ST Endüstri Radyoda Arif Onur Kaçak’ın hazırlayıp sunduğu Makinanın Gündemi programının bu bölümünde Leitz Kesici Takımlar A.Ş. Genel Müdürü Yesari Yerli konuk oldu. Yerli, COVİD-19 salgını kapsamında kesici takım sektörünün güncel durumunu değerlendirdi.

“SEKTÖRÜMÜZDE ÖNCÜYÜZ”

Leitz, 1876’da kurulmuş olan Alman firmasıdır. Türkiye'de Osmanlı dönemi ve I.Meşrutiyet zamanından bugüne tüm dünyada varlığını sürdürmüş bir ilaç firmasıdır. Ahşap kesici takımları üretimi, satışı ve satış sonrası servislerini gerçekleştiriyor. Tabii temel olarak ahşap kesici takımlar diyoruz ama günümüzün özellikle 1960’dan sonra yaygınlaşan diğer malzemelerde de kesici takımları var. Bununla ilgili çok geniş yelpazeye hizmet ediyor. Biz de o firmanın Türkiye kuruluşuyuz. Bizim gibi 32 ülkede daha %100 kendi firması olarak hizmet vermekte. Bunun dışında 100 ülkeye de bayileri aracılığıyla hizmet veriyor. Sektörümüzde öncüyüz. 

“2019 DÖVİZ KRİZİ AKABİNDE DURGUN GEÇTİ”

 Kesici takımlar açısından 2019'u değerlendirdiğimiz zaman bunu Türkiye genelinden çok fazla ayırt edemeyiz. 2019 yılı döviz krizin ardından ok durgun başlayan bir yıl oldu. Çünkü biz ileriyi göremedik bu yüzden alımlar ve yatırımlar durdu. 2019 yılının 3. çeyreğinde bizim fuarımızla birlikte bir nebze canlandı. Yılın son 3 ayı ise olumlu geçti. Bundan önceki 7-8 ayı da biraz toparladı. En azından 2020 yılına bizi umutlandırdı. 

“PANDEMİ BİZİ ÇOK ETKİLEDİ”

Kesici takımlar olarak 2020’nin ilk 3 ayı artı bir şekilde gitti. 2019'a göre yüzümüzü güldüren bir tablo vardı. Ancak Mart ayıyla birlikte Dünyada ve Türkiye'de yayılmaya başlayan covid-19 vakaları ile birlikte bir anda talepte çok ciddi bir düşüş oldu. İhracattaki %5 düşüş aslında bence sembolik bir düşüş çünkü günümüz için yansıtsa bile gelecek için çok fazla yansıtamıyor. Gelecekte daha fazla etkileneceğini düşünüyoruz. Makine sanayi etkilenecek ise doğal olarak kesici takımlar etkilenecek. Pandeminin ortadan kalkması ile birlikte talepte artış olacağını tahmin ediyoruz. 

“202O ZOR BİR YIL ”

Biz pandemi konusunda neler olduğunu ancak televizyondan izlediğimiz kadarıyla bilebiliyoruz. Ekonomik değerler bakımından da ancak medyadan izlediğimizde karar verebiliyoruz. Biz danışmanlar kadar konuya vakıf değiliz bu sebeple onların açıklamalarına kulak vermeliyiz. Onların değerlendirmelerine göre bizim de çalışmalarımıza yön vermemiz gerekiyor. Yapılan anketlerin sonuçlarını dikkate alarak çalışmalar yürütüyoruz. Ancak bir gerçek var ki; en azından TÜİK ve Merkez Bankasının açıkladığı verilere göre Mart ayında %91.8 olan ekonomik güven endeksi Nisan ayında %51.3’e düşmüş durumda Türkiye’de. Bu, bugüne kadar görülmemiş sert bir düşüş. Anlaşılır bir durum çünkü covid süreci bunun başlıca nedeni. Dünya’ya bakıldığında küresel küçülmenin 2020 yılı için -3.03 olacağı öngörülüyor. Buna gelişmiş 55 ülke için bakarsak -6.11 olacağı öngörülüyor. Türkiye’de bunun yaklaşık 6.5 civarında olacağı düşünülüyor. Bu rakamları önümüze koyduğumuzda bizi zor bir yılın beklediğini bilerek plan ve program yaparak çalışmalarımıza devam etmemiz gerekiyor.