Altuğ Karataş ile Enerji Verimliliği programına konuk olan Polisan Kimya Genel Müdürü Selçuk Denizligil, kimya sektörü ve enerji verimliliği üzerine ST Endüstri Radyoda açıklamalarda bulundu.

Geçmişten bugüne Polisan Kimya’da büyük değişiklikler olduğunu belirten Denizligil, şu andaki ürün portföyünün temelinde formaldehit üretiminin olduğunu kaydetti.

ÜRÜNLER FARKLI SEKTÖRLERDE KULLANILIYOR

Formaldehit üretimini iki farklı teknoloji ile yaptıklarını ifade eden Denizligil, “ Birincisi çok daha klasik yöntem olan gümüş katalizörle formaldehit üretimimiz var. Diğeri de oksidasyon yöntemi ile ürettiğimiz diğer bir tesisimiz var. Bu her iki tesis de bizim daha sonra ikinci adımda ürettiğimiz reçinelerimizin amacı ile oluşturulmakta. Formaldehit ile birlikte yaptığımız reçinelere baktığımızda da; fenol formaldehit reçinesi, melamin formaldehit reçinesi, üre formaldehit reçinesi gibi farklı ürün grupları üretmekteyiz.” dedi.

Bu ürünlerin farklı sektörlerde farklı amaçlarla kullanıldığını ifade eden Denizligil, “Örneğin, fenol formaldehit reçinelerini izolasyon sanayiinde kulanılıyor. Üre fermoldehit reçinelerinin ise ağaç sanayinde kullanıldığını söylemek mümkün.” dedi.

YAPI KİMYASALLARI İLE GÜÇLENDİRME ÇALIŞMALARI YAPILIYOR

Reçine bölümü ile kıyaslandığında yapı kimyasalları kısmının çok daha genç bir yapıda olduğunu vurgulayan Denizligil, yapı kimyasallarını 3 ana başlıkta faaliyetlerini yürüttüklerini belirtti.

En büyük grubun beton katkı malzemeleri olduğunu ifade eden Denizligil, depreme dayanıklı binaların yapılabilmesi için eski yöntemlerle yapılan betonların artık kullanılmasının yeterli olmadığını bunun yerine uygun malzemeler ile yapılan betonun güçlendirilme işleminin beton katkı maddeleri sayesinde yapılmasının önemli olduğunu belirtti.

Denizligil, Türkiye’nin çimento üretimi sıralamasında 4. olduğunu belirtirken, bu sanayi dalında özellikle öğütümü kolaylaştırıcı ürünler üzerine çalışmalar yaptıklarını da ifade etti. Yeraltı kimyasalları ürünleri ile de metro gibi yer altında açılan tünellerde kullanılan malzemelerin güçlendirilmesi için hammadde üretimi yaptıklarını kaydetti.

BUHAR ÖNEMLİ BİR ENERJİ KAYNAĞI

Doğalgaz, elektrik ve motorinin ana enerji kaynakları olduğunu aynı zamanda buharında önemli olduğunu belirten Denizligil, “Buhar bizim için önemli çünkü buharı kendi kullandığımız enerji kaynaklarından üretiyoruz. Özellikle bizim gümüş ve oksit reaktörlerinde üretim sırasında açığa çıkan enerjiyi doğaya salmıyoruz. Bu bizim buhar ihtiyacımızın büyük bir kısmına yetiyor.” dedi.

Enerjiyi vardan yok edemezsiniz, yoktan var edemezsiniz diyen Denizligil, “Enerjiyi çok daha verimli halde dönüştürerek kendi ihtiyacınız olan diğer enerji türlerine dönüştürebilirsiniz. Özellikle kimyasal enerji denilen kısmı, üretimden çıkan enerjimizi tekrar faydalı olarak kullanabiliyoruz.” ifadesini kullandı.

“ENERJİ VERİMLİLİĞİ ÇALIŞMALARINA ÖNEM VERİYORUZ”

Denizligil, şirket olarak özellikle gelişen global dünyada enerji ihtiyacının arttığının bilincinde olduklarını ve sürdürülebilirlik açısından faaliyetler yürüttüklerini belirtirken öncelikle enerji kayıplarını minimize etmek için çalışmalar yaptıklarını ifade etti.  Sahada termal ölçümler, üretim alanlarındaki fanlarda verimlilik ölçümleri, buhar üretilen kazanların verimlilik ölçümleri gibi birçok alanda çalışmalar yaptıklarını ve sürekli iyileştirme projeleri üzerinde faaliyet yürüttüklerini de sözlerine ekledi.