Arda Meriç’le Teknoloji Gündemi programına konuşan Marka Mühendisi Ömürden M. Sezgin, markalaşmanın Türkiye ve uluslararası alandaki önemi üzerine ST Endüstri Radyoda değerlendirmede bulundu.

Markalaşmayı, bir ürünü ve hizmeti diğerlerinden ayıran semboller ve çizgiler olarak açıklayan Sezgin, “Günümüze geldiğimizde artık o ayrımı sağlayan 5 duyu oluyor.  O duyguların yarattığı bir bütün ve değer aslında markayı ortaya çıkarıyor.” dedi.

İLK 500’DE TÜRKİYE YOK

Markalaşma konusunda Türkiye’nin hızlı ilerlediğini ancak dünyanın ilk 500 markası içerisinde Türk markasının bulunmadığını dile getiren Sezgin, en değerli 100 Türk markasının değerler toplamının da 24.6 milyar dolar olduğunu ve bu toplamın dünyanın ilk 500 şirketi listesinde 64. değerdeki bir Amerikan şirketiyle eşdeğer olduğunu belirtti. 

SOYUT YATIRIMLAR YAPILMALI

Devletin markalaşma konusunda desteklerinin olduğunu ve şirketlerinde bakış açılarının değiştiğini belirten Sezgin, “Daha fazla strateji odaklı çalışmalıyız. Somut şeylere yatırım yapmaktansa markalaşmada soyut şeylere yani sanata, markanın müziğine, sosyal medya paylaşımlarına yatırım yapmak önemli.” dedi.

Markanın hikayesini yansıtacak ve gücünü belli edecek yatırımlar yapmanın önemine değinen Sezgin, Türkiye’nin kültürel değerleriyle duyguları yaratabilecek potansiyelinin olduğunu ve yaratıcılık potansiyelini keşfetmek gerektiğini belirtti.

BİR YERDEN BAŞLAMALI

Sezgin, markalaşmanın isimle başladığını ifade ederek katma değerli, hikayesi olan ve gelenekleri olan marka yaratma dönüşümünün başladığını da söyledi.

İyi ve kaliteli ürünler üreten bir ülkeyiz diyen Sezgin, markalaşmanın uzun bir süreç olduğunu ancak bir yerden başlamanın gerektiğini de sözlerine ekledi.