Röportaj: Bikem Ögünç Demir

Faaliyet alanları arasında; sac işleme makineleri imalatı, yüksek güçlü lazer ışın kaynağı imalatı, 3D metal eklemeli imalat makineleri, titanyum metal tozu imalatı, yarı iletken teknoloji ile lazer çip ve diyot imalatı, CNC kontrolör ve yazılım imalatı ile gömülü sistemler kontrol kartları imalatı yer alan Ermaksan, yarım asrı aşkındır Türk imalat sanayisine yön veren öncü şirketlerden biri. Ermaksan Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Genel Müdürü Ahmet Özkayan ile robot yatırımlarını konuştuk.

Şirket yapılanmanız hakkında biz bilgi verebilir misiniz?

Ermaksan’ın sektörde yarım asrı aşan, köklü bir geçmişi bulunuyor. Şirket olarak, ilk günden beri insana, teknolojiye, makineye yatırım yapıyoruz. Kazandığımızı daima yatırıma dönüştürdük. Şirketimizin faaliyet alanları arasında; sac işleme makineleri imalatı, yüksek güçlü lazer ışın kaynağı imalatı, 3D metal eklemeli imalat makineleri, titanyum metal tozu imalatı, yarı iletken teknoloji ile lazer çip ve diyot imalatı, CNC kontrolör ve yazılım imalatı ile gömülü sistemler kontrol kartları imalatı yer alıyor. Ayrıca savunma sanayinden yenilenebilir enerjiye kadar pek çok sektöre yönelik özel üretimler de yapabiliyoruz. Yerli ve milli onlarca farklı makine ve bu makinelerdeki yüksek teknolojik ara mamulleri ülkemiz sanayisine ve sektöre kazandırmış durumdayız. AR-GE Merkezimizin katkılarıyla, yarı iletken, elektronik sistemler, lazer rezonatör, metal 3D yazıcı gibi yeni ürünler üretiyoruz. Ermaksan çatısı altında Türkiye’nin ilk, dünyanın da sayılı metal 3D katmanlı imalat teknolojisi üreten firma olan Ermaksan Additive tarafından geliştirilen 3D eklemeli imalat makinesi; savunma, havacılık, uzay, medikal, dental, kalıpçılık, otomotiv, kuyumculuk, kişiselleştirilmiş üretim vb. birçok sektörde uygulama imkânı sunuyor. Bursa Organize Sanayi Bölgesi’nde, 100.000 metrekarelik modern ve yüksek teknoloji ile donatılmış üretim tesislerimiz bulunuyor. Bugün itibariyle 1000 kişiyi istihdam ederken, şirketimizin ABD ve bölge pazarına doğrudan ulaşma hedefiyle faaliyetlerini sürdüren ERMAKUSA ve Almanya’da faaliyetlerini sürdüren Ermak Deutschland GmbH şubelerimiz bulunuyor. Halihazırda ürettiğimiz ürünlerin yüzde 85’ini küresel piyasalara, yüzde 15’ini ise yurtiçi piyasaya sunuyoruz. 6 bin metrekarelik alanda kurulu ve 120 kişinin istihdam edildiği Optoelektronik Ar-Ge Merkezimiz bulunuyor

Robot yatırımı makine sanayinde sizce nasıl bir dönüşüm yarattı?

Türkiye’nin gelişmesinde yüksek teknoloji, inovasyon ve katma değerli üretim gibi kavramlar büyük önem taşıyor. Bu noktada robotik teknolojiler de sektörde gelişim yolculuğunun önemli bir parçası konumunda. Baktığımızda endüstriyel robotlu otomasyon uygulamaları seri üretim yapan işletmelerde kalite, verimlilik, hız ve optimizasyon noktasında çok önemli bir artış sağlıyor. Bu bakımdan, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de özellikle son yıllarda robotlu makine yatırımları her geçen gün daha da yaygınlaşıyor. Robot yatırımları, insan kaynaklı hatalı parça üretimini minimuma indirirken, bunun yanında robotik uygulamaların işçilik maliyetlerini azaltma, performans artışı, daha tutarlı bir kalite kontrolünün sağlanması, daha esnek bir üretim imkanı sağlaması, yüksek hareket esnekliği, tehlikeli ve riskli yerlerde çalışabilme kabiliyeti gibi pek çok artı getiriyor. Bu bakımdan, makine sektörünün gelişimi noktasında robot yatırımlarının çok önemli bir etkisi bulunuyor.

Üretimin sonuçları ve avantajları neler oldu?

Günümüz rekabet ortamı ve çalışma koşullarında, yapılan işin mükemmelliği ve kalitesi büyük önem kazandı. Lazer üretim kapasitelerini artırmak isteyen imalatçılar, otomatik lazer sistemlerine yatırım yapıyor veya otomasyonu mevcut lazer kesim sistemlerine entegre ediyor. Böylece işletmelerin montaj hatlarını optimize etmelerine ve müşterilerine hızlı ve verimli bir şekilde yüksek kaliteli ürünler sunmalarına yardımcı oluyor. Robot kullanımı sayesinde kalite artırılırken, üretimde standardizasyon sağlanabiliyor, işçilik ve malzeme giderleri de azaltılıyor. Bu bakımdan robot teknolojilerine yatırım yapan şirketlerin de rakipleriyle arasındaki rekabet gücü artıyor. Ermaksan olarak, küresel müşteri beklentileri doğrultusunda Endüstri 4.0'a uygun akıllı makineler üretiyoruz. Geliştirdiğimiz teknolojiler sayesinde ülkemizi pek çok alanda başarıyla temsil ederken, sektörün gelişimine de önemli katkılar sağlıyoruz. Bu sayede ülkemizin de bu alanda dışa bağımlılığını azaltarak, Türkiye’nin kendi yerli ve milli makinesini üreterek dünya pazarlarına ihraç edebileceği bir konuma ulaşmasına katkımız olacak. Bu anlamda, yapmış olduğumuz robot yatırımları hem kısa vadeli hem de uzun vadeli hedeflerimize önemli katkılar sağlarken üretim sonuçlarımıza da pozitif katkıda bulunuyor. Ermaksan’ın ileri mühendislik tecrübesi ile ürettiği yüksek performanslı fiber lazer kaynakları, fiber çekirdek çapları ve güç stabilitesi sayesinde endüstriyel kaynak uygulamalarınızda kaliteli sonuçlar elde ediliyor.

Gelecek dönemlerde hangi alanlarda robot yatırımı yapmayı planlıyorsunuz?

Sektörde yarım asrı aşkın tecrübemizle ileri teknolojiye sahip makineler üretirken tüm dünyaya teknoloji transfer ederek akıllı üretim süreçlerine katkıda bulunmaya devam ediyoruz. Robotik uygulamalarla ilgili çalışmalarımız da devam ediyor. 26. Uluslararası Sac İşleme Teknolojileri Fuarı EuroBLECH 2022’de, yeni robotik lazer kaynak sistemini sergiledik. Her türlü endüstriyel lazer kaynak uygulamasındaki beklentileri karşılamak üzere şirketimizin ileri mühendislik tecrübesi ile ürettiği WeldErmak robotik lazer kaynak sistemi, endüstriyel kaynak uygulamalarında kaliteli sonuçlar elde etme olanağı sağlıyor. Farklı kalınlık ve türdeki metallerin kaynak işlemlerinin, geleneksel yöntemlere göre daha hızlı, daha güçlü ve daha kolay bir şekilde yapılabilmesine imkan tanıyor. WeldErmak robotik lazer kaynak sistemi ile ilgili detaylı bilgi verecek olursak; 4 kW Ermaksan üretimi rezonatörle güçlendirilmiş bu sistem otomotiv, elektronik ve havacılık bileşenlerinin yanı sıra çok çeşitli diğer endüstriyel uygulamalar için en iyi kaynak sonuçlarını elde etmek üzere tasarlandı ve geliştirildi. WeldErmak, hızı ve esnekliği ile verimliliği artırıyor. Görüntü işlemeye sahip olan bu robot entegre sistemi, manuel kaynağa göre tutarlı, yüksek kaliteli kaynaklar sağlarken işçilerden farklı olarak robotların mola, tatil gibi ihtiyaçları olmadığı için çalışmalar 7/24 kesintisiz devam edebilir. Daha düşük işçilik maliyeti ile daha yüksek güvenlik sağlıyor. Ayrıca manuel sisteme göre minimum malzeme ve güç israfıyla tasarruf imkanı sağlıyor. Bununla birlikte, maliyetlerin azaltılmasına, kâr marjının artırılmasına ve rekabet avantajına katkıda bulunuyor. Dolayısıyla WeldErmak’a yatırım yapılması ile işletmelerde verimlilik ve kârlılık artıyor.

FANUC GENEL MÜDÜRÜ YİĞİT, BEYAZ EŞYA SANAYİ HEDEFLERİNE İLİŞKİN KONUŞTU FANUC GENEL MÜDÜRÜ YİĞİT, BEYAZ EŞYA SANAYİ HEDEFLERİNE İLİŞKİN KONUŞTU

2022’nin son çeyreğindeyiz. Bu yıla ilişkin değerlendirmeleriniz neler? Son çeyrekle ilgili yatırım ve yeni atak planlamalarınız var mı?

Dünya ticareti, özellikle pandemi ile birlikte yeni bir döneme hızlı bir giriş yaptı. Pandemi koşullarında zaten her sektörde olduğu gibi makine sektöründe de çeşitli zorluklar yaşandı, yaşanıyor. Hammadde ithalatı ağırlıklı olarak dolar bazlı gerçekleştiğinden dolayı Euro/Dolar paritesinin eşitlenmesi, ihracatta rekabeti olumsuz etkileyebiliyor. Bu zorluklara rağmen üretmek ve ülkemize katma değer sağlamak için yoğun çaba gösteriyoruz. 2021’i hedef açısından iyi bir şekilde tamamladık. 2021’de özellikle dijital altyapımızı güçlendirecek çalışmalara imza attık. Uzun yıllara dayanan know-how birikimimizi, hızlı aksiyon alabilme ve teknoloji geliştirme yetkinliğimizle birleştirerek dünya pazarlarında Ermaksan’ı daha iyi noktalara taşımak ve ülkemizi uluslararası arenada en iyi şekilde temsil etmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 2022’de de özellikle teknoloji geliştirme odaklı ilerlemeye devam ediyoruz. Dünya ekonomisindeki zorluklara rağmen yılı olabilecek en iyi şekilde kapatma hedefindeyiz. Küresel ölçekte uzun vadeli büyüme hedeflerimizde ise herhangi bir aksama söz konusu değil. Bununla birlikte Ermaksan olarak, sürdürülebilir başarı ve ihracat odaklı üretim modeliyle ülkemize katma değer sağlama gayretindeyiz. Ülkemizde pek çok alanda teknolojik gelişime liderlik etmenin de gururunu yaşıyoruz. Teknoloji geliştirme çalışmalarımız kapsamında bundan sonraki süreçte daha farklı özelliklere sahip makineler üretmeye devam edeceğiz. Çünkü bu sektörde milyarlarca dolar seviyesinde bir pazar bulunuyor. Biz de bundan pay almayı hedefliyoruz. Endüstri 4.0’a uygun, yüzde yüz yerli ve milli üretim anlayışıyla hayata geçirdiğimiz teknolojilerimizle sektörün gelişimine yön vermeye devam edeceğiz.

Sektörünüzün Türkiye’de ve dünyada değişen dinamikleri için neler söylersiniz? 

Teknolojinin baş döndürücü bir hızla değişime uğradığı bir dönemdeyiz. Bu değişimden en hızlı etkilenen sektörlerin başında da kuşkusuz makine sektörü geliyor. Bu değişim sürecinde de bilgiye ve teknolojiye yatırım yapan firmaların ön plana çıktığı gerçeği söz konusuyken, inovatif düşünceyle hareket etmek, sürdürülebilir başarının da anahtarı anlamına geliyor. Dünyada artan rekabette artık teknoloji geliştiren ve geliştirdiği teknolojileri ihraç eden ülkeler ön plana çıkıyor. Aynı zamanda, pandemiyle birlikte özellikle dijitalleşme süreçleri her alanda hızlanmış durumda. Bu noktada; artırılmış sanal gerçeklik, büyük veri, nesnelerin interneti, bulut bilişim, robotlar, makine öğrenimi gibi kavramlarla zenginleştirilmiş, baş döndürücü bir dijital dönüşüm süreci, dünyanın olduğu gibi makine sektörünün de odağında olacak. Robotik teknolojiler, bilgisayarlı kontrol tezgahları (CNC), 3D baskı teknolojileri, yüksek teknolojili takım tezgahları, akıllı üretim ekipmanları, elektrikli, hibrit teknolojili ve otonom araçlar, yüksek teknolojili medikal teknolojiler ve ekipmanlar, yenilenebilir enerjili ekipman ve sistemler, makine sektörünün geleceğinde öne çıkacak. Makine sektörü imalat ve ihracat açısından hızla büyümeye devam ediyor. Ülkemizin daha da kalkınıp gelişmesinin en önemli anahtarlarından biri, teknoloji üreten ve geliştiren yerli sanayiye daha fazla önem gösterilmesidir. Çünkü makine sanayisi, ülkelerin gelişmişlik göstergelerinin en başında geliyor. Bu noktada özellikle son yıllarda atılan adımlar, ülkemizin geleceği açısından oldukça önemli. Yerli makinelerimiz, yenilik ve kalite açısından rakipleriyle her alanda yarışabilecek düzeyde. Ar-Ge ve inovasyon temelli gelişim stratejilerinin benimsenmesi ve buna göre aksiyonların alınması, firmalar için küresel rekabette belirleyici unsur olacak. Özellikle Endüstri 4.0 odaklı dijital dönüşüm çalışmalarının Türk imalat sanayisinin yüksek katma değerli üretime geçişine önemli katkılar sağlayacağına inanıyorum.

AHMET ÖZKAYAN KİMDİR?

Ahmet Özkayan, Ermaksan’da Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Genel Müdürü olarak görev yapıyor. Eğitim hayatını Bursa’da tamamlayan Özkayan, iş anlayışı ve aile değerleri gereği küçük yaşlardan itibaren çalışma hayatının içinde yer alarak, Ermaksan bünyesinde çeşitli departmanlarda sorumluluk üstlendi. Türkiye’nin ilk çip fabrikasının kurulması, Türkiye’nin ilk lazer ışın kaynağının geliştirilmesi ve Türkiye’nin ilk üç boyutlu metal yazıcısının üretilmesi gibi birçok ilkin hayata geçmesinde aktif rol üstlendi. Türk makine sanayinin öncü kuruluşlarından olan Makina İmalatçıları Birliği Yönetim Kurulu’nda, 2016-2018 yılları arasında Başkan olarak görev yaptı, halen de yönetim kurulu üyesi olarak rol üstleniyor. Ayrıca RUMELİSİAD, BUSİAD gibi iş dünyasının çatı kuruluşlarında da üyelikleri bulunuyor.