Enerjisini Üreten Fabrikalar

Enerji Üretiminin Geleceği Depolama ve Bağımsız Sistemlere Bağlı

Enerjisini Üreten Fabrikalar Zirvesi’nin son panelinde, inverter seçiminden su üzeri GES’lere, depolama teknolojilerinden maliyetlere kadar enerji sektörünün bugünü ve yarını masaya yatırıldı.

Sanayinin önde gelen firmalarıyla sektör uzmanlarını buluşturan ve enerji tasarrufu ile yeşil dönüşümün yol haritası niteliğinde kabul edilen Enerjisini Üreten Fabrikalar Zirvesi’nin son panelinde enerji üretimi ve depolama teknolojileri ele alındı. Moderatörlüğünü Çetin Ünsalan’ın üstlendiği “Enerji Üretiminde Şebekeden Bağımsız Olunabilir mi?” başlıklı panelde RENWORLD Kurucu ve CEO'su Gökhan Durukan, Meseri Enerji Kurucusu Moiz Meseri ve aHa Teknoloji Yönetim Kurulu Üyesi Elvan Aygün Anbar, sektörün bugünü ve geleceğine dair görüşlerini paylaştı.

“CİDDİ ÜRETİM KAYIPLARINA NEDEN OLUYOR”

Santrallerde kullanılacak inverter, panel ve depolama ekipmanlarının önemine dikkat çeken Durukan, depolamalı GES’ler kurulurken uyulması gereken temel standartları aktardı. İklim değişikliğiyle artan dolu yağışlarının panellerde mikro çatlak ve kırıklara yol açtığını belirten Durukan, bunun ciddi üretim kayıplarına neden olduğunu söyledi. Panellerdeki hatalı uygulamaların ve kirliliğin de verimsizliği artırdığını vurgulayan Durukan, GES’lerin verimliliği için yılda en az bir kez periyodik kontrollerin yapılması gerektiğini ifade etti. Durukan, kaderine terk edilen santrallerin ciddi maliyetlere yol açabildiğini hatırlatarak, yenilenebilir enerji sektörünün geleceğini etkileyecek 5.1.j uygulamasının önemine de değindi.

BUHARLAŞMAYI YÜZDE 30 ORANINDA AZALTIYOR

Depolama ve solar tarafta tamamlayıcı teknolojiler sunduklarını söyleyen Meseri, lityum ve süperkapasitörün depolama çözümlerinin geleceğini şekillendireceğini belirtti. Teknolojiyi doğru yerde kullanmanın ve doğru kaynaktan temin etmenin kritik olduğunu vurgulayan Meseri, “Ne tür enerjiyi neden depolamak istiyorsunuz?” sorusunun cevabının yatırım kararlarında belirleyici olması gerektiğini ifade etti. Depolama teknolojisi seçiminde iklim koşulları, ısı faktörleri ve fiziksel yeterliliklerin dikkate alınması gerektiğini kaydeden Meseri ayrıca, GES’lerde kullanılan dolu hasarını önleme sistemlerinin önemine değinerek teknik detaylar paylaştı.

Su üzeri GES’lere yönelik olumsuz algının kırılması gerektiğini belirten Meseri, bu santrallerin buharlaşmayı yüzde 30 oranında azalttığını, atıl su alanlarını değerlendirdiğini ve içilebilir su kaynaklarını koruduğunu aktardı.

SINIRLAMA VE DÜZENLEMELERE İHTİYAÇ VAR

Türkiye’de elektrik fiyatlarının global pazara kıyasla çok düşük olduğuna dikkat çeken Anbar, enerji üreticilerini korumak için sağlanan desteklerin gözden geçirilmesi gerektiğini ifade etti. Depolama maliyetlerinin 350 bin dolardan 125 bin dolar seviyelerine gerilediğini belirten Anbar, bu alandaki gelişmelerin toplumsal ölçekte de önemli parametreler taşıdığını söyledi. Sektörde yaşanan kapasite sorunlarına da değinen Anbar, mahsuplaşma uygulamasıyla büyük sanayi kuruluşlarının, enerji üreticilerinden daha fazla üretim yapar hale geldiğini belirterek bu noktada sınırlama ve düzenlemelere ihtiyaç olduğunu vurguladı.