“Hızlı, elmas uçlu daire testere makinasının tamamını Türkiye’de üreteceğiz.” diyen Çetiner, Ar-Ge merkezinde beş projenin tamamlandığını, iki projenin sürdüğünü ve iki projenin de planlandığını anlattı. 

Beka-Mak olarak marka olma yolunda adım adım ilerlediklerini dile getiren Çetiner, bu tür Ar-Ge çalışmalarının cari açığın kapatılmasında önemli rol üstlendiğini vurguladı. 

Devletin firmalara önemli imkanlar sunduğunun da altını çizen Çetiner, şunları söyledi: “Beka-Mak Ar-Ge Merkezi’nde 20 teknik eleman görev alacak. İlk etapta elmas uçlu daire testere ve servo sürüşlü XS 570 model CNC projelerine ağırlık vereceğiz. Devlet bu tür merkezleri her yönden destekliyor ve önümüzü açıyor. Projenin fikir aşamasından, üretim aşamasına kadar TÜBİTAK, KOSGEB, Sanayi Bakanlığı işçilik, makina, yazılım, pazarlama gibi her türlü alanda destek sağlıyor. Geçen yıl 200’ler civarında olan Ar-Ge merkezi sayısı neredeyse binlere yaklaştı. Dışarıdan makina kopyalamak yerine artık biz üretelim istiyoruz. Makinaların tüm parçalarının Türkiye’de üretilmesi doğal olarak ithalatın azalması demek. Bu da cari açığı kapatacak en önemli argüman. Dünyada 1 milyar dolar pazarı olan metal kesim makinalarının Türkiye olarak sadece yüzde 2’si kadar ihracat yapabiliyoruz. Bu oranın çok daha yukarılara çıkması için Ar-Ge çalışmalarının önemli olduğunu görmekteyiz.”

1984 yılında kurulan Beka-Mak’ın 80 çeşit testere makinesi üretimi yaptığını ve bunun yüzde 92’sini 79 ülkeye ihraç ettiğini söyleyen Çetiner, Ar-Ge merkezinde yapılan çalışmalarla piyasada rekabet şanslarının artacağını ve sektöre sürekli yeni ürün sunacaklarını belirtti.