Eve İş Götürme programına katılan Ekonomist Bülend Kırmacı, Türkiye’deki işsizlik oranları ve ekonomik sistem üzerine ST Endüstri Radyoda değerlendirmede bulundu.

İşsizliğin artık Türkiye’de sürekli bir sorun haline geldiğini belirten Kırmacı, “Ekonomide veriler dönemsel olarak artıp azalabilir. Ancak işsizlik hep olumsuz anlamda zirvede ve rekor üstüne rekor kırıyor.” dedi.

“DÜZENLEYİCİ VE DENETLEYİCİ ÖNLEMLER ALINMALI”

Devletin temel görevinin vatandaşına iş sağlamak olduğunu ve bu görevin devredilemez, bölünemez olduğunu dile getiren Kırmacı, hem yatırım yapıp istihdamı artıracak girişimcilere destek olunması gerektiğini hemde kurallı ve kayıtlı bir şekilde çalışma yaşamının olması için düzenli ve denetleyici önlemlerin alınması gerektiğinin altını çizdi.

HER 4 GENÇTEN 1’İ İŞSİZ

İşsizlik Türkiye’nin birinci meseledir diyen Kırmacı, 12 milyon kişinin işsiz olduğunu belirterek bununla birlikte işe katılım ve istihdam oranının da düşmekte olduğunu kaydetti.

Kırmacı,” İşsizlik en çok gençleri vuruyor. Her 4 gençten 1’i işsiz. Gerçek gündem budur. Türkiye bunu hak etmiyor.” dedi.

Bir ulusal üretim seferberliği gerektiğini vurgulayan Kırmacı, bu konuda çabaların birleştirilmesi gerektiğini belirtti.

PANDEMİ SÜRECİ DAHA DA ZORLAŞTIRDI

Türkiye’nin işsizlik sorununun sadece bugün değil geçmişten itibaren olduğunu belirten Kırmacı,” Kronik hale gelmiş olan bu sorunun nedenleri özelleştirmeler. Bununla birlikte elde ne varsa sattık. Sanayi, tarım, hizmetler sektörü özelleştirildi ve donanımsız insanlara bırakıldı. Maalesef sıcak para ekonomisine bel bağladık ve yatırımlardan vazgeçtik.” dedi.

Bir de buna koronavirüsü pandemisinin eklendiğini belirten Kırmacı, bu mücadelede Türkiye tam kapanma ile karşı karşıya kalırsa 4 milyon kişinin daha işsiz kalabilme ihtimalinin olduğunu ifade etti.

ASGARİ ÜCRET GÖRÜŞMELERİ ÖNEMLİ

Türkiye ile birlikte dünyanın da ekonomik anlamda durduğunu belirten Kırmacı, birçok kişinin kayıt dışı çalıştığını ve şu anda gündemde olan asgari ücret görüşmelerinin 7 milyon insanı ilgilendirdiğini ifade etti.

Kırmacı,” Asgari ücret bizim için bir ekonomik veri ve sosyal göstergedir. Bu konuya daha çok dikkat etmek zorundayız. Açlık sınırı 2383 lira olan Türkiye’de asgari ücretin ne olacağını hesaplarken bu değeri dikkate almak gerekir.” dedi.

İŞSİZLİKLE MÜCADELEDE KAMUCU EKONOMİYİ BENİMSEMEK ŞART

İşsizlikle mücadele ve bu zorlu süreçte ayakta kalmak adına kamucu ekonomiyi benimsemek gerektiğini belirten Kırmacı, “Bunu birçok ülke gördü. Kamucu ekonomiye dönmek zorundayız. Bu özel sektörün hiç olmayacağı anlamına gelmiyor. Kurallarıyla ve rekabet ile devletinde yatırım alanına girerek süreci yürütmek lazım. Özel ve devlet işbirliği ile istihdam olanaklarının artırılması ve kamucu ekonomi anlayışını yapılandırmak zorundayız.” ifadelerini kullandı.

Cumhuriyetin ilk yıllarında üst üste büyüme kaydederken ve dünyayı bu anlamda şaşkın bırakırken kamucu bir ekonominin uygulandığını belirten Kırmacı, diğer yapılması gerekenin ise tasarruf olduğunu vurguladı. Kırmacı, tasarruf oranının %25’ler seviyesine çekilmesi gerektiğini ifade ederken bu uygulamanın önce kamudan başlayıp tüm ülkeye yayılması gerektiğini sözlerine ekledi.