Filtre ve otomotiv yan sanayi alanında faaliyet göstermek amacıyla 1969 yılında kurulan Yiğittaşlar, 2000’li yıllardan sonra basınçlı hava filtrasyon üzerine dünya markalarıyla anlaşarak işletmeler için etütler ve iyileştirme projeleri gerçekleştiriyor. ST Endüstri Radyo’da Altuğ Karataş’ın konuğu olan Yiğittaşlar Satış Müdürü Hakan Yiğittaş, “Basınçlı hava bedava değildir ve her işletme basınçlı hava vardır” dedi. Tekstil fabrikasında gerçekleştirdikleri uygulama örneğini detaylandıran Yiğittaş, Tekstil fabrikasında gerçekleştirdikleri doğru basınçlı hava kurutucusu projesi sayesinde enerji maliyetlerinden 700 bin TL tasarruf elde edildiğini söyledi. 

Bize kendinizden bahsedebilir misiniz? Yiğittaş firmasının kuruluşu ve geldiği nokta nedir? 

Ben Yıldız Teknik Üniversitesi Mühendislik Fakültesinden mezun olduktan sonra Bilgi Üniversitesi’nde İngilizce İşletme Yüksek Lisansı yaptım. Yiğittaşlar firması bir aile şirketidir. 20 yıldır firmanın satış bölümünde çalışıyorum ve Satış Müdürü olarak görevime devam ediyorum. Firmamız 1969’da tarihi yarımadada dönemin ticaret merkezi Sirkeci’de babam tarafından kuruldu. O zaman faaliyet alanı ilk önce filtre ve otomotiv yan sanayiydi. 2000’li yıllardan sonra şirkete gelmemle beraber basınçlı hava ve endüstriyel filtrasyon üzerine dünya markalarıyla iş birliği yapmaya başladık. Şu anda bünyemizde 7 tane markamız bulunuyor. Biz bu markaların hem Türkiye’de satış, servis ve yedek parça tedariğini üstleniyoruz hem de markaların bizlere sağladığı teknik imkanlarla fabrikalarda basınçlı hava üzerine etütler ve iyileştirme projeleri yapıyoruz.

Sizinle bugün rakamlar ve uygulama örnekleri üzerinden konuşmak istiyorum. Öncesinde bize basınçlı havanın ne olduğunu ve endüstride neden basınçlı hava kullanıldığını anlatır mısınız? 

Basınçlı hava neredeyse Türkiye ‘deki bütün işletmelerde yardımcı ekipman olarak kullanılıyor. Çünkü siz basınçlı hava olmadığı zaman işletmede pnömatik sistemleri çalıştıramıyorsunuz. Yani basınçlı hava, üretimi direkt olarak etkiliyor. Dolayısıyla her işletme kullandığı hava miktarına göre bir kompresör ve bir kurutucu yatırımı yapıp fabrikalarda bu sistemleri kuruyor ve çalışmaya başlıyor. Buradaki dezavantaj ise şu, bu yatırımı ne kadar iyi şekilde yapmaya çalışsanız da kompresörlerdeki verimsizlik üretimi etkiliyor. Kompresörler kullandıkları enerjinin yüzde 90’lık kısmını atık ısı olarak kaybediyor ve ancak yüzde 10’luk kısmını işletmeye basınçlı hava olarak iletebiliyor. İşletmeler bahsettiğimiz yüzde 10’luk kısmın tamamını da verimli olarak kullanamıyorlar. Günün sonunda bu rakamın yarısı pnömatik sistemlerde ve üretimde kullanılabiliyor. Dolayısıyla tasarruf potansiyeli oldukça yüksek bir alan oluşuyor. 

Yiğittaşlar olarak basınçlı hava konusunda tesislere önemli çözümler sunuyorsunuz. Bu çözümlerle ilgili detaylarla ilgili bilgi verebilir misiniz? 

Bu çözümlerden bahsetmeden önce ürünlerimiz hakkında bilgi vermek istiyorum. Bünyemizde toplam 7 farklı marka bulunuyor. Bu markaların ürün gamı içerisinde basınçlı hava şartlandırma üniteleri, filtreler, kurutucular, basınçlı hava ölçü ve kontrol aletleri, hava debimetreleri, nem ölçüm cihazları, basınçlı hava su tahliyeleri ve basınçlı hava kaçak tespit cihazımız bulunuyor. Yardımcı ekipmanlara baktığımızda da alüminyum hava tesisatı da tedarik ediyoruz. Yeni yatırımlarda projelendirme, uygulama ve anahtar teslim basınçlı hava projelerinde müşterilerimize yardımcı oluyoruz. 
Hizmet kısmına geldiğimizde ise tesis içerisinde birçok nokta için çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Öncelikle basınçlı hava sisteminin komple bir röntgenini çekiyoruz.  Bu çalışma kapsamında kompresörlerin, hava tesisatının, su tahliye cihazlarının verimliliğini tespit ediyoruz ve işletmede hava kullanımının doğru olup olmadığı kontrol ediyoruz. Bu sayede hava kaçaklarını buluyoruz. Biz buna basınçlı havada enerji verimliliği çalışması diyoruz. Enerji verimliliği konusunda hassasiyet gösteren işletmeler arasında cam sanayi, demir çelik, tekstil gibi Türkiye’nin lokomotif sektörleri yer alıyor. 

Basınçlı hava ile ilgili endüstriyel tesislerde verimlilik ve tasarruf potansiyeli nedir?

Yaptığımız etüt sonuçlarına baktığımızda işletmelerde en büyük tasarrufun hava kaçaklarında olduğunu görüyoruz. Yani buradan bir oran vermek gerekirse tabii ki hava kullanım miktarıyla da alakalı ama bir toplam basınçlı hava sisteminin yüzde 10 ile 30’u arası basınçlı hava kaçaklarına gidiyor. Burada her işletme kendi içinde kompresörlerinde kullandığı kilovatı bu yüzdelerle çarptığında karşılarına çok büyük rakamlar çıkıyor. 

Fakat burada sadece kaçakları gidermek yeterli olmuyor. Aynı zamanda kompresör verimliliğine de bakmak gerekiyor. Çoğu zamanda Türkiye’de atlanan bir konu kurutucuların verimliliği ve onların sistemde oluşturduğu basınç kaybı ve enerji tüketimi. Bu üç başlık aslında bizim enerji etütlerimizde en önem verdiğimiz başlıklar yani yüzdesel anlamda yüzde 10 ile 30 arasında basınçlı hava kaçaklarıyla ilgili bir tasarruf potansiyeli bulunuyor. Toplama baktığımızda yüzde 50’ye varan bir tasarruf sağlanabiliyor. Kompresör, kurutucu, kaçaklar, tesisat, su tahliye sistemlerinin yenilenmesi tabii bunların hepsinin kümülatif toplamından çıkıyor.  

Son dönemde hayata geçirdiğiniz bir uygulama örneğini anlatabilir misiniz? 

Bu konuyla ilgili bugüne kadar yüzlerce projeyi hayata geçirdik. Türkiye’de henüz VAP projeleri yokken biz bu projelerin üzerinde çalışıyorduk. Aslında Türkiye’de bir ilki gerçekleştiriyorduk.  Ekipmanları yurt dışından getirirken öncelikle orada yapılan projeleri inceledik ve hangi enstrümanların nerelerde kullanıldığını, nasıl bir tasarruf rakamına ulaşıldığını gözlemledik. Türkiye’de basınçlı havada enerji tasarrufunu bir misyon olarak sahiplendik ve 7 yıl boyunca yüzlerce etüt çalışmasına imza attık. Yaptığımız her etüt çalışmasından işletmeler ciddi tasarruflar sağladı. 2019 yılı içerisinde tekstil işletmesinde gerçekleştirdiğimiz uygulamayı örnek olarak vermek istiyorum. Çünkü bu fabrikada birçok farklı bölümde tasarruflar gerçekleştirdik ve ciddi rakamlara ulaştık. Bu rakamlar üzerinde konuşmanın farkındalık yaratma noktasında fayda sağlayacağını düşünüyorum. 

“TEKSTİL FABRİKASINDA DOĞRU BASINÇLI HAVA KURUTUCUSU PROJESİ SAYESİNDE 700 BİN TL TASARRUF ELDE EDİLDİ”  

•    Kurutucu sistemini komple değiştirdik: Tekstil fabrikasının 2018 yılındaki enerji tüketim verilerini incelediğimizde, yüzde 35 oranındaki enerji tüketiminin basınçlı hava olarak kullanıldığını tespit ettik. Buda yaklaşık 48 milyon kWh yıllık enerji tüketimine tekabül ediyordu. Buradaki kurulu basınçlı hava kapasitesi 1.000 m3/dakika ancak 14 tane turbo kompresörle sağlanabiliyordu. Bu kompresörler 35 m3/dk ile 160 m3/dk arasında farklı kapasitelerdeydi. Yani belki kafanızda canlandırabilmişsinizdir. Biz bu işletmede öncelikle basınçlı hava kurutucularının komple değiştirilmesi gerektiğini tespit ettik. Çünkü mevcut kurutucular 9 taneydi ve her biri 32 kilovat gücündeydi ve maalesef havayı kurutamıyorlardı. Kurutucu değişim projesi sonunda Enerji tüketimini 32 kilovattan 12 kilovata indirdik. Hem de eskisindeki gibi 9 adet değil 6 adet kurutucuyla yapabildik. Dolayısıyla kurutucu başına 20 kilovat tasarruf sağladık ve 3 tane fazla kurutucuyu da sistemden çıkardık. Basınçlı hava kurutucusunun doğru seçimiyle yaklaşık 1 milyon 400 bin kilovat verimlilik sağladık. Enerji fiyatı karşılığına baktığımızda yaklaşık 700 bin TL/yıl değerinde tasarruf elde edildi. Yatırımın geri dönüş süresi ise yardımcı ekipmanlarla birlikte 3 yıl oldu. Bu proje sayesinde işletme; kurutuculardaki arızanın önüne geçti, bakım maliyetlerini düşürdü, basınçlı havanın kalitesini artırdı, kullandığı ekipmanlardaki arızaların önüne geçti. Bunlarda görünmeyen maliyetler olarak işletmeye ekstra fayda sağladı. Hepsi bir yana en düşük enerji ile basınçlı hava sistemini kurutabildi.

•    İzleme sistemi kurduk: Kurutma sistemini yeniledikten sonra izleme sistemi kurmaya karar verdik. Fabrikanın farklı noktalarına hem üretim hem tüketim için hava sayaçları koymak ve bunları bir veri tabanında toplamak istedik. Ayrıca topladığımız verileri de yorumlamayı amaçladık. İşletme bu konuyla ilgili bir yatırım gerçekleştirdi. İzleme sistemi ile beraber 12 tane kompresör debimetresi ve işletmede kullanmak için 7 tane termal debimetre aldı. Bu sistemi izleyerek ve 14 kompresörden verimsizin yerine verimliyi kullanarak 100 kilovat tasarruf sağladı. Dolayısıyla izleme sistemini kurmak, izlemek ve aksiyon almak işletmelerin tasarruf sağlamasında önemli bir adımdır.

•     Kompresörlerin spesifik enerji tüketimleri incelendi: Her kompresörün birim metreküp için harcadığı kilovat değerleri incelendi ve şu rakamlar ortaya çıktı. Örneğin 490 kilovatlık bir kompresör 67 m3/dk hava üretirken bunun yerine alınabilecek yeni bir kompresör 462 kilovatla 75 m3/dk hava üretebiliyordu. Spesifik enerji tüketimleri incelendiğinde 7.34kW/dk’dan 6.18kW/dk’ya inmiş oluyordu. Her bir kompresörde yaklaşık yüzde 20’ye yakın bir enerji tasarrufu sağlanabiliyordu. İşletmenin toplam 800 m3/dk’lık bir hava tüketimi olduğunu tespit ettik. Spesifik enerji tüketimi üzerinden baktığımızda her bir kompresördeki 100 kilovatlık bir tasarruf on kompresörde yaklaşık saatte 1000 kilovat/saat üzerinde bir tasarruftu. Bunun TL karşılığı da Kilovat birim fiyatını 0,45 TL ortalama aldığımızda yaklaşık 4 milyon TL bir tasarruf potansiyeli ortaya çıktı. Tabii ki bu kompresör sistemini planlayabilmek için o izleme sistemini kalıcı yapmak ya da bizim gibi etüt yapan firmalara mevcut durumu analiz ettirmek gerekiyor. Bizde bulunan seyyar cihazlar aracılığıyla bu analizi gerçekleştirebildik. Eğer izleme sistemine yatırım yapamıyorsanız muhakkak profesyonel bir firmadan destek alıp kompresörlerin hepsini tek tek enerjisini, debisini ölçüp gerekli hesaplamaları yaptırabilirsiniz. Bu sayede şu anda bulunduğunuz noktayı, veriminizi ve düzetilmesi gereken yerleri görebilirsiniz. Kompresördeki tasarruflar bizim önem sıramızda ilk üçe giriyor. 

•    Kaçakların tespiti ile tasarruf sağlandı: Kaçak yönetimiyle ilgili de akabinde aynı projede bir tasarruf sağlandı. Hava sayacı, kaçak tespiti arasında bir bağlantı bulunuyor. Biz izleme sistemini kurduktan sonra işletme muhakkak bir duruşa geçebiliyor. Bu duruş süresi bayramlarda ya da milli tatillerde olabiliyor. O duruş anında ana sayaçların üzerinden geçen hava miktarı aslında bizim kaçak miktarımızı gösteriyor. Çünkü içeride üretim yok. Üretim yoksa ve kompresörler halen çalışıyorsa ve o sayaçlar bir değer okuyorsa orada bir kaçak olduğu anlamına geliyor. Sayaç üzerinden okunan değer, bizim gerçek hava kaçak değerimizdir. Bu işletme kaçak yönetimi yapmasına rağmen hava sayaçlarından 24 metreküp dakika yani bunu üretmek için nereden baksanız 110-120 kilovatlık bir kompresör çalıştırmak gerekiyor. Kaçak yönetimi sayesinde işletme 110 kilovatlık bir tasarruf sağlayabiliyor. Bu da bu 3-4 tasarruf noktasından bir diğeridir. Toplam tasarruf miktarını bulmak için tamamını toplamın bakmak gerekiyor. Bu projede bizim toplamdaki sağladığımız tasarruf gerçekten milyonlarca TL ediyor. Özellikle hava kaçakları bulmak için büyük bir bütçede gerekmiyor. Ayrıca siz bu rakamları kanıtlayabildiğiniz sürece, profesyonellerden destek alarak raporları hazırlayabildiğiniz sürece VAP projesi desteği de alabilirsiniz. 

Doğru ekipman seçimi oldukça önemli bir konu. İşletmeler doğru ekipman seçimini nasıl yapmalı, hangi kriterlere dikkat etmeli? 

Doğru ekipman seçimi dediğiniz gibi oldukça önemli bir konudur. Örneğin doğru kurutucu seçimi ile avantajlar sağlayabilirsiniz. Kurutucu bile olsa invertörlü bir kurutucu kullanılması gerekiyor. Yani kurutucu sıcaklık, debi ve basınca göre enerji tüketimini ayarlayabilmelidir. Örneğin bu aylarda 20 C atmosfer sıcaklığı var. 40 C atmosfer sıcaklığındaki bir kompresör odasındaki kadar enerji kullanmaya gerek yok. Eşanjör deki sıcaklığı ölçerseniz ve kompresör devrini invertör ile kısarsınız. Dolayısıyla ihtiyaç kadar gaz kullanırsınız. Çünkü invertörlü bir kurutucu sıcaklığa ve debiye göre kullanması gereken enerji miktarını ayarlayabiliyor. Burada kurutucunun sisteme oluşturduğu basınç farkının da incelenmesi önem arz ediyor. Ayrıca kurutucunun içerisinde su tahliye sisteminin çalışma prensibine bakmak gerekiyor. Çünkü suyu sıfır kayıpla mı yoksa hava kaybıyla mı tahliye ettiğini incelemek gerekiyor. Bir diğer konu ise işletme için hava kalitesi o da çiğlenme noktasının ölçümü ile mümkündür. Biz her işletmede çiğlenme noktasını ölçüyoruz ve bunu firmalara raporluyoruz. Basınçlı hava sistemindeki kondens ileride çok büyük arızalara sebebiyet verebilir 

Kalıcı izleme sistemleri neden gereklidir? Sistemi biraz detaylandırabilir misiniz? 

İşletmelerde bu konuda üç farklı yol tercih edilebiliyor. Birincisi etüt hizmeti alarak mevcut durumun analizini yaptıran firmalar var. Burada enerji tüketiminin lineer olarak bir arttığını ve enerji etüdü yaptırdığınızı düşünelim. O eğri etüt sonrasında aksiyon alınırsa aşağıya doğru gidiyor ama belli bir süre sonra tekrardan eski noktasına ulaşıyor. İkincisi kalıcı izleme sistemi kuran firmada durum nasıl bir bakalım. Devamlı ekrandan artan enerji tüketimlerini gördüğü için buna bir önlem almak istiyor ve tahmin ettiğimiz planlı etüt zamanı gelmeden önlemlerini alıyor. Kaçak yönetiyor. Kompresörleri analiz ediyor. Su tahliye sistemlerini değiştiriyor. Verimlilik artırıcı projeler yapıyor. İkinci örnekte daha düşük bir enerji tüketimi olduğun görüyorsunuz. Yani firma daha verimli oluyor. O zaman kalıcı izleme sistemi kurmak en mantıklı seçenektir. Üçüncü tipteki İşletmeler ise hiç izleme sistemi olmayan ve hiç etüt yaptırmayan işletmelerdir. O işletmelerde enerji tüketimi devamlı artıyor ve ne zamana kadar artıyor artık kompresörler havayı yetiştiremiyor. Firma günün sonunda yeni kompresör almaya kalkıyor. Büyük yatırımlara girişmesi gerekiyor. Yani izleme ve etüt yatırımı yapan işletme toplamda daha düşük ama daha akılcılı bir yatırım ile tasarruf sağlamış oluyor.

Son olarak bizi dinleyenlere neler yapmalarını tavsiye ediyorsunuz? 

Her işletmenin basınçlı havaya ihtiyacı olduğunu belirtmiştik. Her işletmenin basınçlı hava ile ilgili verimlilik çalışması yapması gerektiğini de konuştuk. Bugünkü sohbetimizin akabinde herkes kompresör odasına gidip bir analiz yapsın ve gerekirse profesyonel bir firmadan destek alsın ve daha derinlemesine sistemlerini incelesin. Sloganımız; Hava bedava olabilir ama basınçlı hava bedava değildir. En pahalı enerji basınçlı havadır.