Makinaya dayalı bilgi işlemin 20. Yüzyılın başında delikli kartlarla bilgisayara veri yükleme ile başladığı kabul edilmektedir. Tablo oluşturma ile sınırlı kalan bu dönemden yaklaşık 50 yıl sonra da halen devam etmekte olan programlama dönemine geçilmiştir. Kurallara ve döngülere dayalı çalışmaya olanak veren bilgisayar dilleri ile yüksek hızlı komut işleyen transistörlü bilgisayarları ile bu dönem günümüz medeniyetini yaratmıştır. 2011 yılında da bilişsel hesaplama (Cognitive computing) isimli üçüncü dönemin başladığı iddia edilmektedir.  

* * *

Son elli yılda yapay zeka akademi dünyasının üzerinde en çok durduğu konulardan biri olmuştur. Bunun nedeni programlanabilir sistemlerin gereksinimleri karşılayamaz hale gelmesidir. Verilerin yapısal olmayan (görsel, video, ses vb) türlere dönüşmesi ve çok büyümesi (big data), üstelik öngörülememesi bilişsel hesaplamaya gerek doğurmuştur. 

“Cognitive computing” öğrenme yeteneğine sahip olma ile insan ve nesnelerle etkileşime geçebilmeyi ifade etmektedir. Bu bir zeka türüdür ve sistemlere kazandırılmak istenmektedir. Amaç etkileşimlerinden öğrenen, davranışlarını geliştiren esnek sistemler yaratmaktır. 

* * *

Cognitive sistemler için bakım yönetimi alanından örnek verebiliriz. Makina arızalandığında operatör makinanın fotoğraflarını çekip cognitive yazılıma aktarmaktadır. Yazılım bir yandan fotoğrafları inceleyip arızayı saptamakta, nedeni ve düzeltici eylemi belirtmektedir.

Yazılım diğer yandan da arızaları incelemekte, çıkarımlar yapmakta ve bir daha aynı tür arıza yaşanmaması için değiştirilmesi gereken operasyon tarzını, yeni çalışma kuralları veya makinenin yeniden dizaynını önermeye hazırlanmaktadır. 

Cognitive computing imalatı, işletmeleri ve toplumu değiştirmek üzeredir.