Küresel enerji görünümünü 2040 yılına kadar biçimlendiren güçleri ve bu dönüşümün etrafındaki belirsizlikleri ele alındı. Enerji sektöründe odaklanılan ana konular arasında; enerji talebinin artışı, çeşitliği ve enerjinin 20 yıl sonra ulaşacağı nokta yer alıyor. Ve en önemlisi elektrikli otomobillerin petrol talebini ne derece etkileyeceği gündemdeki yerini koruyor.  BP’nin hazırladığı 2018 Enerji Görünümü Raporuna göre enerji talebindeki artışın yaklaşık yüzde 70’ini elektrik oluşturuyor. Rapor taşımacılık sektöründe elektriğin penetrasyonunu hem elektrikli araç sayısını hem de her bir aracın ne kadar yoğun kullanıldığını göz önüne alarak ölçüyor. Her ne kadar elektrik en önemli artış gösterecek enerji kaynaklarından birisi olsa da petrol ve doğal gazın dünya enerjisinin yarısından fazlasını oluşturması bekleniyor. İçten yanmalı motorlar yasağının uygulandığı ve çok yüksek verimlilik standartlarının görüldüğü bir senaryoda bile, petrol talebi 2040 yılında bugünkü seviyeden daha yüksek olarak hesaplanıyor. 

Fazla değil en çok 20 yıl sonra elektrik talebinin artacağı fikrinden yola çıkılıyor ve bugünden yatırımlara devam ediliyor. Türkerler son dönemde jeotermal alanında 336 milyon dolar yatırım yaparken şimdi de 664 milyon dolar yeni yatırımın yolda olduğunu söylüyor. Öte taraftan Sur Enerji’nin yatırımcılığını üstlendiği Kurtini RES projesi elektrik üretmeye başladı ve yeni yatırımlara hazırlıklar başladı. Son dönemin rekor yatırımlarından birine sahip olan Akfen Yenilenebilir Enerji ise Türkiye’nin beş bölgesini hedeflemiş durumda. Tamamı yerli kaynaklardan oluşan 13 adet rüzgar ve güneş enerjisi santrali kurmaya hazırlanan Akfen Yenilenebilir Enerji, bu proje için 530 milyon dolar yatırım yapmayı hedefliyor. 

Yeni yatırımları mercek altına alacağımız yeni sayımızda görüşmek dileğiyle…