Enerjisini Üreten Fabrikalar

Küresel Enerji Sektörü Karbonsuzlaşmada Kritik Eşiğe Yaklaşıyor

2025 Küresel NDC Konferansı’nda, enerji sektörünün karbondan arındırılmasında NDC hedeflerinin hayata geçirilmesinin önemi vurgulanırken; adil ve küresel bir geçiş için finansman ve yerel katılım kritik rol oynuyor.

Temiz enerjiye geçiş tüm dünyada hız kazanıyor, ancak yatırımlar hala belirli ülkeler ve bölgelerle sınırlı. Çin, ABD ve Avrupa Birliği öncü rol oynarken, Küresel Güney birçok fırsattan mahrum kalıyor. Bu durum, enerji sektörünün küresel sera gazı emisyonlarındaki merkezi rolü göz önüne alındığında iklim hedeflerine ulaşmada kritik bir sorun oluşturuyor.

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) öncülüğünde, Uluslararası Enerji Ajansı ve Uluslararası Sürdürülebilir Kalkınma Enstitüsü iş birliğiyle düzenlenen 2025 Küresel Ulusal Katkı Beyanları (NDC) Konferansı’ndaki "Enerji Sektörünün Karbondan Arındırılması: NDC Hedeflerinden Net Sıfır Uygulama Yollarına" başlıklı oturum, enerji dönüşümünde atılması gereken adımları masaya yatırdı.

NDC’LERİN ROLÜ KRİTİK
NDC’ler ülkelerin enerji stratejilerini iklim hedefleriyle uyumlu hale getirmeleri ve yatırım odaklı, uygulanabilir planlara dönüştürmeleri için kilit araç olarak öne çıkıyor. Konferansta vurgulanan üç temel mesaj şöyle:

  1. Enerji sektörünün karbondan arındırılması, kısa ve uzun vadeli iklim hedeflerine ulaşmanın başlangıcıdır.
  2. Fosil yakıtlardan uzaklaşmak, yalnızca iklimsel bir zorunluluk değil; sürdürülebilir kalkınma, enerji güvenliği ve toplumsal eşitlik için de elzemdir.
  3. NDC’ler, ulusal enerji planlarının yatırım ve uygulamaya hazır hale gelmesi için kritik bir çerçeve sunar.

İlk Küresel Durum Değerlendirmesi (GST), mevcut ilerlemenin yetersiz olduğunu ortaya koyuyor. Paris Anlaşması ile uyum için 2030’a kadar yenilenebilir enerji kapasitesinin üç katına çıkarılması, enerji verimliliği iyileştirmelerinin iki katına çıkarılması ve fosil yakıt bağımlılığının adil bir şekilde azaltılması gerekiyor.

UNDP’nin araştırması, bu dönüşümün 2060’a kadar 193 milyon kişinin aşırı yoksulluktan kurtulmasına, 142 milyon kişinin yetersiz beslenmeden uzaklaşmasına ve 550 milyon kişinin güvenli su ve sanitasyona erişmesine katkı sağlayabileceğini gösteriyor.

ENGELLER VE ÇÖZÜM YOLLARI
Enerjiyle ilgili NDC’lerin uygulanmasında önünde hala ciddi engeller bulunuyor. Bunlar arasında şu başlıklar yer alıyor:

  • Yatırım Açıkları: Gelişmekte olan ülkeler küresel yenilenebilir enerji yatırımlarının yalnızca küçük bir payını alıyor. Borçlanmadan finansman sağlayacak mekanizmalar, özel yatırımı tetikleyebilir.
  • Parçalanmış Yönetişim: Ulusal ve yerel yönetimlerin farklı öncelikleri uygulamayı yavaşlatıyor; NDC süreci bu koordinasyonu güçlendirebilir.
  • Halkın Direnişi: Adil geçiş ilkelerine dayalı uygulamalar, toplulukların projeleri desteklemesini sağlıyor.
  • Fosil Yakıtların Politik Ekonomisi: Fosil yakıtlara bağımlı ekonomilerde reformlar, kamuoyu ve sektörel katılım gerektiriyor.
  • Kapasite Kısıtları: Hassas bölgelerde veri ve modelleme eksikliği, NDC uygulamasını sınırlıyor; teknoloji transferi ve kapasite geliştirme ile aşılabilir.

NDC’lerin sahada etkili olması için;

  1. Stratejik Uyum: Enerji, sanayi ve kalkınma stratejileri ile entegrasyon.
  2. Ölçülebilir Hedefler: Sektörel ve alt ulusal düzeylerde somut göstergeler.
  3. Yerel Katılım: Topluluk ve yerel yönetimlerin projelere aktif dahil edilmesi.
  4. Finansman Mekanizmaları: Fosil yakıt sübvansiyonlarının azaltılması, imtiyazlı finansman ve riskten arındırılmış yatırım modelleri gerekli.