Günümüzde reklamların ``direk ürün satışına pek etki etmeyeceği inancı`` oluştu. Ben buna katılmıyorum. Ürün satışını amaçlayan ve bu yönde başarıyla tasarlanan reklamlar bal gibi de ürün satışını etkiler!
Ancak her şeyden önce ``reklamın amacına karar vermek`` gerekir. Marka yatırımı mı yapılacak, ürün reklamı mı?

MARKA YATIRIMLARI

Aslında sorunun en büyük kaynağı pazar payı daha küçük olan firmaların büyük firmaların reklamlarından olumsuz etkilenmelerindedir.
Şöyle ki: Büyük firmalar marka değerini sürekli üst seviyede tutmak ve ``fiyata dayalı rekabetten`` daha az etkilenmek için çoğunlukla imaj reklamları yapar.
Aynı pazardan pay almak isteyen diğer firmalar da ``kerametin bu tip reklamlarda`` olduğunu düşünerek benzer reklamlar hazırlatır.
Ancak sonuçlar farklı olur! Büyük firmalar yaptıkları reklamlarla imajlarını güçlendirir ve onları tercih eden müşterilerine kendilerini daha iyi hissetmelerini sağlamış olurlar.
Lütfen düşünün, şirket yöneticilerimize bir otomobil alırken, tüm donanımları aynı olan otomobiller arasından neden en ucuz olanını tercih etmeyiz de, prestijli olan markayı tercih ederiz?

Ürün reklamları

Kabul etsek de etmesek de hitap ettiğimiz pazarın en büyük payına biz sahip değilsek, fiyata dayalı rekabete hazırlıklı olmalıyız. Öyleyse en rekabetçi olduğumuz ürünü reklamlarımızda ön plana çıkarmak en akılcı yol alacaktır.
Müşteri adaylarımızın bizimle temas etmesini sağlayacak her türlü koz (gerçekçi olmak koşuluyla) reklamlarımızda yer almalıdır.
Günümüzde duygusal ifadelerden çok insanlar net bilgilere itibar ediyorlar. Örneğin ürün reklamlarında ``çok ekonomik, çok hızlı`` gibi ifadeler kullanmak yerine; ``5000 TL’den başlayan fiyatlarla`` ya da ``dakikada 30 adet kesebilirsiniz`` gibi kesin ifadeler kullanmak daha etkili olacaktır.
Yani işin özü, her şeyden önce reklamdan ne beklediğimizi doğru belirlemekten geçiyor. Her konuda olduğu gibi bu konuda da uzmanından yardım almak sonuçları daha başarılı kılar.
Saygılarımla.