Makina sektörünün öncelikleri doğrultusunda politikalar geliştirmek ve sektörel örgütlerin faaliyetlerini destekleyerek işbirliği kültürü oluşturmak amacıyla 2014 yılında 14 kurucu derneğin bir araya gelmesiyle kurulan ve bugün 20 üyeye ulaşan MAKFED’in 3. Olağan Genel Kurul toplantısı Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Hasan Büyükdede'nin açılış konuşmasıyla başladı. 

Sektörün MAKFED çatısı altında güçlü bir örgütlenmeye kavuşmuş olmasının, planlama ve uygulamalarda getirdiği faydaların altını çizen Büyükdede, ülkemizde gerçekleştirilen büyük altyapı ve endüstri yatırımlarından yerli makina imalatçılarının daha fazla pay almaları için tedbirler geliştirilmesi gerektiğine vurgu yaptı. 

“TEKNOLOJİYE YATIRIM YAPARAK NİTELİKSEL BİR DÖNÜŞÜM SAĞLAMALIYIZ”

Türkiye'nin dış ticaret açığının kapanmasında en etkin rolü makine sektörünün oynadığına dikkat çeken MAKFED Başkanı Adnan Dalgakıran, “Makina sektörünün en önemli zenginliği sahip olduğu insan kaynağıdır ve niteliksel dönüşümü sağlayacak asli unsur beşeri sermayemizde bir dönüşüm gerçekleştirmektir. Biz yatırım harcamalarımızı öncelikle teknolojik rekabette firmalarımızı öne çıkaracak unsurlar için yapabilmeliyiz. Oysa yatırım yeri maliyetleri, Ar-Ge'ye ayırabileceğimiz kaynakları daha baştan tüketiyor. Tüm bunların yanında kayıt dışının körüklediği ölçeksizlik ve tekno-ekonomik kapasitelerde zaafiyet sorununu aşmaya çalışıyoruz. Üstelik bütün bunları, finansman maliyetlerinin yüksek olduğu bir süreçte başarmak için gayret ediyoruz” dedi.

Dalgakıran öncelikle ele alınması gerekli konuları; kamu alımlarında yerli malına referans sağlayacak imkanlar yaratılaması, Ar-Ge’ye kaynak tahsisinin arttırılması yanında ciddi miktarda verilen yatırım destek ve teşviklerinde etki analizinin yapılması ve girişimci niteliğinin arttırılması olarak sıraladı.

TÜZÜK DEĞİŞİKLİKLERİ SEKTÖREL AÇILIMI HEDEFLİYOR

MAKFED tüzüğünde yapılan değişikliklerle Federasyonu büyütme yönünde açılımlar yapılırken, her alt-sektörden sadece bir derneğin üye kabul edilmesi uygulamasına devam edilmesi kararı alındı.

Federasyon tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“MAKFED’in tüzüğü, uzun zamandır iç içe olduğumuz AB federasyonlarının deneyimleri gözetilerek, kurucu derneklerimizin tam mutabakatı ile oluşturulmuştur. Dışarıdan muhafazakâr bir tüzük olarak algılanmakla birlikte, temel amaç üye derneklerin güçlerini pekiştirerek kendi segmentlerinde tek temsilci halinde kalmalarıdır. Her segmentten tek derneği üye yapabiliyor oluşumuz, iş dünyamızda yeni dernekler kurmak yerine mevcut dernek altında örgütlenerek, iç dinamiklerle derneğin başarısını yükseltmek gayesiyledir. MAKFED üyeleri, her ülkeden yalnızca bir derneğin üye olabildiği AB örgütlerinde büyük kabul görüyor, Türkiye’nin temsilcileri olarak başkanlık görevine kadar sorunsuzca yükselebiliyor.”

3. Olağan Genel Kurulda alınan kararlar doğrultusunda yapılan tüzük değişikliğinin, paydaşlara sağladığı açılım konusunda ise, Federasyon tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Mevcut tüzükle 20 üyeye ulaşan üye tabanımız makina imalat sektörünün hemen bütün alt dallarını kapsar hale gelmiştir. Ancak makina imalat sektörünün ülkemizde odağa yerleşerek büyük sorumluluk üstlenmesi, yan ve tedarikçi sektörlerin dernekleri, kümeler, bölgesel dernekler ve diğer paydaşlar ile ilişkilerin güçlendirilmesini ve müşterek mesaiyi zorunlu hale getirmiştir. Genel Kurulumuzda iki önemli açılım sağladık: biri alt sektör dernekleri dışındakilere de MAKFED çatısı altında çalışma imkanı doğmasıdır. Diğeri ise, federasyonun adının kısaltılarak “Makine Federasyonu” haline dönüştürülmesidir ki bu tercih gelecekte hedeflediğimiz faaliyet tarzımızın bir göstergesidir. MAKFED’in giderek yükselen başarısı ve özgüveni peyderpey yeni açılımlara zemin hazırlayacaktır.”