Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Enerji Dönüşüm Dairesi Başkanlığı’nın yayımladığı “Şarj Hizmeti Piyasası Aylık İstatistikleri Haziran 2025” raporu, Türkiye’nin elektrikli araç ve şarj istasyonu altyapısında ulaştığı yeni zirveyi gözler önüne serdi.
ARAÇ SAYISI 9 YILDA 360 KAT ARTTI
2016 yılında yalnızca 737 olan elektrikli araç sayısı, 2023 sonunda 80.826’ya, 2024 sonunda ise 185.513’e yükseldi. 2025’in yalnızca ilk yarısında bu sayı 268.057’ye ulaştı. Böylece Türkiye, elektrikli araç pazarında son 9 yılda yaklaşık 360 kat büyüme kaydetmiş oldu.
AYLIK ARTIŞTA ÇARPICI HIZ
2024 Haziran ayında 123.977 olan elektrikli araç sayısı, 2025 Haziran’da 268.057’ye çıkarak bir yılda %116’lık artış yakaladı. Yalnızca Mayıs-Haziran 2025 dönemi göz önünde bulundurulduğunda 20.713 adetlik ek artış yaşandı.
ŞARJ NOKTASI ALTYAPISI GÜÇLENİYOR
Rapora göre AC şarj noktası sayısı Haziran 2024’te 12.755 iken, 2025 Haziran’ında 18.143’e ulaştı. DC şarj noktası sayısı ise aynı dönemde 7.310’dan 13.290’a yükseldi. Böylece toplam şarj noktası kapasitesi, bir yıl içinde %50’nin üzerinde artış gösterdi.
YÜKSEK GÜÇLÜ İSTASYONLARIN PAYI ARTIYOR
2025’in ilk çeyreğinde şarj noktalarının güç dağılımı;
- 1-11 kW arası: 3.400 nokta
- 12-22 kW arası: 13.481 nokta
- 23-50 kW arası: 598 nokta
- 51-150 kW arası: 6.297 nokta
- 151 kW ve üzeri: 4.941 nokta olarak kayıtlara geçti. Özellikle 151 kW ve üstü istasyonların sayısındaki artış, uzun yolculuklarda hızlı şarj imkanlarının yaygınlaştığını gösteriyor.
KURULU GÜÇTE 2,2 GW SEVİYESİ AŞILDI
Şarj istasyonlarının toplam kurulu gücü, 2024 Haziran ayında 1.209 MW iken, 2025 Haziran’ında %89 artışla 2.285 MW’a yükseldi. Böylece Türkiye, şarj altyapısında MW ölçeğinde kritik bir eşiği geride bıraktı.
DAHA FAZLA ARAÇ, DAHA GÜÇLÜ ALTYAPI
EPDK’nın verileri, Türkiye’nin hem elektrikli araç sahipliği hem de şarj altyapısı bakımından Avrupa ortalamasına yaklaşma sürecini hızla tamamladığını ortaya koyuyor. Önümüzdeki dönemde yüksek hızlı DC şarj istasyonlarının yaygınlaşması, pazarın büyümesini destekleyecek en kritik unsur olarak öne çıkıyor.
