Enerji dönüşümünün ekonomiye, iş dünyasına ve sürdürülebilirliğe faydalarını tartışmak amacıyla düzenlenen “Düşük karbonlu ve dirençli bir geleceğe yatırım yapmak: Türkiye için fırsatlar” toplantısı, İstanbul’da gerçekleştirildi. Söz konusu etkinliğe SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Yönlendirme Komitesi Başkanı Selahattin Hakman ve OECD Çevre Direktörlüğü Direktör Yardımcısı Anthony Cox ev sahipliği yaptı.
İKLİME YATIRIM, BÜYÜMEYE YATIRIM RAPORU
Yenilenebilir enerjinin entegrasyonu, altyapı/kapasite yatırımları ve finansman kaynaklarının düşük karbonlu çözümlere kaydırılması gibi konuların ele alındığı toplantıda “İklime Yatırım, Büyümeye Yatırım” raporu açıklandı. OECD tarafından hazırlanan rapor kapsamında; başarılı bir enerji dönüşümünün makro ekonomik faydaları ortaya koyuldu. Ayrıca orta vadede büyümeyi destekleyecek mali ve yapısal reformlar ele alındı.
“HEDEF, İSTİKRARLI VE SÜRDÜRÜLEBİLİR BÜYÜME”
Hızlı nüfus artışı ve ekonomik büyüme nedeniyle Türkiye’nin enerji talebinin arttığına dikkat çekerek konuşmasına başlayan Hakman, Türkiye’nin enerji arzının dört üçünün ithal kaynaklardan sağladığını ifade etti. Ayrıca Türkiye’nin yenilebilir alanda yüksek bir potansiyele sahip olduğunu belirten Hakman, “Dirençli bir gelecek yatırım yaparak hem yerel kaynakları harekete geçirebiliriz hem de arz güvenliğimizi artırabiliriz. Hedefimiz istikrarlı ve sürdürülebilir büyüme yakalamak. Ekonomik büyümenin desteklenmesi, verimliliğin artırılması için dünyayı yüksek karbonlu bir geleceğe mahkûm etmemek gerekiyor” dedi.
“YENİ İSTİHDAM ALANLARIYLA FAYDA SAĞLANABİLİR”
OECD Çevre Direktör Yardımcısı Anthony Cox, yeni istihdam alanlarıyla fayda sağlanabileceğini söyleyerek konuşmasına başladı ve sürdürülebilir kalkınma hedefleri için 6,3 trilyon dolar değerinde altyapı yatırımına gerek olduğunu vurguladı. Cox, konuşmasına şu sözlerle devam etti: “G20 ülkeleri genelinde mevcut politikaların devam ettirilmesi için küresel ısınmayı 2 derecenin altına çekmek gerekiyor. 2050 yılına geldiğimiz zaman uzun vadeli GSYİH’yı ortalama yüzde 2,8 oranında artırabilir. Önümüzdeki 10 yıl içerisinde modern, temiz altyapıya yatırım yapılarak sürdürülebilir ekonomik büyümenin şartlarından biri yerine getirilebilir” dedi.
