Endüstri Radyo’da Satış 4.0 programına konuk olan İnovasyon Koçu Salih Keskin, Koray İnan’ın inovasyon üzerine sorularını yanıtladı. Dünyanın inovasyon konusunda hızlı bir ilerleyiş içerisinde olduğunu belirten Keskin, Türkiye'nin bu konuda atacak daha çok adımlarının olduğunu söyledi.

FİKİR DEĞERE DÖNÜŞMELİ

İnovasyonu yeni bir fikrin değere dönüşmesi olarak açıklayan Keskin, “Pazarlama ve satışta bir yeni fikriniz olabilir. Eğer bu satın alınırsa, geçerli ise, dikkate değerse bu inovasyon olur. İcat ile inovasyon ok karıştırılır. Örneğin, cep telefonu icat edildi. Ancak bu cep telefonu insanlar tarafından satın alınmasaydı ve kullanılmasaydı bu inovasyon olmazdı. İnovasyon dediğimiz şey; mutlaka alıcısı olan bir yeni fikirdir.” dedi.

ÜRÜNLERDE YENİLİK YAPILMALI

2000’li yıllardan sonra inovasyon kavramının daha da önemli olmaya başladığını belirten Keskin,  tüketicilerin bu zamana kadar her ürün ve hizmete rahatlıkla ulaşabildiğini bundan sonra ise ürün ve hizmette değişim, yenilik, farklılık gibi beklentilerinin olduğunu söyledi. 
Dünyada yenilikte bir yarış var diyen Keskin, “Dünyada her yıl Ar-Ge, PR çalışmaları yapılmış, satılacak diye düşünülen 155 bin kalem ürün raflarda yerini alıyor. Bunun bir yıl içerisinde %90’a yakını ise satılmadan raflardan iniyor. Dolayısıyla buradaki yarış artık ürün üzerindeki değişim modelleri ve yenilik yapma anlayışlarında saklı olmaya başladı.” dedi.

BİR ALANA YÖNELMELİ

Keskin, dünya küresel inovasyon endeksine göre 2020 yılında 131 ülke arasında Türkiye 51. sırada yer alıyor diyerek Ar-Ge ve inovasyona ne kadar enerji ve para ayrıldığının önemli olduğuna dikkat çekti. 
Keskin, “Türkiye’nin kendi gelişiminde en efektif inovasyon alanı ne ise o alana yönelmesi gerekiyor. Örneğin, İsrail tohum, Finlandiya eğitim teknolojileri, Hindistan yazılım teknolojilerinde bir numara olmayı hedefledi.” dedi.
Keskin, burada önemli olan durumun doğru alanın seçilip o yönde inovasyon çalışmaları yapılması olduğunu sözlerine ekledi.