm mecralardan yakinen takip ettik. İş planımızı hazırlarken, her şeyden önce hem çalışanlarımızın hem de paydaşlarımızın güvenliğini ön planda tuttuk. Bütün bu önlemleri hızla alarak iş planımızı bu doğrultuda yürürlüğe geçirdik. Tüm dünyanın ve Türkiye’nin etkilenmesiyle beraber firmalar yatırımlarını bekletme kararı aldı. Bu doğrultuda birçok firma gibi bizler de etkilendik.

SALGININ MAKİNA İMALAT SEKTÖRÜNE ETKİLERİ

Koronavirüsün makina imalat sektörüne etkilerini aşağıdaki şekilde özetleyebiliriz:

1)    Tedarik zinciri aksaması (makina üretimi için gerekli aksam ve komponentlerin alımı; özellikle Çin, İtalya, ABD bu sektörde ithalat yapılan baş ülkelerdir. Bu ülkelerin pandemi salgını sonrasında içinde bulunduğu kaos ilgili sektördeki tedarik zincirini aksatmıştır)
2)    İptaller; İhracatın büyük çoğunluğunun AB ülkelerine olması ve özellikle bu ülkeden gelen iptallerin artması
3)    Yeni Siparişler; ihracata paralel olarak iç pazarda da mevcut durum nedeniyle yeni yatırımların yapılma olasılığının düşüklüğü
4)    Zincirleme Etki; Talepteki daralmaya istinaden çalışma koşullarının yeniden gözden geçirilmesi, kısa süreli çalışma veya kısmı süreli çalışmanın sonlandırılması, mali sorumlulukların nasıl yerine getirileceği sorunsalı,
5)    Finansman Maliyeti; Sektördeki talebin düşmesi, iptal ve erteleme gibi talepler makina imalatçılarının nakit akışında zorlanmasına neden olmuştur.

“SEKTÖRÜN TEŞVİK KAPSAMINA ALINMASI KRİTİK ÖNEM TAŞIYOR”

Beş yıllık kalkınma planı dahilinde öncelikli sektörlerden biri olan makina sanayi sektöründe planın nihai hedefi teknoloji, yenilik, ürün kalitesi ve verimlilik artışı sağlanması, endüstriyel kapasitenin dönüştürülerek daha rekabetçi hale getirilmesi ve yüksek katma değerli üretimin arttırılmasıydı. Özellikle sağlığın ve hijyenin ön planda tutulacağı dönemde fabrikalarda makinanın ve otomasyonun önemi daha da artacak. Bu bağlamda stratejik sektör olarak değerlendirilen makina imalat sektörünün teşvik kapsamına alınması oldukça kritik önem taşımaktadır. Dünyada alınan önlemlere baktığımızda sektör ayrımı olmaksızın destekler verilmiş olup tüm işletmeler koruma altına alınmıştır. Türkiye’de de benzer uygulamaların yapılması kritik önem taşımaktadır. Makina sektörü hasar görürse, teknolojisi ve özel yetiştirilmiş donanımlı personeli kaybetme riski ortaya çıkar. Bu durum Türkiye sanayisinin endüstriyel birikimine de zarar verir. Yedi çeyrektir yüzde 65 kapasite ile çalışmak zorunda kalan ve ağırlığını ihracata vermiş bulunan makina imalat sanayi, ana pazarlarının karantina altına girmiş olması nedeniyle normalinden çok daha kırılgan bir haldedir. Bu bağlamda tedbir önerilerini aşağıdaki maddelerde toplayabiliriz:

•    Sektör ayrımı yapılmaksızın finansmana erişim sağlanmalıdır. EXIMBANK, KOSGEB ve Kamu Bankaları başta olmak üzere tedbirlere ve talep düşüşüne karşın finansman destek paketlerinin oluşturulmalıdır (Almanya üst sınır olmaksızın faizsiz kredi uygulaması başlatmıştır).
•    KOBİ Destek Uygulaması: Üretim teknolojilerini geliştiren firmalarımız, dünyada da olduğu gibi, KOBİ’dir. Borçları az ama mali yapıları güçsüzdür. Büyük firmaların (kamu garantisi ile) KOBİ’lere ödemelerini fatura tarihinden itibaren en geç 2 ay içinde yapmalarına yönelik bir düzenleme oluşturulmalıdır.
•    Vergi ve Kredi Ödemeleri Ertelemesi: Üretim ve ticari süreçlerde oluşan ve oluşacak aksamalardan dolayı yaşanacak nakit akışındaki sorunlar dikkate alınarak SGK, vergi, KGF ve diğer kredi ödemeleri bu olağanüstü hal bertaraf edilene kadar ertelenmelidir.

“AMBALAJ MAKİNALARI ÖNEM KAZANACAK, İHRACATI ARTACAK”

Makina sektörünün mali gücünün, alınacak önlemler ve desteklerle güçlendirilmesi oldukça önemlidir. Ambalaj makinalarına yönümüzü çevirdiğimizde, makina sektörü alt grupları içinde katma değeri en yüksek sektörlerden biri olduğunu belirtmek isterim. Özellikle bu hassas dönemde hijyen en önemli konu haline gelmiş olup hem bireyler hem de şirketler bu anlamda kapsamlı önlemler almaktadır. Bu virüsten korunmanın bir başka yolu da tüm sektörler için ambalaj olup, insan sağlığını tüm risklerden koruyan ambalajlı malzemelerin önemi bu dönemde önem kazanmaktadır. Bu dönemde gıda, ilaç, sağlık ve temizlik ürünleri üreten firmalara talep oldukça fazladır. Pandemi ile birlikte tüketici alışkanlığı değişecek olup artık tüketici tüm satın alma kararlarında hijyeni ön planda tutacaktır. Eskiden tüketici nezdinde ambalaj görsel bir algı oluştururken şu an ürünlerin güvenliği için en önemli unsur haline gelmiştir. Bu doğrultuda ambalajlı ürünlere talep artacak olup, bu tedarikin verimli bir şekilde sağlanması noktasında ambalaj makinaları büyük önem kazanacaktır. Bu önem ambalaj ihracatının yoğunlukla yapıldığı AB ülkeleri, ABD gibi pazarlarda da anlaşılmasıyla beraber, halihazırda ambalaj sektöründe iyi bir ivme kazanılan ihracatın daha da artacağı kanaatindeyim. Bu bağlamda tedarikin devamlılığı açısından ambalaj makinacılarına ve ambalaj üreticilerine, bu özel durumun yaşandığı dönemde çok büyük sorumluluk düşmektedir.

“UZAKTAN ÇALIŞMA MODELİMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ”

Sürecin uzaması durumunda şu an geçici olarak sürdürdüğümüz uzaktan çalışma modelini devam ettiriyor olacağız. Bu dönemde bu sistemin verimli bir şekilde ilerlemesi için ciddi bir altyapı oluşturmuştuk. Ekipler arasındaki iletişimi güçlü tutarak süreci daha da verimli hale getirmeyi planlıyoruz. Fabrikada da tüm sosyal izolasyon sağlanmış ve gerekli önlemler pandemi sürecinin başında alınmıştı. Devam etmesi durumunda iş akış planı doğrultusunda üretimin devamlılığını sağlamak adına üretim ekiplerimiz kademeli olarak fabrikada çalışmaya devam edecektir.

“DİJİTALLEŞEMEYEN FİRMALAR YERİNİ KAYBEDEBİLİR”

Firma olarak bizler hali hazırda dijitalleşme doğrultusunda adımlar atıp aksiyonlarımızı almıştık. Bu anlamda çalışanlarımızın dijitalleşme sürecine adaptasyonu zor olmadı diyebilirim. Ancak dijitalleşmeye merak, korona öncesine göre artmış durumda. Post corona dediğimiz yeni normal düzende bu konu çok daha önemli bir hal alacak. Şirketler yatırım planlarına dijitalleşme sürecini almak durumunda olduklarının farkında. Dijitalleşemeyen firmaların çağı yakalayamayacağını ve pazarda yerini kaybedebileceğini düşünüyorum.