ST Endüstri Radyo'da Tuğba Dedeoğlu Demir’in hazırlayıp sunduğu Lider Kadınlar programının bu bölümünde Mentor Akademi Kurucusu, Eğitim Danışmanı ve Mentor Dr. Aylin Demiray Özden konuk oldu. Özden, kurumsal hayattan girişimciliğe geçiş yolculuğunu anlattı. 

Sizin uzunca yıllık bir kurumsal hayat geçmişiniz var. Yaptığınız işten hareketle, öncelikle Leasing nedir? Ne anlama gelir?

Leasing aslında Türkçe anlamıyla kiralama olarak biliniyor. Bir örnek üzerinden gitmek gerekiyorsa, mesela KOBİ'lerden bir tekstil firması bir dokuma makinesi yatırımı yapmayı düşünüyor. Dokuma makinesini kendisi banka kredisi ile alabilir veya öz kaynaklarıyla alabilir ama leasing olmayı tercih ettiğinde; kendisi hangi satıcı firmadan hangi özelliklerde bir tekstil makinesi, dokuma makinesi alacaksa bütün koşulları kendisi belirliyor. Sonra bir Leasing şirketine başvuruyor ve sözleşme yaptıktan sonra Leasing şirketi bu tekstil firması için makineyi satıcıdan satın alıyor.Anlaştıkları süre boyunca tekstil firması taksitler şeklinde makinanın bedelini Leasing şirketi ödüyor. Önemli fark var banka kredisine göre; bankadan kredi kullanarak satın aldığı zaman KOBİ, mülkiyet kendisinde ve direkt olarak bankaya borçlanmış oluyor ancak Leasing ile satın aldığında malın mülkiyeti Leasing şirketinde oluyor. 

Banka kredisi ile arasındaki fark nedir?

En çok bilinen tarafı KDV avantajı var. Tekstil,, gıda, iş makinalarında normal şartlarda kendi öz kaynakları ile ya da banka kredisi ile satın alma işlemi yapıldığında ½18 ya da %8 KDV ödeniyor. Ancak Leasing ile KOBİ bunu %1 ile satın alma imkanı buluyor.

Kurumsal hayattan girişimciliğe geçiş sürecini anlatır mısınız?

Bütün hayatım boyunca eğitim sektörüne hep ilgi duydum. Özellikle Leasing sektöründe, finans sektöründe ,şimi yaparken nerede bir eğitim, seminer verme fırsatı olursa bu fırsatları değerlendirdim. Bir anda artık bu işi yapmak istemediğimi düşündüm. Gerçekten yapmak istediğim şeyin eğitim vermek, mentorluk yapmak olduğuna karar verdim. 

Peki mentorluk ve koçluğun farkı nedir?

Aslında bu iki kavram birbirleriyle karıştırılıyor. Mentorluk; kendi konusunda uzman, deneyimli bir kişinin bilgi ve deneyimini daha az tecrübeli daha genç birine aktardığı karşılıklı bir öğrenme süreci. Burada akıl hocalığı, tavsiye vermek var. Aslında mentor dediğimiz kişi hem bir öğretmen hem bir danışman hem de yeri geldiğinde koçluğu da kapsayan bir şapkası var. Koçluk ise; cevabı bilse de cevabını söylemez. Soru sorarak danışanın kendisinin bulmasına imkan tanır, rehberlik eder. 

Mentorluk için eğitim gerekli mi? İyi bir mentoru biz nasıl anlarız?

Mentorluk ilk önce gönüllülük esası ile yapılacak bir iş, mentor olmak isteyen kişinin bunu gerçekten istemesi gerekiyor. Bence olmazsa olmazı ilk etapta gönüllülük, diğer taraftan mentorluk ile ilgili becerilerin hepsi öğrenilebilen, geliştirilebilen becerilerdir. Koçluk eğitimi almış mentor daha faydalı oluyor. Koçluk araçlarını kullanımında fayda görüyoruz çünkü o zaman mentor olarak daha fazla katkı sağlamış olunuyor.