Faaliyet gösterdiğiniz projeler insan sirkülasyonunun yoğun olduğu alanlar. Dolayısıyla bu gibi büyük projelerde asansörler hem güvenlik hem de malzeme ve işçilik kalitesi bakımından oldukça önemli. Türkiye’de asansör kazaları da sıkça yaşanıyor ne yazık ki. Sizin bu konudaki görüşleriniz nelerdir?

Asansör kazaları bazı yaşam alanlarının yöneticilerinin ne yazık ki asansörlere önem vermemesinden kaynaklanıyordu. Bundan 10 yıl kadar önce Sanayi Bakanlığı duruma el koydu. Şu an Sanayi Bakanlığı’nın verdiği yönetmeliklere göre hareket ediyoruz. Biz montajı yaptıktan sonra Bakanlık yetkilileri gelip denetliyor, kontrolünü yapıyor, gerekli testleri uyguluyorlar ve Yeşil Etiket adını taşıyan bir uygunluk belgesi veriyor. 

Daha kurumsal, büyük markalarda asansörlere daha çok dikkat ediliyor ama 5 dairelik binalarda nelere dikkat etmek lazım örneğin?

Dikkat etmeleri gereken en önemli şey, asansörün üzerindeki etiket. Sanayi Bakanlığınca yapıştırılan etiketin rengi çok önemli, etiket mutlaka yeşil olmalı. Yeşil etikete sahip asansörleri güvenle kullanabilirler. 

Asansörlere ne kadar sıklıkla bakım yapılmalı? Siz firmanız bünyesinde bakım başlığı altında ne gibi hizmetler sunuyorsunuz?

Aylık olarak periyodik bakım yapılmalı. 6 ayda bir rutin kontrollerin de gerçekleştirilmesi gerekiyor. Biz kendi ürünlerimize her üç ayda bir ağır bakım yapıyoruz. Fren tertibatı, çalışma seyri, genel konfor gibi maddeleri mutlaka her 3 ayda bir kontrol ediyoruz. 

Bir diğer önemli konu da enerji verimliliği.  Her yaşam alanında olduğu gibi asansörlerde de enerji verimliliğine önem veriliyor. Bu alandaki çalışmalarınız neler?

Biz öncelikle yapının çalışma trafiğine göre uygun makine motor ve uygun pano sistemi kuruyoruz asansöre. Örneğin 6 katlı bir binada asansör trafiği günde 20 sefer oluyor diyelim. Bir iş merkezine baktığımızdaysa bu sayı günde 150-200’ü buluyor. Biz de bu trafiğe göre daha verimli motor seçimine özen gösteriyoruz.

Son yıllarda yüksek yapılar çok fazla inşa edilir oldu. Bu yapılar varlığını asansör sektöründeki gelişmelere borçlu diyebiliriz. Yüksek katlı yapılar asansör sektörünü nasıl etkiledi?

Elbette, karşılıklı etkileşim içinde olan iki sektörden bahsediyoruz. Yüksek yapıların inşasının artması asansör sektörünün de hareketli olmasını sağlıyor. Bu yapılar olmazsa bizim sektörümüzde de durgunluk yaşanır. 
Asansör sektörüne baktığımızda da çok çeşitli sayıda asansör tipleri görüyoruz. Yük asansörü, hizmet asansörü, hasta asansörü...
Evet, çeşitler çok. Araba asansörü, sedye asansörü, yük asansörü, insan asansörü, daha da sayabiliriz. Biz tüm asansör tiplerinde çözüm sunuyoruz.

İhracat ağınız hakkında bilgi alabilir miyiz?

Bu aralar pandemi sebebiyle ihracatımız durdu. Öncesinde Mısır’a, Arabistan’a, Gürcistan’a çokça satış yapıyorduk. 

Şu an gündeminizde neler var? Şirket olarak en çok hangi konulara ağırlık vermiş durumdasınız? 

Üretim ağımızı artırmayı ve daha güvenli asansörler imal etmeyi önemsiyoruz. Bundan sonraki projelerimize hazırlanmak, şirketimizi büyütmek, büyük projelerde yer almaya devam etmeyi planlıyoruz. Genel olarak üretimimizi artırmak istiyoruz. 

Üretiminizde hangi alanları artırmayı hedefliyorsunuz? 

Kabin imalatı, kapı imalatı gibi çalışmalarımza ağırlık vereceğiz. Asansör sektöründe yerli üretimin piyasadaki payını artırmak, temel hedefimiz. 

Yakın zamanda bir yatırımınız olacak mı?

Şu an kabin imalatımız devam ediyor. Genişletmek gibi bir projemiz var. Kapı imalatına geçen sene başladık. Test aşamaları yeni bitti. Kapılarımız piyasadan oldukça beğeni topladı.

Kapı ve kabin imalatınızı artıracaksınız o halde. Bu arttırmaya yönelik yakın zamanda bir yatırım planlıyor musunuz?

Yakın zamanda asansör buton imalatına başlamayı planlıyoruz. Şu an bu konuda makina alımı yapacağız. Bu alım, oldukça yüksek maliyetli bir yatırım olacak. Bu konuda KOSGEB’ten destek başvurumuz için dönüş bekliyoruz.