Endüstri Radyo’da Lider Kadınlar programına konuşan Dünya Akademi Direktörü, İngilizce Öğretmeni, Eğitmen Evrim Sümengen, covid-19 salgını ile birlikte değişen eğitim düzeni üzerine değerlendirmede bulundu. 

Dünya Akademi, misyon olarak eğitime ihtiyacı olan herkese bu eğitimi sağlamak için faaliyet yürütüyor diyen Sümengen, eğitimin ulaşılabilir olmasının önemli olduğuna dikkat çekti.

BÜTÜNCÜL YAKLAŞIM 

Dünya Akademi’nin Cambridge Üniversitesi'nin yayınlarını ve sistemlerini Türkiye'ye getirerek öğretmenlerin, velilerin ve öğrencilerin kullanımına açtıklarını söyleyen Sümengen, “Özellikle İngiltere'den bize gelen yeni sistemlerde, metot ve anlayışlarda bütüncül yaklaşımı görüyoruz. Bütüncül yaklaşım öğrenciye tam teşekküllü eğitim vermeyi amaçlıyor. Sadece dil öğrenmek değil kültürü de aktarabilmek önemli.” dedi.

DİJİTAL PEDAGOJİ TASLAĞI YOK

Covid-19 sürecindeki verdikleri eğitimi de değerlendiren Sümengen, “Zorlukları tabii ki çok fazla ortaya çıktı. Henüz elimizde dijital pedagoji anlamında herkes tarafından kabul edilmiş, öngörülmüş herhangi bir hazır taslak yok. Yani bütün dünya için sürpriz oldu sadece Türkiye için değil. Bu anlamda sürprizi göğüslemek öğretmenlere, yöneticilere kaldı.” dedi.

Öğretmenlerin ve yöneticilerin kendilerini bu yönde geliştirmeleri adına bir takım yöntemlere başvurabileceklerini belirten Sümengen, “Dünyanın önde gelen eğitim-öğretim sistemlerini mutlaka araştırmaları gerekiyor. Şu an halihazırda yayınevlerinin, bizlerin de aynı şekilde, sevgili öğretmenlerimize yönelik birçok eğitimi var.  Eğitimi nasıl yapabilirsin, daha etkili hale nasıl getirebilirsin, öğrencilerini nasıl motive edebilirsin gibi kademe kademe birçok farklı teknik ve metodu içeriyor.” dedi.

MUTLAKA GELİŞTİRMELİ

Sümengen, Marttan beri öğretmenlerin bu konuda deneyimli bir hale geldiğini söyleyerek, artık günümüzde pedagoji eğitimlerinin nasıl verilmesi gerektiğinin konuşulduğunu belirtti. Sümengen, “Her öğretmen kendini mutlaka geliştirmeli. Her ders başında oyunlaştırma tekniklerini kullanarak öğrencinin derse katılımı sağlanmalı. Öğretmenler de robot değildir. Derse katılan, aktif öğrenciler olduğunda öğretmen de yükselir. Bir de eğitimin paydaşları yani ebeveynlerin öğretmenlerin işini öğretmene bırakarak onlarla ortak bir şekilde hareket etmesi gerekir.” dedi.