Mevcut yapılarda deprem performans analizleri ile güçlendirme projelerinin hazırlanması ve statik/mimari/mekanik/elektrik proje hizmetlerinin verilmesi; Depreme karşı güçlendirme inşaatı yapımı/yapıların yapısal onarım ve tamiratı/tescilli eserlerde yapısal restorasyon uygulaması hizmetleri; Yapı kimyasalları/restorasyon malzemeleri satış pazarlaması alanında hizmet veren Artyol Mühendislik, sektörün köklü markaları arasında yer alıyor. Bugüne kadar birçok önemli işe imza atan markanın Yönetim Kurulu Başkanı, DEGÜDER Başkanı Sinan Türkkan, Türkiye’deki deprem gerçeğine işaret ederek güçlendirme çalışmalarının önemine değiniyor. 

“YENİ BİNALAR İLE TEKNİĞİNE UYGUN GÜÇLENDİRİLMİŞ BİNALARIN DEPREM PERFORMANSI ARASINDA BİR FARK YOK”

30 Ekim’de gerçekleşen deprem ile İzmir’in maalesef, ölümlü depremlerde 2020’de dünyada birinci olduğunu hatırlatan Türkkan, İstanbul’daki yapı envanteri bağlamında da durum çok farklı olmadığını ifade ederek İBB’nin verilerine göre 1 milyon 166 bin binanın büyük bir kısmının deprem riski yüksek olduğunu söylüyor. Türkkan, “Olası bir deprem senaryosuna göre 194 bin bina orta ve üstü hasar, 48 bin bina ağır ve çok ağır hasar alma ihtimali var. Görülüyor ki gerek Marmara Bölgesi’nde gerek Ege’de gerekse Doğu Anadolu Fay Hattı üzerinde (Elazığ depremi) ciddi riskler var. Maalesef tablo hiç iç açıcı değil… Güçlendirme ile mevcut binanızı daha ekonomik ve hızlı şekilde depreme karşı güvenli hale getirebilirsiniz. Yeni binalar da güçlendirilecek binalar da 2018 Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği’ne göre olası şiddetli bir depremde can güvenliğini sağlamak prensibine göre tasarlanıyorlar. Yani yeni binalar ile tekniğine uygun güçlendirilmiş binaların deprem performansı arasında bir fark yok.”

“SANAYİ BÖLGELERİNDE YAPISAL ENVANTER ORTAYA ÇIKARILMALI”

Sanayi tesislerinde güçlendirme çalışmalarının da önemli olduğunu belirten Türkkan, en önemlisinin sanayi bölgelerinde yapısal envanterin ortaya çıkarılması ve 2018 Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği’ne göre deprem performanslarının incelenmesi olduğunu vurguluyor. Yapısal stoğun risk barındıran kısımlarının ivedi şekilde güçlendirilmesi veya finansan imkanları elveriyorsa yıkılıp yeniden yapılmasının gerekli olduğunu dile getiren Türkkan, “Depremin ne zaman olacağını bilememekle birlikte süremizin azaldığını uzmanlardan dinlediğimiz bu zamanlarda, depreme karşı güçlendirme teknolojilerinin kullanılmasını özellikle önemli buluyorum. Hali hazırda operasyonel faaliyetlerini etkilemeden veya az etkileyecek şekilde bazı fabrikalarımız ve sanayi tesislerimiz güçlendirme yapmaktalar. Klasik güçlendirme yöntemlerinden, deprem sönümleyicilerin kullanılması gibi ileri deprem mühendisliği yöntemlerine varan çok sayıda metot ile sanayi üretiminin gözbebeği tesislerimiz Marmara Depremi’ne hazır hale getirilebilir.” diyor. 

“HALKIMIZA UCUZ GÜÇLENDİRME KREDİ DESTEĞİ BEKLİYORUZ”

Bugüne kadar birçok önemli projede çalışmalar gerçekleştirdiklerini kaydeden Türkkan, sözlerini şu şekilde sürdürüyor:
“İstanbul Bağdat Caddesi’nde çeşitli güçlendirme çalışmalarımız oldu konut tipi binalarda. Ayrıca CNR Expo İstanbul Fuar Merkezi’nde de deprem karşı güçlendirme çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor. Beykoz Belediyesi’ne ait bir kültür merkezi olacak yapının da güçlendirmesine devam etmekteyiz. Aynı zamanda, Çerkezköy’de Türk tekstilinde dev bir firmanın da tesislerinde deprem performans analizleri yapmaya devam ediyoruz. 2021 yılında hem kurucu üyelerinden olduğumuz Deprem Güçlendirme Derneği’ni daha etkin hale getirmek istiyoruz hem de şirket olarak daha fazla sayıda binada güçlendirme inşaatı yapma hedefimiz var. İleri sismik teknolojiler kullanarak güçlendirme yapacağımız projelerimizin artmasını da hedefliyoruz. Vatandaşlarımızdan deprem güvenliği farkındalığı, bankalarımızdan halkımıza ucuz güçlendirme kredi desteği ve devletimizden ise kentsel dönüşümün güçlendirmesiz olmayacağına dair bir destek bekliyoruz.”