IFR tarafından hazırlanan Dünya Robotik Raporu 2021'e göre, dünya genelindeki fabrikalarda 2020’de faaliyet gösteren endüstriyel robot sayısı 3 milyon üniteyi geçti. Bu rakam, son 1 yıllık dönemde yüzde 10'luk bir artış anlamına geliyor.
Küresel pandemiye rağmen 2020 yılı robot satış adedi 384 bin ünite oldu. 2020 yılı, robotik endüstrisi için 2017 ve 2018'in ardından tarihteki en başarılı üçüncü yıl olarak kayıtlara geçti.
AVRUPA, KUZEY AMERİKA VE ASYA PAZARINA GENEL BAKIŞ
Asya, endüstriyel robotlar için dünyanın en büyük pazarı olmaya devam ediyor. 2020'de yeni devreye alınan tüm robotların yüzde 71'i Asya'da kuruldu (2019: %67). Bölgenin en büyük alıcısı olan Çin'e yönelik kurulumlar, sevk edilen 168 bin 400 ünite ile yüzde 20 oranında güçlü bir şekilde büyüdü. Bu aynı zamanda tek bir ülke için şimdiye kadar kaydedilen en yüksek değer olarak kaydedildi. Operasyonel stok 943 bin 223 üniteye (+%21) ulaştı. 1 milyon ünitelik rekorun 2021 yılında kırılması öngörülüyor. Söz konusu yüksek büyüme oranı, Çin'deki robotlaşmanın yüksek hızına işaret ediyor.
Avrupa'daki endüstriyel robot kurulumları 2020'de yüzde 8 azalarak 67 bin 700 üniteye geriledi. Bu, 2018'deki 75 bin 560 ünitelik bir zirvenin sonrasında yaşanan ikinci düşüşün yılı olarak dikkat çekti. Otomotiv endüstrisinden gelen talep yüzde 20 daha düşerken, buna karşın genel endüstriden gelen talep yüzde 14 artış gösterdi. Çin, Japonya, ABD ve G. Kore ile birlikte dünyanın beş büyük robot pazarından biri olan Almanya, Avrupa'daki toplam kurulumların yüzde 33'ünü oluşturdu. Almanya’yı, yüzde 13 ile İtalya ve yüzde 8 ile Fransa takip etti.
Almanya'daki kurulu robot sayısı 2020 yılında yaklaşık 22 bin 300 ünitede kaldı. Bu, şimdiye kadarki en yüksek üçüncü kurulum olarak kayıtlara geçerken, söz konusu rakamların Covid-19 pandemisinin etkisinde geçen 2020’de gerçekleşmesi, sonucu dikkate değer bir sonuç olarak öne çıkardı. Alman robotik endüstrisinin, güçlü denizaşırı ticareti sayesinde toparlandığı bildirildi. Almanya'daki robot talebinin, esas olarak genel endüstri ve imalat dışındaki düşük maliyetli robotlara olan talebin desteğiyle yavaş yavaş büyümesi bekleniyor.
Kuzey Amerika pazarını el aldığımızda ise, ABD’nin, bölgenin toplam kurulumlarının yüzde 79'unu oluşturan Amerika kıtasındaki en büyük endüstriyel robot kullanıcısı olduğunu görüyoruz. Bu ülkeyi, yüzde 9 ile Meksika ve yüzde 7 ile Kanada izliyor. Amerika Birleşik Devletleri’ndeki yeni kurulumlar 2020'de yüzde 8 oranında azalırken, bu azalma, sekiz yıllık büyümenin ardından ikinci düşüş yılı olarak kayıtlardaki yerini aldı. Otomotiv endüstrisi 2020 yılında büyük oranda daha az robot talep ederken (10 bin 494 ünite, -%19), buna karşın elektrik/elektronik endüstrisinden gelen talepler yüzde 7 artarak 3 bin 710 üniteye ulaştı. ABD’deki operasyonel robot stokunun, 2015 yılından bu yana yüzde 6 CAGR arttığı gözlemlendi.
“KOVİD-19 SALGINI İTİCİ GÜÇ GİBİ GÖRÜNÜYOR”
Gelişmiş ülkelerde ortalama saatlik ücretler artış gösterirken, gelişmekte olan ülkelerde ise asgari ücretlere yüksek zam çağrıları giderek artıyor. Covid-19 salgınının neden olduğu iş gücü sıkıntıları ve artan ücretler, üreticileri daha önce hiç olmadığı kadar robotlara yönelmeye zorluyor.
IFR Basın Sözcüsü Carsten Heer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, otomasyona yatırım yapma olasılığı en yüksek olan şirketlerin bir süredir bunu düşünen ancak henüz adım atmamış olan şirketler olduğunu söyledi. Heer, "Salgın ve bunun sonucunda tedarik zinciri ile iş gücü mevcudiyetinde meydana gelen aksaklıklar, birçok kişinin yatırımı haklı çıkarmak için ihtiyaç duyduğu itici güç gibi görünüyor." dedi.
“VERİMLİLİK VE REKABET, İŞLERİN YERİNİ ALAMAZ”
Otomasyonun istihdam üzerindeki etkisinin önceki teknoloji odaklı değişim dalgalarından hiçbir şekilde farklı olmadığını belirten Heer, şunları kaydetti:
"Otomasyonun verimlilik artışları ve rekabet avantajları işlerin yerini alamaz. Bunlar görevleri otomatikleştirecek, işleri artıracak ve yenilerini yaratacaktır. OECD tarafından yapılan araştırmalar, teknolojiyi etkin bir şekilde kullanan şirketlerin, kullanmayanlara göre 10 kat daha verimli olduğunu gösteriyor. İş gücünü Kovid-19 sonrası ekonomide gerekli olan yumuşak beceriler ve teknik bilgilerle donatmak için endüstri, hükümet ve eğitim kurumları arasında sıkı bir iş birliğine ihtiyaç var. Devlet politikası, kurumsal yatırımları eğitime teşvik etmeli ve eğitimin finansmanını desteklemelidir."
KAMU YETKİLİLERİNE ÇAĞRIDA BULUNDU
Heer, hükümetlerin eğitim politikalarını güncelleme ihtiyacı ile karşı karşıya olduğunu belirterek, "Bir robotu programlama ve kullanma yeterliliği, işçiler için atölyede bir işe girmeden önce gerekli olan temel bir beceridir. Geçişi sağlamak için robot üreticileri, akıllı otomasyon sistemleriyle çalışmak için gerekli doğru becerileri sağlayan, mümkün olan en iyi ortaklardır." dedi.
Carsten Heer, IFR'nin kamu yetkililerini uzmanlarla birlikte çalışmaya ve bilgi birikimlerini geleceğin iş yerlerine eğitim vermek için kullanmaya davet ettiğini sözlerine ekledi.
Kaynaklar:
- IFR presents World Robotics 2021 reports: “Robot Sales Rise Again”, International Federation of Robotics, 28.10.2021.
- “Ekonomide robotların ayak sesleri Kovid-19 salgını ile arttı”, Bahattin Gönültaş-Dilara Zengin, AA, 10.11.2021.
