DYO’nun faaliyetleri hakkında bilgi verir misiniz?

67 yıldır sektörün öncüsü olarak hayatı renklendiren DYO; 21 şirketi, 25 fabrika ve tesisi, 2 vakfı ve 1 üniversitesi bulunan Yaşar Topluluğu bünyesinde faaliyet göstermektedir. Kendini sürekli yenileyen ve geliştiren DYO; inşaat boyaları, sanayi boyaları, bobin boyaları, toz boyalar, doymamış polyester reçine, protective boyalar, mobilya boyaları, oto tamir boyaları, savunma sanayi, deniz boyaları ve ısı yalıtım sistemleri gibi toplamda 11 farklı sektörün değişen ve gelişen ihtiyaçlarına cevap vererek faaliyetlerini sürdüren tek Türk şirketidir. DYO'nun Kocaeli-Dilovası ve İzmir-Çiğli'de iki üretim tesisi bulunmaktadır. Çiğli fabrikasında endüstriyel boya ve kaplamalar; Dilovası Fabrikası’nda ise inşaat boyaları üretimi yapılmaktadır. 2019 yılında Türkiye Milli Savunma Sanayisi ile varılan stratejik işbirliği anlaşması sonucu DYO, savunma sanayinin onaylı tedarikçilerinden biri olmuştur. Yine 2019 yılında, dünyanın en çok tercih edilen deniz boyası markası Hollandalı Transocean ile işbirliğine gidilmiş, uluslararası sertifika ve referanslara sahip Transocean markalı ürünler DYO’nun İzmir Çiğli’deki tesislerinde üretilmeye başlanmıştır. DYO uluslararası alanda da büyümeye devam etmektedir. 1990'lı yıllarda Rusya pazarına giren ilk yabancı markalardan biri olan DYO’nun Krasnodar'daki su bazlı inşaat boyaları üretim tesisi Rusya ve komşu ülkelere üretim yapmaktadır. Ayrıca 50'den fazla ülkeye ihracat yapan DYO’nun ihracat hacminin en yüksek olduğu ülkeler Fransa, Rusya, Türki Cumhuriyetleri, Irak, Malta ve Almanya'dır.

2020 yılını hem sektörünüz hem de firmanız açısından nasıl değerlendiriyorsunuz? 

Birçok sanayi dalına girdi sağlayan boya sektörü Türkiye ekonomisinin geleceği açısından büyük önem taşımaktadır. Farklı sektörlerle çeşitli derecelerde etkileşim içinde olan boya sektörü, yaşanan talep artış ve azalmalarından da önemli ölçüde etkilenmektedir. Genel anlamda salgının etkilerinin belirleyici olduğu 2020’de özellikle inşaat boyalarına talebin arttığı görülmektedir. Sağlık, hijyen ve temizlik kavramlarının ön plana çıktığı bu “yeni normal”de boyanın dekorasyondan ziyade hijyen amaçlı yaptırılması önem taşımaya başlamış, evlerde boyama sıklığı salgınla birlikte artmış bu da boya sektörü için yeni fırsatlar yaratmıştır. DYO, salgın döneminde üretimini durdurmamıştır; müşterileri, distribütörleri ve tedarikçileri ile görüşerek, pazara dair öngörüleri paylaşmış, ürünlerini en güvenli şekilde üretmeye devam etmiştir.  İstihdam rakamları da salgından etkilenmemiştir. Salgın döneminde çalışan sayısını artıran DYO,  ilk günden itibaren Sağlık Bakanlığı'nın talimat verdiği tüm önlemleri alarak faaliyetlerini sürdürmüştür. Bu kapsamda Çiğli ve Dilovası üretim tesislerindeki uygulamalarıyla sektörde ‘Covid-19 Güvenli Üretim Belgesi’ni alan ilk boya firması olmuştur. DYO, kurumsal risklerine salgın ve virüslerin etkilerini de ekleyerek, bu süreçte sağlıklı üretimi sürdürmek için çalışmaya devam etmektedir.

İnsanlar zamanlarının yüzde 90’ını kapalı alanlarda geçiriyor. Bu sebeple iç cephede kullanılan tüm yapı malzemeleri gibi boya da sağlık açısından önemli. DYO iç cephe boyalarında nasıl bir avantaj sunuyor?

67 yıldır insan odaklı yaklaşımı ve yenilikçi ürünleriyle sektöre yön veren DYO, her zaman tüketici taleplerine en iyi cevabı veren ürünleri geliştirmeyi ve üretmeyi hedeflemektedir. DYO, salgınla birlikte artan sağlık, hijyen ve temizlik ihtiyaçlarına da cevap vermeye devam etmektedir.  Salgının etkisiyle evde geçirilen sürenin artması, evlerini ve işyerlerini boyamak isteyenlerin sayısında da artışa vesile olmuştur. Diğer yandan küf önleyici ve antibakteriyel ürünlere olan talep de artmıştır.  DYO, bu alanda yaşanan talep artışına hızla karşılık vermektedir. Önümüzdeki dönemlerde bu eğilimin sürmesi, çevre ve insan odaklı üretim anlayışının daha da gelişmesi beklenmektedir. DYO’nun bu ihtiyaçlara yönelik öne çıkardığı ürünlerin başında iç cephede kullanılan DYO Oxymax ve Teknoplast gelmektedir. DYO Oxymax, çeşitli hastalıklara neden olabilen ve iç ortamlarda bulunan zararlı kimyasal formaldehitin % 83'ünü absorbe ederek mükemmel hava kalitesi sağlamaktadır. Aynı zamanda antibakteriyel ve kokusuz özelliklere sahip olan DYO Oxymax, uçucu organik bileşikler ve amonyak içermediğinden daha sağlıklı nefes almamıza yardımcı olmaktadır.  DYO’nun Teknoplast ürünü de antibakteriyel özelliğiyle salgın döneminde artan hijyen gereksinimlerine çözüm sunarak, yaşam alanında sağlıklı bir ortam yaratmaktadır.

Dyo Teknoplast’ın özellikleri nedir?

DYO’nun antibakteriyel, küf önleyici ve leke tutmayan iç cephe boyası Teknoplast, özellikle toplu kullanılan kapalı yaşam alanlarında sağlıklı ortamın yaratılmasına yardımcı olmaktadır. Antibakteriyel özelliği sayesinde çocuk odaları, hastaneler, oteller, restoranlar, mutfaklar, mağazalar, kreşler, okullar, ofisler vb. yerlerde sıklıkla tercih edilen Teknoplast, içeriğindeki PTFE katkısı ve Türkiye'de öncülük ettiği yüksek yağ itici teknolojisi sayesinde yüzey lekelerinin oluşumunu engellemektedir. Mükemmel örtme gücüne sahip olan Teknoplast, maksimum metraj özelliği ile de boya sarfiyatını azaltmaktadır. DYO Renk Pınarı renklendirme sistemi ile uyumlu olan Teknoplast ile, binlerce renk arasından yaşam alanları istenilen renkte tasarlanabilmektedir.

2021 yılında hangi konulara odaklanacaksınız?

Ülkelerin, Covid-19 sonrası ekonomilerin yeniden canlanmasına yönelik atacağı yeni adımlar ve alınacak yeni önlemlerin de etkisiyle 2021 yılının, daha pozitif gelişmelerin yaşanacağı bir yıl olması beklenmektedir. Salgına rağmen boya sektörü büyümeye devam etmektedir,  2021 yılında ortalama büyüme hızının % 3 ile % 5 arasında olacağı tahmin edilmektedir. Salgın döneminde önemi daha da artan sağlık, hijyen ve temizlik kavramları, boya endüstrisine fırsatlar sunmaktadır. Tüketicinin kaygı ve hassasiyetlerine yönelik hijyen ve temizlik konusunda ürün/hizmet geliştiren ve bu beklentileri karşılayan markalar, tüketicilerin ana tercihi olmaya ve büyümeye devam edecektir. DYO özelinde ise, 2021 yılı “Sürekli İyileştirme” ve “Dijital Dönüşüm” konularının odakta olduğu ve bu alandaki projelerin hayata geçirildiği bir dönem olacak. DYO, müşteriler de dahil olmak üzere kişiler ve ekipler arası etkileşimin önemine inanan, sürekli test ve değişime açık, yeni fikirler oluşturmaya, yenilikler sunmaya ve problem çözme becerisini geliştirmeye odaklı “Agile metodolojisi” kullanan vizyoner şirketler arasında yer almaktadır. İş süreçlerinin gözden geçirilmesi, sadeleştirilmesi, standart ve çevik hale getirilmesi üzerine çalışmalar yapmaktadır. Dijitalleşmeye yönelik, özellikle dağıtım kanallarında ve hizmet sunumunda, faaliyetlerine de hız kazandıran DYO, yeni nesil ürün geliştirmekle birlikte dijitalleşme çalışmalarına da devam edecektir.

1000’e yakın çalışanı ile faaliyet gösteren DYO’nun sektöre gelişmiş, nitelikli insan kaynağı kazandırmak da öncelikleri arasındadır. Bu alanlara yatırım yapmaya, sanayi-sanayi, sanayi-üniversite işbirliği alanında yeni projeler geliştirmeye devam edecektir. 

Tüm süreçlerde, salgın dönemi göz önünde bulundurularak hijyen ön planda tutulacaktır. 2021’de ailesini büyüterek, ekosisteminde yer alan tüm paydaşlara katkı sağlamak DYO’nun öncelikli hedefidir. 

Ar-Ge’ye cirosu üzerinden yüzde 2,5 gibi oldukça yüksek bir pay ayıran DYO, 2009 yılında sektöründe bir ilki gerçekleştirerek kurduğu Ar-Ge merkezi ile kimya sektöründe ilk AR-Ge Merkezi belgesini alan firma olmuştur. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın düzenlediği, kimya sektöründe en başarılı Ar-Ge merkezi ödülünü dört yıl üst üstte alan DYO, aynı zamanda EFQM mükemmellik kriterlerine göre 2016 yılında ‘Türkiye Mükemmellik Ödülü’nün de sahibi olmuştur.