Endüstri Radyo’da Reel Piyasalar programına konuşan Doğu iklimlendirme Genel Müdürü Seçkin Erdoğmuş, iklimlendirme sektörünü değerlendirdi.

İklimlendirmenin artık hayatın her alanında yer aldığını ve covid-19 salgını ile birlikte öneminin daha fazla anlaşıldığını söyleyen Erdoğmuş, iklimlendirme kavramının ısıtma, havalandırma, klima ve endüstriyel soğutma ana başlıkları halinde incelenebileceğini belirtti.

ENERJİYE BAKIŞ AÇISI ÖNEMLİ

Erdoğmuş, Türkiye’deki iklimlendirme sektörünün her geçen gün güçlenip büyüdüğünü ifade ederek kullanıcılar tarafından bilincin henüz istenilen seviyede olmadığını vurguladı.

Erdoğmuş, “Örneğin üretmiş olduğumuz sistemlerde aynı zamanda bir işletme maliyeti de ortaya çıkıyor. Konutlar için değerlendirme yapacak olursak; verimsiz cihazların ev ekonomisine zararı olduğu gibi, kamu binalarında veya özel sektörlerde kullanılan sistemlerin de verimi ne yazık ki kontrol edilebilmiş değil. Bu iş bütünleşik bir süreç.” dedi.

Bu konuda özellikle Avrupa Birliği ülkelerinin enerjiye olan bakış açılarının daha fazla olduğunu söyleyen Erdoğmuş, Avrupa’da 2020 yılı hedefleriyle birlikte ciddi adımlar atıldığını ve bu adımların yasalarla korunduğunu belirterek Türkiye’de henüz bilinçli kullanmanın istenilen seviyede olmadığının altını çizdi.

İLK YATIRIM MALİYETLERİ ÖNEMSENİYOR

Konut klimalarının nispeten daha kontrol altında olduğunu ve yasalarla denetleme yapıldığını söyleyen Erdoğmuş ,”Endüstride kullanılan klima sistemleri bunlardan bağımsız. İşin aslında çok iyi bir tasarımla başlaması gerekiyor. Bu süreçlerde ne yazık ki birçok yatırımcı Türkiye'de ilk yatırım maliyetini çok önemsiyor. Yapılacak ufak iyileştirmeler bile bir sene içerisinde kendini amorte edebiliyor. Ancak ilk yatırım maliyetlerinde artmaya neden olduğu için birçoğu tercih edilmiyor. Bizim gibi imalatçı firmalar tarafından sürekli anlatılması önemli.” dedi.

Enerji günümüzün en önemli kaynağı haline geldi diyen Erdoğmuş,  bu konuda herkesin bilinçli olması gerektiğinin altını çizdi.

AVRUPA BİRLİĞİ’NİN BASKISI VAR

Dünyada ana gündemin iklimlendirmeye doğru gittiğini vurgulayan  Erdoğmuş, “Gelişmiş ülkelerde bu farkındalık çoktan oluştu. Çok temel, butik ürünleri Avrupa Birliği CE belgesi içerisine koydu. Biz çoğu zaman bu belgeleri elektrik ve makine yönetmeliklerine uygunluk diye düşünürüz. Artık bizim gibi iklimlendirme ürünleri üreten firmaların çalışmaları CE belgesi kapsamına girdi. Bu şu demek, eğer bugün bir ürünü Avrupa’ya ihraç etmek istiyorsak verim değerlerinin mutlaka yerine getirilmesi gerekiyor.” dedi.

Türkiye’de de CE belgesinin iç pazarda istenilen belgeler arasında olduğunu ifade eden Erdoğmuş, “Şu an bizim bu tip ürünlerde ERP regülasyonlarını devreye sokamamızdan ötürü, Avrupa Birliği'nin de Türkiye üzerinde ‘ya bu regülasyonları yerine getirin ya da CE belgesini kullanmayın şeklinde baskıları var.” ifadesini kullandı.

Erdoğmuş, bu baskıların sadece Türkiye özelinde değil tüm dünyada uygulandığını sözlerine ekledi.