İskele ve kalıp sektöründe tecrübesi, profesyonel kadrosu ve kaliteli sistemleriyle faaliyet gösteren İS-KA İskele, sektörün önde gelen isimleri arasında yer alıyor. Temelleri 1997 yılında İsmail Acar ve Kamil Acar tarafından atılan firma, İstanbul Büyükçekmece’deki fabrikasında yıllık 3000 ton üretim kapasitesiyle faaliyet gösteriyor. 

Bir yapının inşasında ihtiyaç duyulacak tüm iskele ve kalıp sistemlerinin üretimini gerçekleştiren firma, geniş bir ürün gamına sahip. Kalıp altı iskele sistemleri, endüstrel perde ve kolon kalıpları, kule tipi kalıp iskelesi - kovanlı iskele sistemi, teleskobik dikme direkler, dış cephe iskele sistemlerinin imalatını yapan İS-KA İskele, müşterilerine kiralama hizmeti veriyor.  TSE belgeli Flanşlı Cephe İskelele sistemleri ve H Tipi Dış Cephe İskele sistemleriyle inşaatta cephe işlerinin güvenli bir şekilde yapımına olanak tanıyan markanın çalışmalarını Genel Müdürü Bülent Acar ile konuştuk. Kalıp altı iskele sistemleri kapsamında Teleskobik Dikme Direkler, H Tipi Kule İskele, Cup Lock (Fincanlı) İskele, Flanşlı İskele, Masa Tipi Kalıp İskelesi gibi sistemlerin üretimini yaptıklarını ifade eden Acar, aynı zamanda rüzgar paneli, güvenlik ağı, güvenlik bariyeri alanındaki ihtiyaçlarda ise çözüm ortaklarıyla birlikte hizmet sunduklarını açıklıyor.
Güvenli İskele Sistemleri hakkında bilgi veren Acar, mevcut iskele sistemlerini, yönetmeliklerin kriterlerini göz önüne alarak güvenli iskele standartlarına göre tasarladıklarını belirtiyor.  Tasarlanan ürünün amacına yönelik kullanımı esnasında ortaya çıkabilecek olumsuzlukları simüle eden senaryolar oluşturarak, düzenli olarak kontrolleri hem firmalarının laboratuvarları hem de Türk Standartları Enstitisü laboratuvarları tarafından test ve kontrol edildiğini açıklayan Acar, iskele üzerinde çalışacak personelin güvenli bir ortamda çalışmasına olanak tanıdıklarını belirtiyor.

Maalesef şantiyelerde hızın önlem almadan arttırmaya yönelik davranışların, iş güvenliğini olumsuz etkilediğini, çeşitli kazalara neden olduğunu gözlemlediklerini açıklayan Acar, son beş yılda yüksekte çalışma şartları değerlendirildiğinde inşaat hızının iki katına çıktığını ancak iş kazalarının dramatik bir şekilde azaldığını gözlemlediklerini vurguluyor. Acar, “Ayrıca boya sisteminden vazgeçerek sıcak daldırma galvaniz kaplama sistemine geçilmiştir. Bu sayede ürünlerimiz çok daha uzun ömürlü olmaktadır. Ürünlerimizi satın alarak kullanan müşterilerimiz 5 -10 yıl sonra bile malzemelerin ilk günkü değerlerini koruduğunu, herhangi bir paslanma olmadığını görebilmektedir.” Diyor.
İS-KA Kalıp ve İskele olarak dış cephe iskele sistemlerinde yaklaşık 200 bin metrekare kiralama parkurlarının bulunduklarını dile getiren Acar, diğer iskele sistemlerinde de müşterilerinim ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde kiralama çalışmalarının söz konusu olduğunu açıklıyor. Acar, “Kalıp altı iskele sistemlerinde 50 bin metreküp civarında masa iskele sistemlerimiz var. Ayrıca H Tipi Kule İskele ve Teleskobik dikme direklerin de kiralamasını yapmaktayız.” Diyor.

İskele ve kalıp teknolojisinin rezidans gibi yüksek yapılara her şeyden önce hız kazandırdığına dikkat çeken Acar, çok fazla birimin yer aldığı bu projelerde güvenliğin her şeyden önemli olduğunu vurguluyor. Gelişen teknolojisiyle iskele ve kalıp sektörünün, işçinin güvenli ortamda çalışmasına olanak sağladığına ve de bunu hem malzeme kalitesini arttırarak hem de uygulama esnasında çok yönlü projelendirme yaparak sağladığını açıklayan Acar,”İskele kalıp projelendirme safhasında firmalar, karşılaşabileceği sorunları öngörebildi ve buna göre hazırlanan çözümleri ihtiyaç anından önce tedarik ederek duraksamaların önüne geçildi. İş güvenliği alanında bilinçlenme arttıkça özellikle yüksek katlı binalarda, rüzgar panelleri, koruyucu ağlar, kenar korkulukları gibi ürünler daha fazla önem kazanmaktadır. Bu malzemeler hem iş yapılabilme hızını ki bu şantiyelerde maliyetin azalması demek hem de işgüvenliğini artırdı.” Diyor.

TSE ile iskele sistemleri çok daha güvenli olduğunu ancak daha fazla denetim yapılması gerektiğini aktaran Acar, sözleirni şu şekilde tamamlıyor: “Bu hem amaçtan uzaklaşmaya hem de şantiyede iş güvenliği açısından gerekli önlemin alınmamasına sebep oluyor. Öyle ki düzgün malzemeler dahi yanlış kullanılabiliyor. Bazı projelerde kullanılan iskele sistemi yönetmeliğe uygun ancak bakıyorsunuz ki kurulumu yanlış. Öyle ki üst üste konulan sekiz adet tuğlanın üzerine kurulan iskele ile karşılaşmışlığım var. Doğru malzeme yanlış kullanılıyor. Bu nedenle denetimler sürekli hale getirilmeli!”