ST Endüstri Radyo'da Müdür Yollarda programının bu bölümünde Reengen Operasyonlar Müdürü Alper Öz konuk oldu. Öz, enerji verimliliği üzerine Özgür Kaan Alioğlu'nun sorularını yanıtladı.

Reengen nasıl kuruldu, hangi çalışmaları yapıyor? Kısaca anlatabilir misiniz?

Reengen’in kurucuları ODTÜ kökenli ve öğrenciyken Young Guru Academy’de tanışıp teknoloji odaklı projelerde görev alıyorlar. Bu projeler genellikle sosyal etki projeleri oluyor. Mezuniyetleri sonrası farklı kurumsal firmalarda bir süre çalıştıktan sonra 2013’te kurumsal dünyadan ayrılıp Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın programı olan Teknogirişim hibesi ile Reengen’i kuruyorlar. 

Başlarda daha çok proje bazlı bir firma konumunda olan Reengen; yenilenebilir enerji, yeşil bina danışmanlığı, akıllı binalar alanında projeler üretiyor. 2014’te Silikon Vadisi’nde bir yıl geçiriyorlar. Burada edindikleri izlenim enerji sektöründeki dijital dönüşümün hızlanacağı; IoT ve yazılımı dâhil etmeden yapılan işlerin yetersiz kalacağı yönünde bir fikrin oluşmasına yol açıyor.  2015’te Türkiye’ye dönüp ilk yazılım ekibini kuruyorlar ve bugünkü amiral gemimiz olan Enerji IoT Platformu’nun temeli atılmış oluyor.

Bugün gelinen aşamadaki Reengen’i şöyle özetleyebilirim; Türkiye ve Londra’da ofisleri olan, 30 kişilik ekibiyle 7 farklı ülkede, binlerce ticari bina, endüstriyel tesis ve yenilenebilir enerji santrali için, IoT ve yapay zeka temelli dijital enerji yönetimi yapan bir firma.
 
Sıkça kullanılan IoT terimi nedir? Çalışmalarınızın hangi kısımlarında kullanıyorsunuz?

IoT (Internet of Things) ya da Türkçe karşılığıyla Nesnelerin İnterneti; en basit tanımıyla, cihazlara haberleşme yetkinliği kazandırılarak yaratılan bir ağ diyebiliriz. Bu ağ cihazların kendi aralarında veya insanlarla haberleşmesini sağlıyor. Böylece sahadan alınabilecek verinin çeşitliliği ve sıklığı artmış oluyor.

Reengen olarak, çoğu IoT tabanlı iş yapan firma gibi, enerji tüketimi ve performansına yönelik analizler için gerekli ölçümleri yapmak ve bu veriyi Platform’a alabilmek amacıyla kullanıyoruz IoT cihazlarını. Mesela, elektrik tüketimi ölçen şebeke analizörleri, iç ortam hava kalitesini ölçen sıcaklık ve nem sensörleri, su sayaçları, doğalgaz sayaçları gibi cihazlar temel ölçüm cihazları sayılabilir. Bunlara ek olarak tesisler için kritik ekipman ve veri olarak kabul edebileceğimiz UPS, generatör, içerideki insan sayısı, fabrikalardaki üretim miktarları vb. çok sayıda verinin ölçülüp aktarılmasında önemli bir altyapı IoT.

Sunmuş olduğunuz Platform teknolojisi nasıl çalışıyor, binalarda enerji verimliliği üzerine ne gibi hizmetler sunuyor? 

Reengen’in ürettiği teknolojilerin sunmuş olduğu en önemli yetkinlikleri şu şekilde sıralayabiliriz; sahip olduğumuz konnektör ve adaptör yapısı ile marka/model bağımsız her türlü sayaç, otomasyon ve web servisi altyapısına, kolayca entegre olabiliyoruz. Bu yapımız sayesinde tesisteki mevcut altyapıya entegre olabildiğimizden ekstra yatırım maliyetine gerek kalmamış oluyor.

Diğer bir yetkinlik, enerjinin üretiminden başlayarak kullanım süreci de dahil uçtan uca her türlü verinin (elektrik, su, doğalgaz, jeneratör, UPS, iç hava kalitesi vb.) tek platformda toplanmasının bir faydası aslında; Alarm ve Raporlama Motoru (Rule Engine). Bu geliştirmemiz sayesinde, bu veri kaynaklarından gelen veri birbiriyle ilişkilendirilebiliyor, tesis karakteristiğine uygun bilgilendirme, alarm, rapor senaryoları oluşturulup, ilgili kişilere otomatik gitmesi sağlanabiliyor.

Kullanıcı dostu arayüzlerimiz de bu yapının oturmasında ki en önemli etkenlerden. Enerji kullanım alışkanlıklarını ve Platform’da yapılan analizleri sadece teknik yetkililerin değil, her departmandaki ilgililerin anlayabileceği, yorumlayabileceği ekranlarla sunuyoruz. Bu sayede enerji kullanımında farkındalık oluşturmak salt teknik insanların işi olmaktan çıkıp, tesis ve kurum genelinde ortak bir amaç halini alıyor. 

Temel seviyelerdeki bu problemler için geliştirilen çözümlerle verinin toplanmasından başlayarak, analiz ve yapay zekâ yetkinlikleri ile toplanan verinin daha derin şekilde işlenerek katma değerli tasarruf ve operasyonel verimliliğine yönelik önerilere dönüştürülmesine kadar her noktaya müdahil oluyoruz. 

 Teknoloji yanında sunduğunuz servisler ve danışmanlıklar var mı?

Servislere de kısaca değinecek olursak; Tarife danışmanlığı, reaktif enerji ve güç aşımlarının yönetimi, tesis kıyaslama analizleri, ISO 50001 ve sürdürülebilirlik raporlamaları, kritik ekipman takibi modülleri, santral yönetim modülleri gibi alanlarda çalışmalarımız ve danışmanlık hizmetimiz bulunuyor. 
 

Bu konuda müşterilerinizle nasıl bir bağ içerisindesiniz?
 

Kullanıcılar Reengen’in en kıymetli bileşenlerindendir. Yaptığımız geliştirmelerde temel amaç kullanıcılarımızın az zaman ve yeteri eforla maksimum seviyede verim sağlamalarıdır. Bu sebeple Platform geliştirmelerimizde olsun, enerji verimliliği farkındalığının oluşturulmasında olsun kullanıcılarımızı her aşamada bizler için birer partner olarak konumlandırırız.
Platform her ne kadar raporlamaları, alarmları ve kontrolü otomatik yapıyor olsa da tesisler özelinde enerji yönetim stratejileri belirlerken kullanıcılarımızla beraber hareket ediyoruz. Yani şimdiye kadarki projelerimizde sadece teknoloji tedarikçisi olarak konumlanmakla kalmayıp tesis özelinde çıkan sonuçları kullanıcılarla beraber yorumladık, alınabilecek aksiyonları beraber planladık, kullanıcıdan bağımsız/habersiz stratejilerin verimsiz sonuçlanacağının farkındayız. Böylece tesisteki operasyonlarla bu operasyonların veriye yansımasını kullanıcı açısından daha anlaşılır kılmış oluyoruz. Tesisteki son kullanıcı bundan sonraki çalışmayı bu çıktılara göre planlayabiliyor. Bazı müşterilerimizde ise, elbet talepleri varsa, enerji yönetimini tamamen üstlenebiliyoruz. 360 Derece Dijital Enerji Yönetimi olarak konumlandırdığımız bu servisin kapsamında, talebe göre, daha önce saymış olduğum tüm servislerimizin yürütücülüğünü ve sonunda çıkacak aksiyonları doğrudan biz üstlenebiliyoruz.  Kullanıcının teknik ekibi olmasa bile, bu servisimiz kapsamında, enerji yönetiminde uçtan uca tüm gereksinimleri karşılıyoruz.