Biz toplum olarak her şeyi abartmayı seviyoruz. `Krizi fırsata çevirme` kavramını da  abarttığımızı ve iş dünyasını içinden çıkılamaz bir hale dönüştürmenin arifesinde olduğumuzu düşünüyorum.
Bu aralar iş dünyasına biraz dikkatli baktığınızda, kriz pazarlıklarına şahit olursunuz. Hemen her kesim için taktik aynı. Aslında satın almak zorunda olduğu bir ürünü, “`almasam da olur” yaklaşımıyla mevcut fiyatının da altında almayı teklif edenlerin sayısı gün geçtikçe artıyor.

Kriz var, fiyat kır

Şu an hemen her sektörde dövize paralel olarak her şeyin maliyeti artmış durumda. Ancak buna rağmen pazarlıklarımızda talep ettiğimiz fiyat 1 yıl öncesinin de altında. Hatta bunu abartarak daha düşük fiyat teklif edenler bile var. Sebebi malum, kriz var!
Önce bu pazarlık hastalığımızın nereden kaynaklandığına bir bakalım.
Ben bu konunun 2 sebepten kaynaklandığını düşünüyorum. Birincisi, tedarikçimize güvenmiyoruz. İkincisi, kişisel tatmin için pazarlık yapıyoruz.

Bedeli çok ağır olur

“Kriz var, ya şu fiyata ver ya da satın almayacağım” yaklaşımı kısa vadede avantaj teşkil ediyor olabilir. Ancak bu model sürdürülebilir olmadığı için çok ciddi sorunları da beraberinde getiriyor.

Bakın iş dünyasını nasıl tehlikeler bekliyor

Birincisi, bugün için iş kaybetme korkusuyla düşük fiyata “Evet” diyenler sürdürülebilir bir hizmet veremeyecekler. İkincisi, bu hizmeti bir süre verdikten sonra, “Zaten kazanmıyorum” düşüncesiyle yeni müşterilere odaklanacak ve sizin işinizi göz ardı edecekler. Üçüncüsü, hepimiz bir şekilde yakaladığımız bu düşük fiyat avantajını kaybetmek istemeyeceğimiz için mevcut tedarikçilerimizle yollarımız ayrılmak zorunda kalacak. Dördüncü ve en tehlikelisi de, bu kriz pazarlığı yapanların dönüp dolaşıp aynı kaderi paylaşarak tüm iş dünyasına salgın hastalık yaymaları...
En sonunda ne mi olur?
-Hepimiz bankalara çalışır ve batarız. Tabi kredi veren bankalar kalırsa!

Not: Krizde ben de tedarikçilerimle pazarlık yapıyorum ama onları koruyarak. Örneğin tedarikçilerimle `Ortak` oluyorum. Bir şey alıyorsam mutlaka başka bir şey de veriyorum. Kriz pazarlığından sıkılanlara, saygıyla duyurulur...