Ambalaj Makinecileri Derneği (AMD) Yönetim Kurulu Başkanı Cem Büyükcıngıl, ST Endüstri Radyo’nun canlı yayın konuğu olarak önemli açıklamalarda bulundu. 

“Ambalaj konusunda çokta ciddi üreticilerimiz mevcut, katma değerli ürün üretiyoruz.  Makina sektörünün ihracat birim kilogram fiyatı yaklaşık 6 dolarlarken ambalaj makinalarının ihracat birim fiyatı yaklaşık 19,5 dolarlar seviyesinde bulunuyor” diyen Büyükcıngıl, “Katma değerli teknolojik makina üretmek ülkemizin de ihtiyacı olan ihracatın artmasını sağlayan,  bizi kalkındıracak olan ana konudur” dedi.
Nitelikli insan gücünü artırmak için çalışmalar yaptıklarını ve yeni pazarlar bulmaya çalıştıklarını aktaran Büyükcıngıl, “Ambalaj makinalarında ihracatta İtalya bizim için altıncı büyük Pazar ve Almanya dokuzuncu büyük Pazar ki bunlar çok güzel gelişmeler. Amacımız, Almanya, İtalya gibi Avrupa ülkeleri sıralamasında daha yukarıya çıkmak. Çünkü hala ağırlıklı ihracatımızı Ortadoğu ve Afrika’ya yapmaktayız” dedi. 

“Ambalaj makinalarına olan ihtiyacı her geçen gün daha da artıyor. Bu ülkemizde de böyle dünyada da böyle” diyen AMD Yönetim Kurulu Başkanı Büyükcıngıl, “Hijyen söz konusu olduğunda, ürün sevkiyatı olduğunda ambalajsız olmaz” dedi.  

"VERİMLİLİK VE PERFORMANSA ODAKLANMALIYIZ"

Büyükcıngıl, “Daha teknolojik daha verimli daha hızlı çalışan makinalar yapmaya devam ettiğimiz sürece ve kendimizi geliştirdiğimiz sürece önümüzün çok açık olduğuna inanıyorum. Makina sektörüne baktığınızda son 8 yılda yüzde 78 ihracat artışından bahsediyoruz” diyerek, odaklanmamız gereken konunun makinalardaki “verimlilik ve performans” olduğunu söyledi. Makinanın sadece fonksiyonunu yerine getiren bir aygıt olarak görülmemesi gerektiğini, asıl marifetin ve fark yaratacak olanın, verimliliğinin ve performansının hangi seviyelerde olduğu, makinanın duruş zamanlarının ne kadar üretimi etkilediği, bakım kolaylığı ve müşterinin bakım hizmetini ne kadar etkin alabildiği gibi hususlar olduğunu söyledi. 

Türkiye olarak sanayileşme ve makinalaşmaya Avrupa’daki rakiplerden ve ülkelerden daha gerilerde başladığımız için bunu daha esnek, yeni teknolojiye ve esnekliğe uygun makinaların yazılımlarını yazarak ve tasarlayarak avantaja çevirmenin mümkün olacağını söyleyerek, “Biz talebe göre ürünü sıfırdan tasarlarken daha esnek bir yapıda, daha kullanıcı dostu ve Endüstri 4.0 uyumlu tasarlar, bunu da üretip pazarlarsak, bizim için çok büyük avantaj sağlar. Çünkü onların Ar-Ge için ayıracağı bütçeden çok daha düşük bir bütçeyle biz sıfırdan tasarım yapma imkanına sahibiz” dedi.  

Avrupalı bir firma Türkiye‘den makina satın alacağı zaman öncelikle teknik özelliklerine bakıyor. Performansına bakıyor. Kalitesine bakıyor. Satış sonrası hizmetlerine bakıyor. Ondan sonra fiyata bakıyor. Bizim iç pazarda maalesef bu sistem böyle çalışmıyor. Dolayısıyla fiyattan başladığınız zaman beklentinizin ve ana hedefinizin aslında fiyat odaklı bir satın alma olduğu zaten meydana çıkıyor. Böyle olunca da performansınızı, kalitenizi, verimliliğinizi ön plana çıkarmanız çok zordur” diyerek bir özeleştiride de bulundu.