Ben bu söylemin edebiyatını yapacak değilim!
Yaşanan zorluk ne olursa olsun doğru bildiğin yolda ilerleyebilmek bazen başarmaktan daha fazla önemlidir diye düşünüyorum...
Tamam, sadede gelip, konuya gireyim!
Konu, şirketimiz Alternatif Yayın Grubu’nun internet yatırımı.
Son 1 buçuk yılda biri haber, diğeri alışveriş ve sonuncusu da video yayını olmak üzere 3 adet büyük projeye imza attık.
Bu projelerin tamamı KOBİ’ler, reel sektör firmaları ve iş dünyasını kapsıyor.
Yani işin içine ekonominin girmediği hiçbir konu bizim iş planımız içinde yer almıyor.
***
Şimdi “e ne var bunda!” diyebilirsiniz. Bakın anlatayım.
Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de iletişim gücü çok önemli.
Ve bu güce sahip olan büyük medya grupları var. Televizyonlar, radyolar, gazeteler ve internet yayınları…
Bu yayınlar kişisel ürünlerin tanıtım ve pazarlaması noktasında son derece yararlı olan araçlar.
Peki ya tanıtmak ve pazarlamak zorunda olduğunuz ürün ve hizmetiniz sadece iş dünyasıyla hatta sadece endüstriyle sınırlıysa ne olacak? Müşteri adaylarınıza ulaşmak için hangi iletişim kanalını kullanacaksınız ve bunun maliyeti ne olacak?
İşte Türkiye’de bu alana yatırım yapmak çok zor ve riskli!
Siz bir şekilde kitleleri ilgilendiren bir iş yaptığınızda sistem sizi her zaman daha fazla kitleye ulaşmaya zorluyor. Yani reyting, tiraj ve ziyaretçi kaygısı!
Yani siz, ben sadece bu dar alanda iş yapacağım ve birlikte çalıştığım firmalara yararlı olacağım dediğiniz anda, daha küçük gelirlere kanaat etmek zorundasınız.
***
Evet, şirketimiz Alternatif Yayın Grubu tam da bu noktada direniyor!
Son 1 buçuk yılda ciddi paralar harcayarak yaptığı internet yatırımı çok iyi noktalara geldi.
Geldi ama, bakın neyle karşı karşıya!
HaberOrtak.com, İşDünyası.net ve SektörelTanıtımTV.com web yayınları içeriği tamamen KOBİ ve reel sektörle sınırlı olmasına karşın, Hürriyet.com.tr, Milliyet.com.tr, HaberTürk.com ve Ntvmsnbc.com gibi web yayınlarıyla kıyaslanıyor ve reklam ajansları tarafından reklam pastasının ‘tık’lanma oranına göre paylaştırılması teklif ediliyor.
Yani reyting, tiraj ve ziyaretçi kaygısına itiliyor!
Bunu yapmak şirketimiz Alternatif Yayın Grubu için oldukça kolay!
Tüm web yayınlarımıza oyun, magazin ve foto galerisi eklersek en geç birkaç ay içerisinde yukarıda örnek verdiğim web yayınlarıyla aynı ziyaretçi sayısına ulaşabiliriz!
Ulaşabiliriz de bunu yapan zaten bir sürü yayın grubu var. O zaman makina, otomasyon, proses, elektrik, enerji gibi endüstriyel firmalar ne yapacak?
Günlüğü 3-4 bin TL bütçe kullanarak reklam mı verecekler? Hiç sanmıyorum!
Zaten büyük zorluklarla para kazanan endüstriyel firmalarımız böyle bütçeleri nereden bulsunlar?
***
Şimdi bizim önümüzde sadece iki yol var.
Birincisi, Alternatif Yayın Grubu olarak biz iş dünyasının dışına çıkmayız diyecek ve aza kanaat etmeye devam edeceğiz!
İkincisi, reklam pastasını paylaştıran ajansların kriterlerine uymak için yayın çizgimizi değiştirecek ve şu an bir yılda zor kazandığımız parayı bir ayda kazanır hale geleceğiz!
İyi de bizim ülkede iyi işe kimsenin ihtiyacı yok mu?
En iyisi biz 12 yıl boyunca hiç değiştirmediğimiz yayın çizgimizi yine bozmayalım! Ticari araç, banka, leasing, sigorta, GSM şirketleri ve havayolu şirketleri gibi KOBİ ve reel sektör firmalarına ulaşmak için paralarını ajanslara emanet eden firmalar biraz daha seçici olsunlar!
Bir de endüstriyel firmalarımız, onlara verimli olabilmek için büyük özverilerle çalışan yayın gruplarına biraz daha fazla sahip çıksınlar, olmaz mı?
Saygılarımla.
