Dijital Dönüşüm ve Toplum 5.0 Sohbetleri programında Dr. Hüseyin Halıcı'nın sorularını yanıtlayan Hakan Eskiyazıcı, endüstriyel otomasyon ve endüstriyel robotik alanında yaşanan gelişmelere ilişkin Endüstri Radyo'da değerlendirmelerde bulundu.

Sözlerine, "Endüstriyel otomasyon sektörü ne kadar güçlüyse, imalat ve makine imalat sanayi de o kadar güçlüdür" diyerek başlayan Eskiyazıcı, "Bizim görevimiz Türkiye'deki fabrikaları rakiplerine göre daha rekabetçi yapmak. Yurtdışından Türkiye'ye gelen misafirlerimiz ülkedeki makine imalatı sektörünün durumunu gördüklerinde şaşırıyorlar. Yapılan şeylerin bu kadar iyi olmasına şaşırıyorlar. Kendimizi ve yaptığımız işi hakkıyla tanıtma konusunda eksikliklerimiz var." dedi.

ENDÜSTRİYEL OTOMASYON VE ROBOTİKTE OTOMOTİV SEKTÖRÜ BAŞI ÇEKİYOR

Endüstriyel otomasyonun ve robotiğin Türkiye'deki durumuna ilişkin değerlendirmelerde bulunan Eskiyazıcı, "Bunu biraz göreli değerlendirmek gerekiyor. Türkiye Yunanistan, Bulgaristan ve Orta Doğu'ya göre çok çok iyi durumda ama Japonya ve Almanya'ya kıyasla yapmamız gereken çok şey var. Ülke olarak avantajlarımız ve dezavantajlarımız bulunuyor. Avantajlarımızdan birisi uygun organizasyon sağlandığında disiplinli çalışıyor olmamız. Japonya'nın Avrupa organizasyonlarında Türkleri tercih ediyor olması bundan kaynaklanıyor. Türkiye'deki otomasyon sektörünün iyi durumda olmasının sebeplerinden birisi de otomotiv sanayidir. Birçok ülkeye kıyasla Türkiye'de üretim çeşitliliği çok fazla. Beyaz eşya sanayisi yine bu gelişmede çok önemli. Bu sektörlerde üretim çok iyi bir noktada ama sayının artırılması gerekiyor. Türkiye bu noktada iyi bir konumda diyebiliriz. Firmaların iş birliği yaparak ihracat artışı odaklı düşünmeleri sektörlere gelişme fırsatı tanıyacaktır" dedi. 

Türkiye'de endüstriyel otomasyonu ve robotiği en iyi anlayan sektörler otomotiv ve beyaz eşya sektörü diyen Eskiyazıcı, "Bu sektörler otomasyonu çok iyi kullanıyorlar, beklentileri yüksek ve bizi de talepleriyle zorluyorlar. Yaskawa'nın robot geliştirirken en önemli partnerleri büyük otomotiv firmaları; onlarla iş birliği içinde ve sürekli iletişim halinde." dedi.

ATAY: "DİJİTALLEŞME TRENDLERİ STRATEJİ VE DEĞER YÖNETİMİYLE İLGİLİ" ATAY: "DİJİTALLEŞME TRENDLERİ STRATEJİ VE DEĞER YÖNETİMİYLE İLGİLİ"

"ENDÜSTRİ 4.0 REKABETİ KORUYABİLMEK İÇİN BİR EYLEM PLANI"

Ben robotiği tek başına bir alan olarak değil, endüstriyel otomasyonun bir alt birimi olarak görüyorum diyen Eskiyazıcı, "Şu an birçok sektörde robotlar sisteme entegre ediliyor; makineler ve robotlar tek başlarına çalışıyor. Bir fabrika sistemiyle haberleşmeleri yok, ERP veya MRP sitemleriyle haberleşmeleri yok. Zaten endüstri 4.0 denildiğinde konu buraya geliyor. Benim cephemde endüstri 4.0 rekabeti koruyabilmek için bir eylem planı. Türkiye, Fransa ve Çin'deki fabrikalar bunu benimsedi ve üzerinde çalışıyorlar. Robotik de endüstri 4.0'ın alt dallarından biri olarak görülüyor. Yapay zeka, eklemeli imalat, IOT gibi kavramlarla tanımlıyoruz biz endüstri 4.0'ı. Artık makine imalatı yapan, endüstriyel imalat yapan firmaların bu konuya kayıtsız kalma şansları yok; anlamak ve uygulamak zorundalar. Aksi halde rekabet edemez duruma düşme tehlikeleri var." dedi.

Toplum 5.0'a ilişkin görüşlerini de paylaşan Eskiyazıcı, "Dünyanın en büyük endüstri ülkelerinden birisi olan Japonya, nüfusun yaşlanma sorunuyla karşı karşıya. Dolayısıyla kendi endüstrisinin sorunlarını çözmek için bir eylem planı hazırlıyor ve buna "Toplum 5.0" diyor. Kendi ekonomilerini ve imalat endüstrilerini nasıl rekabetçi yapacaklarına ilişkin firmalarına yol gösteriyorlar. Her iki planın içinde de ucuz işçilik yok, nitelikli iş gücü lazım. Eğer biz imalat sektörümüzü ve rekabet gücümüzü bu eylem planlarını kullanarak yükseltmezsek işlerimizi kaybetme riskimiz var. Bütün imalat sektörünün yurtdışına gitme riski var. O yüzden endüstri 4.0 dönüşümü ve toplum 5.0 dönüşümü gibi kavramlar çok önemli ve işlerimizi ancak bu kavramlar eşliğinde koruyabiliriz." dedi.