Fabrika otomasyonunda dünyanın saygın üreticileri arasında yer alan FANUC, her yıl Ar-Ge’ye büyük oranda yatırım yaparak otomotiv sektörüne özel çözümler sağlıyor; firmanın robotları önde gelen ana ve yan sanayi firmalarının üretim hatlarında çalışıyor.

Firma, akıllı robotlar ve cobotların yardımıyla araç üretim süreçlerini optimize etmek, daha modern ve verimli hale getirmek için sürekli yeni teknolojiler geliştiriyor.

Farklı müşteri ihtiyaçlarına özel, geniş bir ürün yelpazesiyle dünya çapında lider otomotiv üreticileriyle önemli iş birlikleri bulunuyor.

OTOMASYONU ENTEGRE EDENLER PANDEMİDEN ETKİLENMEDİ

COVID-19 pandemisi döneminde dijitalleşmeye verilen önemin hız kazanmasıyla birlikte, dijital dönüşümün kritik bir ayağı olan robotlu otomasyon sektöründe hareketlenme yaşandı. Üretimin dünya genelinde durma noktasına geldiği 2020’de dijital fabrikalaşma gündeme oturdu. Bu kapsamda özellikle otomotiv sektörü başta olmak üzere robotlaşmaya yönelik bakış açıları daha da gelişti. 

Pandeminin sağlığa etkilerini bir yana koyacak olursak teknoloji üreten firmalar, son kullanıcılara yıllardır anlatmak istediğini, pandemi sürecinde net olarak gösterebildi. Üretimini dijitalleştirmiş, akıllı fabrikaları devreye almış ve parkurlarında robotik uygulamalar oluşturmuş kurumlar üretim hattında herhangi bir sorun yaşamadan faaliyetlerini sürdürdü. 

Pandemi döneminde birçok sektörün yanı sıra özellikle otomotiv alanındaki robot yatırımlarında ciddi bir hareket gözlenirken, FANUC Türkiye de bu hareketlilikten olumlu şekilde etkilendi ve 2020’de sipariş anlamında yüzde 187, satış anlamında ise yüzde 167’lik artış yakaladı.

Artan ihtiyaç sonrasında yeni müşteri portföyü ise yüzde 30 artış gösterdi.

BMW AG 3 BİN 500 FANUC ROBOTU SATIN ALDI

Her yıl Ar-Ge’ye önemli ölçüde yatırım yaparak global ölçekteki müşterilerini desteklemek üzere hizmet ağını sürekli güçlendiriyor.

Bunu yaparken otomotiv sektöründeki büyük oyuncularla çeşitli iş birliklerine de imza atmayı sürdüren FANUC, geçtiğimiz yıl dünyanın en prestijli otomotiv gruplarından BMW AG ile bir iş birliği gerçekleştirdi.

Buna göre BMW AG, yeni üretim süreçleri ve fabrikalarında kullanmak üzere 3 bin 500 yeni FANUC robotu satın aldı. Böylece robotlar üretim süreçlerinin her aşamasında kullanılacağı gibi öncelikle kapı ve kaporta gibi otomotiv bileşenlerinin üretiminde önemli rol üstlenmiş oldu. Dünya otomotiv sektörüne yön veren BMW AG’ye endüstriye robot tedariki sağlayan FANUC’un yaptığı bu anlaşma, pazardaki rekabetin daha da artmasını sağladı.

BMW AG’nin tedarik ettiği serideki 110’dan fazla robot modeliyle FANUC, dünya çapındaki endüstriyel uygulamalar için geniş bir ürün yelpazesi sunuyor.

Bu robotlar 2,3 tona kadar yükleri taşıyabilme özelliğiyle dikkat çekerken 6 eksen yapısıyla da esnek bir şekilde hareket ettirilebilen M-2000 gibi güçlü ürün tiplerini içeriyor. Önümüzdeki yıllarda BMW AG’nin hem Almanya’da hem de diğer ülkelerde konumlanan üretim tesisleri için daha fazla robot yatırımı yapacağı biliniyor. FANUC da otomotiv sektöründen daha fazla pazar payı alabilmek için ürün geliştirme faaliyetlerini sürdürüyor.

VOLKSWAGEN TESİSLERİ FANUC İLE GELİŞTİRİLİYOR

Firma geleceği şekillendiren otomasyon teknolojilerinin geliştirilmesinde Volkswagen’e de destek olacak.

Buna göre 2022 yılıyla birlikte Emden’deki Volkswagen tesislerinde 800’ü aşkın FANUC robotu yeni nesil Volkswagen elektrikli araçlarını üretecek. Böylece tesisler otomotiv endüstrisindeki en modern üretim alanlarından biri haline dönüşecek. 

Öte yandan Chattanooga'daki fabrika da Kuzey Amerika'daki Volkswagen elektrikli araç üretiminin merkezi haline gelecek şekilde genişletiliyor.

Chattanooga'da 2022 yılından itibaren yaklaşık 600 ek markanın robotu kullanılmaya başlanacak; robotların karoser yapımında ve pil üretim süreçlerinde aktif şekilde yer alması planlanıyor.

ROBOTLARLA COBOTLARIN ETKİLEŞİMİ VERİMLİLİĞİ ARTIRIYOR

Robotların yanı sıra kolaboratif ya da iş birlikçi robotlar olarak da tanımlanan cobotlar, çevre güvenlik ekipmanlarına ihtiyaç duyulmadan kullanılabilmeleri özelliğiyle son yıllarda fabrika otomasyonlarında sıkça tercih ediliyor. Endüstri 4.0 kavramının belirleyici bileşenleri olan robotlar ile cobotların birbirleriyle etkileşimi, verimliliği artırarak pazardaki rekabeti canlandırıyor.

Robotların yoğun olarak kullanıldığı otomotiv ana ve yan sanayisinde meydana gelen iş kazalarını önemli ölçüde azaltan cobotlar, özellikle montaj hatlarında endüstriyel robotların kullanılamadığı senaryolarda konumlandırılarak ergonomik nedenlerle insanlarda oluşan meslek hastalıklarının ve iş kazaların önüne geçiyor.

Tüm bu avantajların sonucunda sezgisel kullanıma açık cobotların tercih oranı son 3 yıl yüzde 60 oranında artmış durumda. 

COBOTLAR, FORCE SENSÖRLER İLE HIZLI TEPKİ VERİYOR

İş sağlığı ve güvenliği çerçevesinde İSO 10218-1:2011 ve İSO 13849-1:2008 standartlarını karşılayan markanın cobotları, günümüz teknolojisinde güvenlik çitini ortadan kaldırarak insanlarla birlikte güvenli şekilde çalışmaları sayesinde önemli bir ihtiyaca hizmet ediyor.

Cobotların hızları, belirlenen ISO Standartları doğrultusunda herhangi bir çarpışma anında zarar önleyici şekilde optimize edilebiliyor. 

Cobotların eksenlerinde bulunan “force sensörler” ile sürekli olarak hassas biçimde kuvvet algılama yapılıyor. Böylece cobotlar herhangi bir temas anında daha hızlı tepki vererek insanlara zarar vermiyor.

YAYILMA POLİTİKASINI GELİŞTİRDİ

Firma, cobot alanındaki ilk robotunun taşıma kapasitesini 35 kg olarak belirleyerek piyasada rakibi olmayan bir seriyle pazara giriş yaptı. Sonrasında 4 kg, 7 kg ve 15 kg’lık cobotlarla pazarı domine etti ve globalde sektör odaklı aksiyonlar alarak yayılma politikasını geliştirdi.

Son olarak piyasaya sürdüğü CRX serisi özel tasarım robotlarla da cobot sektöründe ne kadar iddialı olduğunu bir kez daha ispatladı.

Kolaboratif robot alanında yeni bir çığır açan CRX serisinde, 10 kg taşıma kapasitesi ve 1249 mm erişim imkanına sahip CRX-10iA ile 10 kg taşıma kapasitesi ve 1418 mm erişim imkanına sahip CRX-10iA/L modelleri piyasada yoğun ilgi görüyor.