Altuğ Karataş ile Enerji Verimliliği programına konuşan İstrich Enerji Genel Müdürü ve GÜNDER (Uluslararası Güneş Enerjisi Topluluğu Türkiye Bölümü) Yönetim Kurulu Başkanı Kutay Kaleli, güneş enerjisi üzerine Endüstri Radyo’da bilgiler verdi.

İstrich Enerji olarak yenilenebilir enerjinin her alanında faaliyet gösterdiklerini söyleyen Kaleli, güneş, rüzgar, biyokütle, biyogaz ve jeotermal gibi enerji kaynaklarında yatırımcılara, finans kuruluşlarına ve kamu kurumlarına mühendislik hizmetleri verdiklerini belirtti.

Kaleli, “Bir santralin yapımı noktasında finansçılar ve yatırımlar için de işin kalitesinden uluslararası uygunluğundan sorumlu bir kuruluşuz. Yaptığımız iş, tamamen bir santralin daha verimli çalışabilmesi için neler yapılabileceği üzerine denetleme yapmaktan geçiyor.” dedi.

GÜNDER’in 1992 yılında kurulduğunu söyleyen ve ilk kurulduğunda faaliyete, su ısıtmak için kullanılan güneş kollektörleri ile başladığını belirten Kaleli, günümüzde sektörün farklı bir tarafa evrilmesi neticesinde güneşten elektrik üretimi üzerine çalışmalara devam ettiğini kaydetti.

EN VERİMLİ YATIRIM, GÜNEŞ SANTRALLERİ

Türkiye’nin güneş enerjisi potansiyeli üzerine değerlendirmede bulunan Kaleli, sözlerine şöyle devam etti:

“Eskiden şöyle bir durum vardı; güneş acaba Türkiye'nin neresinde kurulsa verimli olur? Karadeniz'de mi, Van’da mı yoksa Akdeniz’e mi gitmek lazım diye düşünülürdü. Ancak artık bu durumları aştık. Enerji kurulum maliyetleri o kadar düştü ki Türkiye'nin her noktasında bunu yapabilmek mümkün. Tabii ki kuzeyi ile güneyi arasında mutlaka yüzde 10 veya yüzde 15 ışınım farkı olacaktır ama maliyetler o kadar aşağı indi ki bu fark yatırımın geri dönüş sürelerini bu denli etkilemiyor. Ülkemiz, güneş potansiyeli açısından dünyanın en güzel iklim kuşaklarından bir tanesi arasında yer alıyor. Aşırı sıcak ve nem ışın modüllerinin verimini düşürür ama Türkiye o kadar güzel bir noktada ki ne aşırı sıcak ve nem var. Örneğin, Van enerji üretim potansiyeli açısından en iyi noktalardan biridir. Ancak bugün geldiğimiz noktada, çatısından, bahçesine her noktasına en düşük maliyetle yapılabilecek en verimli enerji santrali yatırımıdır güneş santralleri, bunu gururla söylüyoruz.” açıklamasında bulundu.

SEKTÖRDE MEVZUAT HIZLI DEĞİŞİYOR

Sektörde mevzuatın çok hızlı değiştiğini ve kolaylaştırma yönünde her geçen gün biraz daha iyileşmelerin olduğunu söyleyen Kaleli, bütün sektör paydaşlarının da kendi kişisel çevreleri ile beraber sektöre çok büyük katkılarının olduğunu ve istihdam oranının da yüksek olduğunu belirtti.

İstihdamın sürdürülebilir olmasını sağlamak adına bizlere büyük görev düşüyor diyen Kaleli, “Sanayi için önemli olan noktaya 2019 yılının Mayıs ayını koymamız gerekiyor. Aslında bütün bu sektörel mevzuata baktığınızda lisanssız elektrik üretimi 2013 yıllarında yayınlanmış olan ikinci versiyon dediğimiz 6446 sayılı elektrik piyasası kanununda gücünü alan bir madde ama 2015’li yıllarda Türkiye bu işe çatı tipi güneş santralleri ile başlamadı. Arazi tipi lisanssız güneş santralleri de başladı ve bu anlamda da belki 5000 megavatın üzerinde santral kurulumu gerçekleşti fakat artık arazi tipi santralleri kendi bünyesine aldı. Ne zamanki 2019 yılının Mayıs ayında mevzuat değişti ve çatı tipi santrallerin kurulumu noktasında hem kolaylaştırma hem de mahsuplaşma sistematiği getirildi.” dedi.

Mahsuplaşma sürecinde elektrik üreticilerinin yani lisanssız GES kurup kendi çatılarında elektrik üretenlerin, kendi tesislerinde tüketmiş oldu elektriği ay sonunda doğrudan mahsuplaşarak çalıştırdıklarını söyleyen Kaleli, “Diyelim ki, 100 birim elektrik ürettiniz ancak o ay içerisinde de 50 birim elektrik tükettiniz oldu. Bunu ister gece ister gündüz nasıl tüketmek istediyseniz tükettiniz. O 100 birim üretim ile 50 birim tüketim ay sonunda mahsuplaştırma alıyor ve artık siz 50 birim tüketimi yaptığınız için o fazla 50 birimin satışını yapabiliyorsunuz.” dedi.

Kaleli, ütün sanayicilerin bu şekilde faaliyet yürüebileceğini de belirtti.

Programı buradan dinleyebilirsiniz.