Fanuc, üretiminde ilk kez robot kullanmayı amaçlayan firmalar için yeni hafif kolaboratif robotu görücüye çıkardı. 

Mevcut CR serisi cobot’larına kıyasla oldukça hafif ve otomatik yönlendirmeli araçlar (AGV) gibi çok çeşitli uygulamalarda kullanılabildiğini ifade eden Fanuc Türkiye Robotik Teknik Müdürü Murat Kısa, yeni kolaboratif robotları CRX-10iA hakkında bilgilendirme yaparak yeni tablet ile programlama arayüzü konusunda bilgilendirmede bulundu.

Kolaboratif robot ürün gamınız her geçen gün genişliyor. Ürün ailesine yeni cobot’lar katılıyor. 

Evet, kolaboratif tarafta şu anda 6 farklı modelimiz mevcut. Taşıma kapasitesi 4 kg’den 35 kg’ye kadar olan geniş bir ürün segmentimiz var. Aynı zamanda 550 milimetreden 2 metreye kadar da bir erişim seçeneği sunuluyor. Fanuc, ilk olarak 35kg’lik modeli piyasaya sunarak en yüksek taşıma kapasiteli kolaboratif robot ile müşterilerine çözüm sunmaya başladı ve sonrasında diğer modelleri geliştirdi. Bu bilgilere ek olarak, kolaboratif modellerde yörünge öğretme anlamında ciddi kolaylık sağlayan teknolojilerimiz mevcuttur. Son olarak, Japonya Tokyo’da düzenlenen dünyanın en büyük robot fuarı IREX’te tamamen yeni bir konsepte sahip olan hafif cobot’umuz CRX-10iA’nın sunumunu yaptık. Mevcut endüstriyel CR serisi cobot’larına kıyasla oldukça hafif ve otomatik yönlendirmeli araçlar (AGV) gibi çok çeşitli uygulamalarda kullanılabiliyor. Ayrıca CRX-10iA’nın el kumandası (teach pendant), özel bir yeni kullanıcı ara yüzü ile kullanım kolaylığını artıran bir tablet bilgisayar ile değiştirilebiliyor. Üretimde ilk kez robot kullanmak isteyen müşterilerimiz için ideal bir seçenek olarak öne çıkıyor. 1,2 metrelik ve 1,4 metrelik iki farklı kol uzunluğuna sahip olan CRX-10iA, 10 kilogram yük taşıma kapasitesiyle kullanıcısının işini oldukça kolaylaştırıyor.

Robotik görüntüleme sistemi IR Vision, learning vibration control gibi geliştirmeye devam eden teknolojileriniz mevcut. Bu teknolojilerden bahsedebilir misiniz?

IR Vision (Integrated Vision) ismini verdiğimiz kamera teknolojimiz, tamamen robotlarla entegre olarak çalışıyor. Üçüncü parti bir bilgisayar kullanımına veya kamera işletim sistemine gerek kalmadan direk kamerayı robota bağlayıp çalıştırabiliyorsunuz. 30 yıldır bu teknolojiyi kullanıyoruz ve her geçen gün müşteri ihtiyaçlarına göre geliştirmeye devam ediyoruz. Robotlu kamera teknolojilerinde en önemli konu kamerayla robotun aynı dili konuşması yani kalibrasyon dediğimiz işlemdir. Fanuc robotlarda direkt olarak bunun için hazır bir altyapı olduğundan çok hızlı bir şekilde robotla kamerayı konuşturarak kalibrasyon yapmasını sağlayabiliyorsunuz. Böylelikle hızlı bir şekilde kamera uygulamasına geçebiliyorsunuz. Kamera uygulamasını gerek robottaki el kumandası üzerinden gerek PC üzerinden programlayarak hızlı bir şekilde devreye alabiliyorsunuz. IR Vision için öne çıkan konular; entegre olarak çalışması, kolay kullanılabilir olması ve hızlı devreye alınmasıdır. Bu da müşterilerimize büyük avantaj sağlamaktadır. Learning vibration, robotun üzerine takılan ve titreşim ölçen cihaz vasıtasıyla yapılıyor. Buradaki konseptte, uzman bir çalışan robota yapılan uygulama için en hızlı çalışacak yörüngeyi öğretiyor ve bir çevrim süresi ortaya çıkartıyor. Biz LVC cihazımızla birlikte, en iyi deneyimli robot programcısına göre çevrim süresini daha fazla kısaltabileceğimizi gösteriyoruz. Dolayısıyla bu teknoloji üretim adetlerini artırıyor. Örneğin taşıma veya spot kaynağı uygulamasında robotunuzu kuruyorsunuz, sistemin çevrim süresini oluşturuyorsunuz. Programlama işleminden sonra titreşim cihazını robotun elinde belli bir bölgeye takıp çevrimi 5-6 kez kadar tekrarlıyorsunuz. Sensör, çalışma esnasında tespit ettiği titreşimlerden bir data çıkartıyor ve bir analiz yapıyor. Bu analiz sonucunda da robotun rampalama ve yavaşlama sürelerini optimize ediyor ve sizin çevrim sürelerinizi minimum yüzde 7, maksimum yüzde 25 olmak üzere kısaltıyor.

Hand Guidance teknolojisi kolaboratif robotlara özel olarak mı geliştirildi? 

Aslında ilk aşamada kolaboratif robotların konseptine uygun olarak çıkartıldı. Ancak daha sonra gelen talepler üzerine normal robotlar için de geliştirildi. Bir tanesi kablosuz olarak çalışan bir tanesi de kablo ile bağlanan olmak üzere iki çeşit Hand Guidance’ımız bulunmaktadır. Kablosuz olanı sadece kolaboratif robotlarda kullanabiliyorsunuz. Çünkü üzerinde herhangi bir acil devresi olmadığından sadece kolaboratif robotlara uygun konsepte üretildi. Kablosuz versiyonun bir veri toplayıcısı var ve iletişimin sağlanması için bunu USB slotuna takmanız gerekiyor. Sonrasında da kablosuz olan kumandayı da robotun ilgili bölgesine yerleştirdiğinizde joystick üzerinden robotu hareket ettirebiliyorsunuz, yörünge kaydedebiliyorsunuz. Teknik altyapıya ihtiyacınız olmadan Gripper açma-kapama veya robotun hızını değiştirebilme gibi işlemleri de kolaylıkla yapabiliyorsunuz. İkinci versiyonu da hem kolaboratif hem de normal robotlar için kullanılabilen kablolu versiyonudur. Kablolu olan versiyonun üzerinde acil stop butonu olduğundan normal robotlar için kullanımlarda gerekli güvenlik altyapısını da sağlamaktadır. Örneğin konvansiyonel robotla bir taşıma işlemi yapacaksınız, gripper üzerinde herhangi bir alana kablolu olan el kumandasını montajlayarak kablosunu takıyorsunuz ve birkaç saniye sonra kullanıma hazır hale geliyor. Yine benzer şekilde robot altyapısı olmayan bir personeliniz bile kumandayla robotu herhangi bir yere götürerek yörünge üretme işlemini gerçekleştirebiliyor ve otomatik olarak robotu çalıştırabiliyor. Her iki seçeneği de müşterilerimize çözüm olarak sunuyoruz ve kullanım alanlarına göre oldukça yüksek verim alınabilmektedir. 

Yakın dönemde hangi sektöre yönelik ne gibi uygulamalar hayata geçirdiniz? Bunun sonuçları ne oldu?

Güncel projelerimizden biri, havacılık sektöründe devreye aldığımız hassas çapak alma projesi oldu. Havacılıktaki toleranslar çok düşüktür. Bir entegratörümüz ile birlikte Fanuc’un entegre teknolojisi olan force sensor alt yapısını kullanarak havacılık alanında belli parçaların çapak alma projelerini gerçekleştiriyoruz. İkinci olarak, otomotiv alanında kolaboratif robotla gerçekleştirdiğimiz kameralı kalite kontrol projesi mevcut, bundan bahsedebilirim. Süspansiyon hattı üzerinde motor araca takılmadan önce kolaboratif robot, üzerindeki kamera sistemiyle belli noktaların kontrolleri yapılıyor. Eğer herhangi bir eksik yoksa, motor bloğunun araca montajı gerçekleştiriliyor. Belli bir dönem İlgili Otomotiv ekibiyle çalıştıktan sonra ortaya verimli bir iş çıkarttık ve proje fizibıl göründü. Otomotiv üreticisi firma, bu teknolojiyi dünyanın farklı yerlerinde bulunan üretim tesislerinde uyguluyor olacak. Sistem dünyanın her yerinde kullanılacağından aslında stratejik bir önemi de bulunuyor. Otomotiv sektöründen farklı bir örnek ise, 3 boyutlu kamera teknolojimiz ile yaptığımız bin picking projesidir. Projede, direkt olarak kasadaki karmaşık yapıda duran krank millerinin alınması ve sonrasında işleme tezgahına konulması işlemi üzerinde çalıştık. Sistemin çalışma mantığı şu şekildedir; herhangi bir personele gerek kalmadan AGV vasıtası ile kasa ilgili alana getiriliyor. Kasanın konumlandırıldığı alanda ilk olarak bin picking sistemi ile parçaların konumları tespit ediliyor. Sonrasında robot aracılığı ile parçaların transfer tezgahına aktarımı yapılıyor. Bu proje ilgili firma tarafından bir Ar-Ge projesi olarak başlatıldı ve bir parça modeli için başarılı sonuçlar elde edildi. Şu anda farklı iş parçaları için test ve uygulama işlemlerini gerçekleştiriyoruz.

Özellikle son dönemde bin picking uygulamaları çok fazla talep görüyor.

Evet, bu noktada entegre teknolojimiz bize büyük avantaj sağlıyor. 3 boyutlu kamera teknolojisini entegre olarak sunuyoruz. Hem kamerayı sabit bir yere montajlayıp euro palete bakabilecek kameralarımız hem de robotun üzerine takabileceğimiz kameralarımız mevcuttur. Normalde kamera teknolojilerinde uygulama için bir referans noktası öğretilir ve kamera datayı robota bu noktaya göre iletir. Yeni teknolojilerimiz ile kameralarımız herhangi bir referans datası olmadan direkt olarak robota konum bilgisi iletebilmektedir. Ayrıca yapay zeka teknolojisi ile kameralarımız parça bilgilerini kendi kendilerine öğrenmeye başladılar.

Üretim tesislerini karanlık fabrikaya entegre etmiş bir firma olarak Endüstri 4.0 vizyonunuzu öğrenebilir miyiz? Bu konuda size ne gibi talepler geliyor?

Fanuc, zaten yıllardır kendi fabrikasında insan eli değmeden, karanlık fabrika konseptini uyguluyor. 15 yılı aşkın süredir robotlarla üretim yapan bir fabrikamız var. Her şey Japonya’da üretiliyor. Yaklaşık 2 milyon metrekarelik bir alan üzerinde fabrikamızda 3500 adet robot üretimde çalışıyor. Tabiyki bu sayıda robotun birlikte çalışması için ciddi bir altyapı bulunmaktadır. FIELD isimli sistemimiz sayesinde tüm robotlar birbiri ile haberleşiyor. FIELD aslında Fanuc’a ait bir IoT programıdır. Sadece robot ya da makina sektörüne değil otomasyonun uygulandığı tüm alana hizmet edebiliyor. Fanuc’un robot ve makina tarafı için kendi tasarladığı arayüzü mevcut. Direkt olarak makinalarınızı, robotlarınızı bu sisteme entegre ettiğinizde ne kadar parça ürettiğinizi, ne kadar duruş gerçekleştirdiğinizi, cihazların hangi arızaları verdiğini veya robot verimliliği gibi proseslerin çıktılarını alabiliyorsunuz. Sistem size datalar sunuyor ve redüktör ömürleri, motor durumları ve ısınmaları gibi verileri analiz edilip çıktılar üretiyor. Bununla birlikte sisteme sadece Fanuc ürünlerini değil, üçüncü parti ürünlerini de entegre edebiliyorsunuz. Burada bir OPC altyapısı mevcut. Günümüzde hemen hemen tüm markalar bu altyapıyı destekliyor. Bu altyapıyla birlikte diğer ürünleri de sisteme entegre edip makinaların birbiriyle konuşmasını sağlayabiliyorsunuz. IoT sistemimiz konusunda müşterilerimizden çok fazla talep alıyoruz. Öncelikle gelen talepleri tam olarak anlayarak ön incelemeler yapıyoruz. Müşterimizin sahasına gidip sisteme adapte etmek istediği robot ve makinaları inceliyoruz. Daha sonra uzman mühendislerimiz, gerekli çalışmaları yaparak müşterilerimize sunacağımız çözüm konusunda bilgilendirme yapıyorlar. Tabi ki sisteme bağlanacak olan cihazların uygun alt yapıya sahip olması gerekiyor ve bu kapsamda hangi verileri alabileceğiniz önemli bir konudur. Tüm bunları gözden geçirdikten sonra müşterilerimize sistemin getireceği faydalarını ve avantajlarını anlatıyoruz. 

2020’de ürün gamınıza eklenecek yeni ürünler, teknolojiler var mıdır?

Her geçen gün teknoloji gelişiyor. Önümüzdeki 3-4 yıllık plana baktığımızda kamera, force sensor gibi entegre teknolojilerle belli uygulamalarda robotlar artık kendi analizlerini yapabiliyor, kendi programlarını çıkartabiliyor olacak. Hatta belirli uygulamalarda gelecekte programcıya bile gerek kalmayabilir. Fanuc, kendi kendine öğrenebilen, analiz yapabilen ve daha doğru sonuçlar ortaya çıkartan sistemler için yatırım yapıyor ve bununla birlikte ürün gamını da her geçen gün genişletiyor. Şu an 100’ün üzerinde farklı robot modelimiz var ve her geçen gün bu sayı artıyor. Ürün gamındaki ihtiyaçları karşılayabilmek ve daha fazla talebe cevap verebilmek adına sürekli olarak yeni robot modelleri geliştiriliyor. Zaten belli periyotlarla yenilenen robot jenerasyonları bu geri bildirimler ile daha efektif olarak tasarlanmaktadır. Örneğin; şuan 10kg ve 20kg segmentindeki robot modellerimizde jenerasyon değişimi yapılmaktadır. Yapılan değişiklikler ile robotlar daha hızlı ve efektif hale getirilmektedir. Aynı seri içindeki modellerin yedek parçalarının ortaklaştırılması vb. konularda geliştirilmeler yapılmaktadır.