İş dünyasına bir bakın, bu tanıma uyan ne kadar çok müteşebbis göreceksiniz. Hem çalışanlarını hem de tedarikçilerini mağdur etmiş kişilerin büyük bir kısmı hala piyasada.
Firması kapansa yeni firma kurarak, alacaklıları sıkıştırsa başka şehirde ticaret yaparak kaldıkları yerden devam ediyorlar. 

Hepimiz sorumluyuz

Aslında piyasanın içinde olan ve biraz dikkatli hareket eden herkes tanır bu şahısları. Ancak, ``ben kendi ticaretime bakarım`` diyenler sayesinde varlıklarını sürdürebiliyorlar.
İş dünyası bu ticari ahlaktan yoksun insanları sistemin dışına itmek zorunda. Çünkü her geçen gün daha da deneyim kazanıyorlar ve resmi yollarla yapılabilecek hiçbir girişimden etkilenmiyorlar (bu yazdıklarımdan gayri resmi yollara başvurulması gerektiği anlamı çıkmasın lütfen).

Araştırmaktan çekinmeyin

Sadece satış yaptığımız firmaları değil, tedarikçilerimizi de seçerken dikkat etmemizde yarar var. Çünkü bizim tedarikçimiz bir başkasının müşterisi. Tam tersi de bizim için sözkonusu.
Tek çözüm araştırmak. Bu şahısları tek tek geçmişte yaptıkları işlerle birlikte afişe etmek mümkün değil. Yapılması gereken bilgiyi paylaşmak. Tanımadığımız firmalar hakkında birbirimize danışabiliriz. Bu konuda (kısmen) bankalardan da bilgi almak mümkün. İnternette de hakkında çıkmış haberlere raslanabiliyor.
Şirketlerinin web yayınlarına ulaşılamaması da bir kriter olarak kabul edilebilir.

Bir de nitelikli dolandırıcılar var!

Buraya kadar yazdıklarımla, ticari başarısızlıklarına ticari ahlaksızlığı katarak yoluna devam edenleri kastettim.
Bir de çok nitelikli dolandırıcılar var piyasada. Bunlar da, banka itibarı olan (kredi alabilen, çek kullanabilen) mümkünse kuruluş tarihi eski firmaları satın almaya çalışıyorlar. Niyetleri malum!
Aman işinizden sıkılıp da, küçük paralarla şirketinizi satmayın!