Telekom Kuleleri geleneksel olarak korunaklı alanlarda ve şehirlere belirli mesafelerde konumlandırılıyorlardı ancak günümüzde yüksek veri hızları sağlamak için ağ yoğunlaştırılması yapılmaktadır ve bu nedenle kuleler şehirlerin içlerinde ve yerleşim yerlerine yakın noktalara konumlandırılıyorlar. Altyapının önemli parçaları küçük hücreler; mini dolaplar, ufak sokak dolapları yoğun nüfuslu metropollerin tam odağına konumlandırılmaktadır. Burada bulunan dağıtıcıların üzerine ya da yakınına yıldırım düşmesi tüm Telekom altyapısının devre dışı kalmasına yol açmakta ve çevredeki sistemlerin ve yapıların zarar görmesine neden olmaktadır. Öyle ki şehir merkezine yakın bir Telekom kulesi yıldırımı üzerine alma açısından Risk1 durumundadır ve hem kendini hem de çevresini yıldırıma karşı korumak zorundadır.

Yıldırım sonucu hasar alan Telekom dağıtım sistemi ya da baz istasyonu yakındaki kullanıcıların hizmete ulaşamamasına yol açacaktır ve rekabetin yoğun olduğu bu sektörde ciddi bir müşteri kaybı söz konusu olabilir. Bunun yanında yıldırım darbesinin yol açacağı yangın ve fiziksel yaralanmalar problem olabilir. Bu konuda operatörler ciddi tazminat ödemekle karşı karşı karşıya kalabilirler.
Telekom servis sağlayıcılarının hizmet sürekliliği ve müşteri memnuniyeti için yapmaları gereken tek şey DOĞRU YILDIRIMDAN KORUNMA TASARIMI ile sistemlerini koruma altına almaktır. Yıldırım darbesi baz istasyonuna ya da Telekom kulesine düştüğünde onun çevresinde bulunan tüm tesisler etkilenebilir; oluşan büyük hasar Telekom firmasının başına büyük sorunlar açacaktır.
Tarihsel olarak telekomünikasyon sistemlerine kurulan yıldırımdan korunma ve topraklama sistemleri sistemleri korumaya odaklanmıştır. Unutulmaması gereken konu yıldırım adım ve dokunma gerilimi olarak insanlara da zarar vermektedir. Ve tesise düşecek bir yıldırım eğer adım gerilimi önlemi alınmamışsa çevredeki insanlarında çarpılmasına neden olacaktır. Özellikle şehrin tam ortasına inen bu sistemlerde insanlarında yıldırım sonucu zarar görmemesi önlemlerinin alınması gerekmektedir.

İnsan yaralanmaları dışında tabi ki tesise düşecek bir yıldırım darbesi yakındaki evlerinde tüm cihazlarına zarar vereceğinden dolayı bu konuya bütünleşik olarak bir önlem alınması gerekmektedir.

Bu yazımızda bu duruma yol açacak 3 Temel nedeni ve temel çözümlerini size aktaracağız.

1-TELEKOM KULESİNE DÜŞEN YILDIRIMIN KUPLAJ ETKİSİ SONUCUNDA ÇEVREDEKİ HATLARI ETKİLEMESİ

Telekom Kulesine düşen yıldırım 2km yarıçapta bulunan tüm enerji hatlarının etkilenmesine yol açabilir. Endüktif kuplaj olayı sonunda çift yönlü hat üzerinde hareket edecek olan bu darbe yakındaki evlerinde enerji data ve Telekom hatlarına yönelebilir. Burası bir organize sanayi bölgesi ise şirketlerin server odalarına kolaylıkla ulaşabilir. Yakındaki tesislerin toprak hatlarından girebilecek olan yıldırım tüm elektriksel sistemi yakabilir. Bu endüklenen akımları kontrol etmek için mutlaka Telekom sahasına güç veren panoda Tip 1+2 AG Parafudr sistemi kullanılmalıdır. Ayrıca çevredeki yapıların ana giriş panolarında da Tip 1+2 yada Tip 1+2+3 parafudr sistemleri kullanılmalıdır.
Klasik AG parafudrlar yüksek Up değerleri nedeniyle güçlü darbe alan tesislerde darbenin çevreye gitmesini engelleyemeyebilirler. Bu kritik noktalarda Raycap Strikesorb sistemi Telekom kuleleri için en doğru ve ideal çözümdür. Sisteme seri entegre edildiği için darbenin kesin olarak engellenmesini sağlar.
Ek olarak Ethernet hatları, DC hatlar ve haberleşme hatları üzerinde de doğru parafudrların konumlandırılması gerekmektedir.

2-TELEKOM SİSTEMİ ÇEVRESİNDE TOPRAK POTANSİYELİNİN YÜKSELMESİ

Telekom kulesi ya da sistemine yıldırım düştüğünde; Telekom kulesi çevresinde toprak üzerinde ciddi bir potansiyel yükselme meydana gelir. Normal koşullarda yakın tesislerde eşpotansiyel uygulaması ile bu sorun çözülebilir. Ancak 2-3 km bir alanda bu imkansızdır. Telekom kulesine yakın tesisler mutlaka eşpotansiyele alınmalıdır. Bu durumda kuleye düşen yıldırım darbesinin çok hızlı ve güçlü bir şekilde yayılmasını engellemek adına kule topraklama sistemini buna uygun olarak dizayn etmemiz gerekmektedir. Bunu engellemek adına ilk yapmamız gereken topraklama direncini oldukça düşük tutmaktır.2-5 Ohm arasında bir direnç değeri elde etmek bize fayda sağlayacaktır. Yaptığımız topraklama sisteminde elektrotların simetrik olarak çakılması ve potansiyel sürükleme kavramlarına dikkat edilmesi oldukça önemlidir. Tasarımı yaparken kule çevresinde halkalar oluşturacak şekilde ring hatlar oluşturulmalı ve elektrotlar çakılmalıdır. Bu darbenin hızlı sönümlenmesi için bir etken olacaktır. Empedans değeri mümkün olduğunca düşük tutulmalıdır.

Düşük empedansı sağlamak için şu adımlara dikkat etmek gereklidir.

•    Dikey topraklama elektrotlarına ek olarak daha fazla yatay iletken uygulanmalıdır.
•    Direnç düşürücü kimyasallara ek olarak özgül direnci düşük toprak taşıması yapılabilir.
•    Kule ve ekipman kaidelerinde temel topraklamasına destek amaçlı çelik-demir iletken kullanılmalıdır

Çok riskli tesislerde yakındaki tesislerde de bu topraklama halka sisteminin uygulanması olası problemlerin önüne geçecektir.

3-TELEKOM KULESİNE DÜŞEN YILDIRIMIN MANYETİK ALAN ETKİSİ

Yıldırım darbesinin düşerken de ciddi bir manyetik alan etkisi vardır. Bu kule üzerindeki sistemlere zarar verebildiği gibi yakın tesisleri de etkileyebilmektedir. Bu durumda cihaz hasarları yanında dokunma gerilimi de oldukça büyük bir risktir. Bunu engellemek adına izoleli dış yıldırımdan korunma sistemleri ve izoleli yıldırım iniş iletkeni kullanılması oldukça önemlidir. Darbeyi tamamen izole ederek toprağa indirmek ardından toprakta radyal halkalarla sönümlemek ve Strikesorb parafudr sistemi ile cihazları korumak en akılcı ve önemli yoldur.