Bulunduğu durumu değiştirmek için pek bir şey yapan da yok ama yine de sürekli yakınılıyor!
Bu konuda dünyada birkaç araştırma yapıldı ve yaptığı işten memnun olmama oranının Türkiye’de çok yüksek olduğu ortaya çıktı. Bunun nedenleri için pek çok şey söylenebilir ancak benim bu yazıda ön plana çıkarmak istediğim farklı bir durum var. O da şu: Değişime ayak uyduramıyoruz!

***

Teknolojinin gelişimi ve tüketim alışkanlıklarının değişmesi gibi sebepler hemen her sektörde yaşanabiliyor. Bu değişimi zamanında farkedemeyen ve kendini yenileyemeyen şirket ve çalışanları, başta gelir yetersizliği olmak üzere pek çok sorunla karşı karşıya kalabiliyor. Bu da yaptığı işten memnun olunmamasını sağlıyor ve farklı arayışlara sebep oluyor.
İşte bu farklı arayış (bana göre) daha fazla hata yapmaya sebebiyet veriyor. Çünkü çözüm olarak ilk akla gelen şey çoğunlukla sektör değişikliği oluyor. Yani, “Şu an iş yaptığım sektör kötü, başka sektörler daha iyi” olarak düşünülüyor!

***

İşinden memnun olmayanların iştahını kabartan sektörlerin başında enerji, bilişim ve organik gıda sektörleri geliyor.
Siz de yakın iş çevrenize bir bakın! Bu 3 sektörde iş yapmak isteyen o kadar çok insanla karşılaşacaksınız ki, şaşırmamak mümkün değil!..
Oysa son yıllarda ünü artarak devam eden bu sektörlerde yapılabilecek en akıllı iş, uzun vadeli yatırım düşüncesi olmalıdır. Peki, böyle bir finansal gücü olan kaç kişi ya da şirket var Türkiye’de?

***

Ben, hem girişimciler hem de çalışanlar için sektör değişikliğine karşı değilim. Bunu birçok yazımda da belirttiğim gibi, özellikle arz talep dengesi sorunlu olan pazarlarda ısrar etmenin hiç kimseye yararı olmayacağı kanaatindeyim. Ancak, iş dünyasında birçoğumuzun yaptığı ciddi bir hata var.
Biz işimizi kaybetmeye yüz tutunca ciddiye alıyor, ciddi bir sorun olmadığı zamanlarda ise sadece yakınıyoruz!
Oysa olması gereken “iş değiştirmek değil, değişen koşullara her zaman ayak uydurabilmektir!”
Saygılarımla.