Kanserle ilgili konuyu Sektörel Tanıtım Dergilerinde yazmaktaki amacım; bu hastalıkla bir şekilde tanışmış ve gerçek yüzünü görmüş insanlarla ortak hareket ederek, başarı oranı daha yüksek olan ‘Bağışıklık Sistemi Tedavisini’ kullanan bir kliniği Türkiye’ye getirmektir. Bu klinikler başta Almanya ve Amerika olmak üzere çok sayıda ülkede faaliyet gösteriyor. Neden bizim hastalarımız da bu tedavi şeklinden yararlanamasınlar?
Bunun için çok sayıda iş adamı ve spor dünyasından insanlarla konuştum ve maddi destek konusunda söz aldım.

Kliniğin farkı ne olacak

Bilindiği gibi klasik kanser tedavisinde kemoterapi ve radyoterapi kullanılıyor. Yurtdışında bazı ülkelerde faaliyet gösteren ve kanseri bağışıklık sistemini güçlendirerek tedavi eden kanser klinikleri var. Bu kliniklerin uyguladığı tedavi şeklinde radyoterapi yok. Kemoterapi ise sadece bazı türlerde, hastalığın yayılmaması için düşük dozda kullanılıyor. Bununla beraber hasta, kendi bağışıklık sistemi desteklenerek tedavi ediliyor. Bu sistem, klasik sisteme oranla daha başarılı sonuçlar veriyor.

Bu kanser kliniğini açmak için çok ortaklı bir şirket kuralım. Hiç kimsenin yüksek bir hissesi olmasın. Ortaklar tamamen gönüllü kişilerden oluşsun. Bu şekilde gelecekte de hiç kimse bu kliniği kar amaçlı göremeyecektir…(Örneğin benim de bu klinikte küçük bir hissem olacak ve gelirinin tamamıyla maddi durumu yetersiz hastalara ücretsiz hizmet verilecektir)
Böylece ‘Bağışıklık Sistemi Tedavisi’ ile faaliyet gösteren bu kliniğin başarısı kısa sürede anlaşılacak ve muhtemelen sağlık sektörü yatırımcılarının dikkatini çekecektir. Bu alanda yapılabilecek yeni yatırımlarla bu tedavi şeklini uygulayanların sayısı da hızla artacaktır.