FANUC Türkiye Genel Müdürü Teoman Alper Yiğit, "Tüm ürünlerimizi maksimum enerji verimliliği göz önünde bulundurarak tasarlıyoruz. Akıllı enerji tasarrufu özellikleri ve servo teknolojisi ile mümkün olan maksimum verimi en düşük enerji tüketimi ile sağlamayı hedefliyoruz." dedi.
Yiğit ile otomotiv endüstrisi başta olmak üzere fabrikalarda yüksek verimlilikle üretim odağında sundukları çözümleri ve avantajlarını konuştuk.
Otomotiv endüstrisinde kullanılan FANUC robotları ve diğer teknolojileriniz hakkında bilgi verir misiniz?
FANUC olarak robotlarımız, fabrikaların ihtiyaçları dahilinde otomotiv üretim hatları ağırlıklı olmak üzere punta kaynak, araç gövde komponent transferi, mastik, ark kaynak, araç ölçümü ve boya gibi uygulamalarda kullanılıyor. Bunun dışında görsel işleme ürünleri, kuvvet sensörü, yörünge hızlandırma opsiyonları (LVC), ZDT olarak adlandırılan robotların ve bağlı çevre ekipmanlarının haberleşebildiği, takip edilebildiği ve olası problemlerin oluşmadan fark edilmesinin sağlandığı IoT da çözümlerimiz arasında bulunuyor.
Otomotiv ve tedarikçileri için üretim hatlarına firmanızın robotları ne gibi rekabet avantajları sunuyor?
Çağımızın en büyük gereksinimleri arasında enerjinin verimli kullanılması yer alıyor. Bu bağlamda tüm ürünlerimizi maksimum enerji verimliliği göz önünde bulundurarak tasarlıyoruz. Akıllı enerji tasarrufu özellikleri ve servo teknolojisi ile mümkün olan maksimum verimi en düşük enerji tüketimi ile sağlamayı hedefliyoruz. FANUC’un robotlar dışında sahip olduğu CNC, lazer, Power Motion, Robodrill, Roboshot, Robocut platformları ve çözümleri rakipsiz olarak tek ortak platform üzerinden çözümlüyor. Bu sayede akıllı çözümleri ek arayüz/kablolama ihtiyaçlarını en aza indirgeyerek sorunsuz şekilde çalışmasını sağlıyoruz.
Amerika, Asya ve Avrupa pazarında faaliyet gösteren otomotiv devlerinin üretim hatlarında faaliyet gösteriyoruz ve 100 binin üzerinde kurulu robotumuz bulunuyor. Buna bağlı olarak dünyanın ileri gelen saygın otomotiv üreticilerinin her geçen gün gelişen teknolojilerini; fayda sağlayabilecek ve değer yaratabilecek çözümler sunuyoruz.
Kolaboratif robot olarak da tanımlanan cobot’lar, insanlarla doğrudan iş birliği yaparak son yıllarda üretime değer katan bir rol üstleniyor. Birçok stratejik sektörde ihtiyaçları karşılayan CRX serisi cobotlarımız, fabrikalarda riskli görevleri başarılı şekilde yerine getirirken, operatörlerle aynı iş ortamında güvenli bir şekilde çalışabiliyor. Barındırdığı özellikler sayesinde kullanıcı dostu çözüm sunan CRX serisinde, 1249 mm erişim imkanına sahip CRX-10iA ve 1418 mm erişim imkanına sahip CRX-10iA/L modelleri yer alıyor. CRX, otomotivde kalite kontrol noktalarını ve montaj hatlarını otomatikleştirirken, insan sağlığını da koruyarak meslek kazalarını minimuma indiriyor.
Fabrikaların otomasyon yolculuğunda önemli payı olan CRX, kullanım kolaylığı açısından işletmelere avantaj sağlıyor. Tablet el kumandası ve sürükle-bırak programlaması gibi özelliklere sahip bu cobotlar, çevre birimleri için arabirimin kolayca kurulmasını sağlayan bir yazılım sunuyor. Bu sayede herhangi bir uygulama dakikalar içerisinde programlanabiliyor. Otomotiv dışında da birçok farklı sektöre rahatlıkla uyum sağlayabilen CRX, işletmelerin daha düşük maliyetli ve güvenli üretim yapmasına katkı sunuyor.
FANUC, otomotiv sektörünün dönüşümünde kendini nasıl konumluyor? Bu kapsamda yapılan çalışmalardan bahseder misiniz?
Otomotiv sektöründe akıllı fabrikaları yaratmak adına farklı teknolojiler uyguluyoruz. Ayrıca dünyanın dört bir yanındaki otomotiv üreticileri ve endüstrisinde kullanılmak üzere 0.5 kg’dan 2.300 kg’a kadar kaldırma kapasitesine sahip geniş bir model aralığında, uygulama özelinde farklı özelliklere sahip robotları ve otomotiv üretim hatlarını iyileştirmeye yönelik opsiyonlarıyla birlikte eksiksiz bir çözüm yelpazesi de sunuyoruz. Kurulumu olabildiğince hızlı ve kolay hale getirmek için, birçok FANUC çözümü geleceğe dönük akıllı fabrikalarda kullanıma hazır tak-çalıştır teknolojisini içeriyor. Kullanıma hazır bu teknolojiler sayesinde duruş süreleri etkin bir şekilde minimize edilirken, basit menüler kullanarak özel çözümler oluşturmaya olanak tanıyor.
Sektörün geleceği açısından ana sanayinin yanı sıra yan sanayide de robotlaşmanın artması için neler tavsiye edersiniz? Bu bağlamda ne tür adımlar atılmalı?
Özellikle ülkemizde pandemi süreci otomasyona olan ilginin artması yönüyle önemli bir dönemeç oldu. İşletmeler, bu dönemde otomasyonun üretimdeki hızını ve verimliliğini 1,5 yıl gibi kısa bir zaman içerisinde tecrübe etme fırsatı yakaladı. Teknik ve mühendislik konusunda donanımlı bir ülkeyiz. Dünya klasmanına yükselip adımızı duyurmak istiyorsak yapmamız gereken en temel şey üretimde hızlıca otomasyonlaşmak. Çok yakın zamanda üretimin her alanında dijitalleşme, robotizasyon ve yapay zekayı görmek mümkün olacak. Bu alanlara yatırımlarını yoğunlaştıran işletmeler rekabetçi piyasada ön plana çıkacak.
