IoT;Nesnelerin (şeylerin) Interneti ifadesi ilk kez 1999 yılında P&G’nin başteknologunun ağzından duyulmuş. Görüldüğü gibi terim olarak yeni değil! Hattakavram olarak da yeni değil. Önceden pervasive veya ubiquitous computing olarakifade edilen içeriğin bugünkü adı. İlk uygulaması 1982 yılında Cola makinasınauzaktan erişip envanter adedini ve ürünlerin soğukluklarını anlamak içinyapılmış. Zaman içinde dayanıklı tüketici ürünleri, ekipmanlar veri ortamlarıhaline gelince ve bunları bulut bilişim ile network haline getirebileceğimizifark edince IoT, değişik ve büyük yararlar sağlayabilecek bir alan olarakgörülmeye başlandı.

 

*                           *                                 *

IoToluşturduğu şebekelere bakarak daha iyi anlaşılabilir. Bu şebekelerinin enküçüğü olan BAN (Body Area Network) giyilebilir bilgisayarları kapsıyor. Bununbüyüğü LAN (Local Area Network) fabrikayı kapsıyor. Daha yukarıdaki WAN (WideArea Network) bütünleşik tedarik zincirini refere ediyor. VWAN (Very Wide AreaNetwork) da bir şehri içeriyor. Her nesne hem şebekenin bir öğesi hem de şebekeninarayüzü. IoT dünyasında her ortam arayüz zaten. Bu arayüz ile izleme yapıp,geri besleme alacak ve kontrol uygulayacağız.

*                           *                                 *

IoT’nindoğuracağı çeşitli zorluklar da olacak. Tahminler 2020 yılında 30 milyardolayında nesnenin Internet bağlantısı olacağı yönünde. IPv4, 4.3 milyar adresverebildiğinden IPv6’ya geçiş zorunlu olacak. Asıl büyük sorun bunca nesneninyaratacağı veri miktarı. Bu çok büyük ve heterojen verinin indekslenmesi,depolanması, işlenmesi mevcut teknolojilerle gerçekleştirilemeyecek. Bunun içinyeni ve çok hızlı araçlar icat edip kullanacağız.

Bütünbunlara bakınca IoT’nin sadece bir başlangıç olduğunu görüyoruz. Endüstrinin vetoplumun dönüşümünün başlangıcı…