Geçtiğimiz 10 yılda petrokimya endüstrisi otomasyona daha bağımlı hale geldi. Bağımlılık tıpkı petrol gibi kuyulardan başladı, boru hatlarıyla ilerledi, rafinerilere geldi, tankerlerle devam etti. Ancak bu otomasyon eski otomasyon değil! Geçmişte önemli olan akış güvencesi, durum izleme, proses optimizasyonu, anormal durum önleme artık rutin operasyon. Model tabanlı kestirimci kontrol dahi geçmişin otomasyonu! Tüm proses endüstrisi için bu böyle.
*            *            *
Otomasyonun yükselmesinde güçlü etmenler rol oynuyor: işgücü ve uzman kıtlığı, teknolojik icatlar, tesislerin hızlı yıpranması, artan karmaşıklık, yatırımların daha fazla sermaye gerektirmesi... Konuya başka bir açıdan da bakabilir ve altyapıların yaşlanmasını, yönetmeliklerin sıkılaşmasını, risklere çok daha az tolerans gösterilmesini, enerjiyi titizlikle yönetme zorunluluğunu otomasyonun gelişimini zorlayan unsurlar arasında gösterebiliriz. 
*            *            *
Yeni otomasyonun önemli bir farkı büyük veriyi daha etkin hale getirme uğraşısı. Emniyet veri analizi ile sağlanıyor, olağan dışı durumlar veri analizi ile öngörülüyor, verimlilik vb. veri analizi ile iyileştiriliyor. Burada önemli olan husus DCS, SCADA, MES, CMMS içindeki ayrık veriler değil, hepsinin entegre edilmiş olduğu büyük resmi gösteren veri havuzunun analizi. Bunun için de önce IoT platformları yaratılmalı. Bu o kadar güçlü bir trend ki ABB Ability, Siemens Mindsphere, Honeywell Sentience, GE Predix sistemlerini geliştirdi. 

Bunlar servis ortamları! Otomasyon artık donanım-yazılım satmak değil. Eylülü bekleyin.