“DEĞİŞİME AYAK UYDURMAZSAK REKABET GÜCÜMÜZÜ KAYBEDEBİLİRİZ”

Endüstri 4.0’a uygun fabrikaların hayata geçmesi ile uluslararası pazarda ucuz iş gücü avantajının ortadan kalkacağını dile getiren Yardımcı, gelişen teknolojiyi kullanarak kaliteli, hızlı ve mantıklı fiyatlarda ürün sunan firmaların varlığını devam ettireceğini belirtti.

Değişime ayak uyduramayanların zarar edeceklerini vurgulayan Yardımcı şunları kaydetti: “Değişime ayak uyduramazsak ülke olarak on yıl içinde rekabet gücümüzü kaybedebiliriz. Dijitalleşecek fabrikalarla birlikte bu sistemi kuracak ve sürdürebilirliği sağlayacak kalifiye eleman ihtiyacı artacaktır. Sektörün üzerinde durması gereken en önemli konu bu ihtiyacımızın nasıl karşılanacağı olmalıdır. Atılacak adımlardan bir tanesi üniversitelerle sanayi iş birliğinin güçlendirilmesi ve ortak yürütülen Ar-Ge proje çalışmalarının artırılması olmalıdır. Günümüzde çoğu imalatçı uluslararası pazarda rekabet ediyor ve güç aktarım ekipmanlarını da makinasına değer katacak markaları tercih ediyor. Bu anlamda seçim ve kullanım aşamasında teknik destek verebilen ve satış sonrası servis ağı güçlü ekipman üreticileri sektörde söz sahibi olmaya devam edecek.”

YENİ SANAYİ DEVRİMİNİ ISKALAMAMIZ YÜZYILIMIZA MAL OLUR

Günümüzde hemen hemen her alanda uygulanan akıllı teknolojilerin sanayide de uygulanmaya başlandığını hatırlatan Yardımcı, yeni sanayi devriminin öneminin farkında olan toplumların devlet eliyle yeni döneme hazırlandığını söyledi.

Almanya’da büyük şirketlerin cirolarının yüzde 3,5’ini Endüstri 4.0 odaklı projelere ayırdığına dikkat çeken Yardımcı, “Alman hükümeti her yıl 20 milyar avro yatırım desteği sağlıyor. İlk üç sanayi devrimine geç başlayan ülkemizin yeni sanayi dönemine geçişte zaman kaybına tahammülü yok. Gelişmiş ülkeler devlet destekli bu tarz teşvikler sunarken ülkemizde de en önemli faktör olan kalifiye insan gücünün yetişmesini sağlayacak eğitim politikalarının dünyada başarılı olmuş örnekler alınarak uygulanması gerekli. Yeni sanayi devrimini ıskalamamız bir yüzyılı daha kaçırmak anlamına gelir. Önümüzdeki on yıllarda sanayide rekabete yön verecek Siber-Fiziksel Sistemler, Öğrenen Robotlar, Bulut Bilişim, Nesnelerin İnterneti, Büyük Veri, Katmanlı Üretim, Sanal Gerçeklik ve Siber Güvenlik gibi kavramlarını özümsemiş yeni nesillerin yetiştirilmesi en önemli hedefimiz olmalı” diye konuştu.