Duru Bulgur’un Üretim ve Bakım Koordinatörü Erdem Duru, oldukça özel bir proses olan ‘Bulgur Üretim Prosesi’ için kendi bünyelerinde gerçekleştirdikleri çalışmayı şöyle özetliyor: “Dünyada bulgur üretimi ile ilgili bir teknoloji yok. Bu teknolojiyi biz üretiyoruz. Diğer sektörlerde mesela bisküvi de böyle bir teknoloji var. Bu teknolojiyi satın alıp tesislere adapte edebiliyorsunuz ama bulgur çok özel bir ürün olduğu için bu üründe kullanılacak makina ve kontrol sitemlerini biz tasarlıyoruz. Kendi yazılım ekimiz var birçok makinayı kendimiz üretip bulgur teknolojisini sürekli geliştiriyoruz. Tüm makinalarımız Endüstri 4.0’a uygun. Her bir makinanın IP’si var her makina süreçte bağlı olduğu diğer makinalarla iletişim kuruyor. Bu teknolojiyi bir üst seviyeye taşımak için ise sürekli çalışmalar ve yatırımlar yapıyoruz. “

Üretimde ne tür teknolojiler tecrübe edildi?

Sektörde alanımızda söz sahibi olarak en son eleme teknolojilerini takip ediyoruz, deniyoruz ve işletmelerimize adapte ediyoruz. Makinelerimiz birbirleriyle haberleşiyor, üretim akışı gerçek zamanlı olarak makinelerin performanslarını göz önüne alarak uçtan uca kontrolü gerçekleşiyor. Optik ayıklama teknolojilerini, robotik sistemlerin entegre olduğu el değmeden paketleme sistemlerini etkin şekilde kullanıyoruz.

Üretim prosesinizi sizden öğrenebilir miyiz?

Çiftçilerimizden ham maddeyi alıyoruz. Ham maddede belirlediğimiz özellikler var. Çiftçiden gelen ham maddeyi kontrol ediyoruz ve standartlarımıza uygun olanları stokluyoruz. Buğday üretiminde temel olarak öncelikle buğdayı temizliyoruz, sapından çöpünden ayırıyoruz. İkinci aşamada bilgisayarlı ortamda renk ayırma işlemine tabi tutuyoruz. Sonrasında buğdayı yıkıyor ve akabinde kaynatıyoruz ve dinlendiriyoruz. Tabii ki tüm bu süreçler, otomasyon sistemleri ile kontrol edilmektedir. Kaynatılan buğdaylar dinlendiriliyor, kurutuluyor. Duru Bulgur olarak son teknoloji ile yapılmış kurutma kulelerini kullanıyoruz. Kaynatılan buğdayı hijyenik şartlarda el değmeden kurutuyoruz. Kurutulan buğdayların kabukları taş değirmende önce soyuluyor sonrasında ise öğütme işlemine geçiliyor. Elde edilen bulgur boylarına göre sınıflandırılıp, paketleniyor ve robotlarla kolileniyor. Sonrasında ise sevk edilip, tüketicilerimizin sofralarında birçok çeşit yemekte yer buluyor.

Üretim teknolojilerinde nasıl bir gelişim yaşadınız? Otomasyon gücünüzü tanıyabilir miyiz?

Önceden operatör her makineyi sırayla pano üzerinden çalıştırıyordu. Bu şekilde makinelerin kapasitelerini kontrollü şekilde kullanmamız mümkün olmuyordu, verimlilik ölçümü yapamıyorduk. Ayrıca herhangi bir makinede arıza olması durumunda birden fazla makine içerisinde mal olmadan çalışıyor, arızaya müdahalede gecikme yaşanabiliyordu.

Şu anda her makinenin kapasitesine göre otomatik dozajlama yapan sistemlerimiz entegre şekilde çalışıyor. Makineler birbirleriyle haberleştiğinden tek bir tuş ile tüm sistem otomatik çalışıyor. Arıza durumunda makineler kendi kendine akışı değiştirerek arızaya müdahaleyi kolaylaştırıyor. Ayrıca randıman kantarlarıyla performans takibi yapabiliyoruz.

Otomasyon konusunda kimlerle çalışıyorsunuz?

Bu noktada birkaç yerden destek alıyoruz ama aslında bizim kendi teknoloji grubumuz var. Çünkü bizim üretimimiz oldukça spesifik süreçleri kapsıyor. Dünyada bulgur üretimi ile ilgili bir teknoloji yok. Bu teknolojiyi biz üretiyoruz. Diğer sektörlerde mesela bisküvi de böyle bir teknoloji var. Bu teknolojiyi satın alıp tesislere adapte edebiliyorsunuz ama bulgur çok özel bir ürün olduğu için bu üründe kullanılacak makina ve kontrol sitemlerini biz tasarlıyoruz. Kendi yazılım ekimiz var birçok makinayı kendimiz üretip bulgur teknolojisini sürekli geliştiriyoruz. Tüm makinalarımız Endüstri 4.0’a uygun. Her bir makinanın IP’si var her makina süreçte bağlı olduğu diğer makinalarla iletişim kuruyor. Bu teknolojiyi bir üst seviyeye taşımak için ise sürekli çalışmalar ve yatırımlar yapıyoruz.

Verileri ne şekilde işliyorsunuz?

Verileri koşullara göre yorumluyoruz ve kontrol sistemlerine yorumlanan verileri giriyoruz. Mesela kurutma kulesinin çalışma prensibi mevsime göre farklıdır. Kurutma kulesinde yazın ve kışın farklı sıcaklık derecesi olması gerekir. Bu verileri sistemlere gireriz ve üretimin bu süreci ayarlanmış olur. Bu makinalar aynı zamanda karar alma yetilerine de sahiptir ve gerekli güncellemelerini kendileri yaparlar.

Tercih ettiğiniz otomasyon markalarından ne tür taleplerde bulunuyorsunuz? Bu markaları seçerken seçim kriterleriniz neler oluyor ?

Otomasyonda satın alma esnasında en önemli husus doğru ürün seçimidir. Doğru ürün seçilemediği takdirde kurulum esnasında ya da ilerleyen zamanlarda problemlere sebep olabilir. Üretimde duruş istediğimiz en son şey. Satış ekibinin ihtiyacımızı en iyi şekilde anlaması ve buna göre ürün seçiminde yardımcı olması bizim için önemli.

Endüstri 4.0 için neler yapıyorsunuz? Bunun için bir danışmanlık hizmeti alıyor musunuz?

Teknik danışmanlık aldığımız firmalar bulunuyor. Bunun yanında yazılım ile doğrudan ilgilenen ekibimiz var sürekli olarak iyileştirme yapıyoruz. Bulgur üretiminde halen sağlıksız koşullarda merdiven altı üretim yapan firmalar bulunuyor. Bu sektörde herkes bir paketleme makinası, bir kazan, bir değirmen aldığında işi yapabileceğini zannediyor ama bulgur üretiminin çok incelikleri bulunuyor. Dünya bulgur üretimi ile alakalı bir teknoloji bulunmuyor bu teknolojiyi biz üretiyor ve sürekli geliştiriyoruz. Bu anlamda bulgur üretiminde ileride karanlık fabrikalar oluşturma planlamalarımız bulunuyor.

Yakın dönemde gerçekleştirdiğiniz enerji verimliliği, kapasite artışı, otomasyon…vb yatırımlarınızın detaylarını öğrenebilir miyiz? Bu yatırım size neler sağladı?

Elektrik panolarımızda kontaktır yerine sürücü sistemine geçtik. Bu hem makinelerin kapasite kontrolünde yardımcı oldu, hem de enerji yönünden verimliliği ölçmemizi ve tasarruf etmemizi sağladı. Bunun yanında yeni nesil optik ayıklama makinelerimiz verimliliğimizi önemli ölçüde artırdı.

Satış sonrası için otomasyon markalarından ne tür talepleriniz oluyor? Kestirimci bakım, kalibrasyon ve benzeri çalışmaların sizin için önemi nedir?

Belirttiğim gibi duruş süreleri bizim için önemli. Müşterilerimizin ihtiyacını karşılayabilmek adına minimum duruşa katkıda bulunacak her türlü yatırımı yapıyoruz, yapmaya devam edeceğiz.

Ar-Ge laboratuvarınızın çalışmaları nelerdir? Ürün ve üretim prosesi konusunda neler kazandırdı bu çalışmalar?

Ar-Ge laboratuvarında mevcut ürünlerimizi nasıl daha verimli üretebileceğimiz konusunda çalışmalar yapıyoruz. Bunlar arasında süreç optimizasyonu, daha verimli akış kontrolü, yalın üretim için gerekli analizler gibi konular sürekli gündemimizde.

Pompa, vana, debimetre ve transmitter gibi ekipmanlar için bakım ve servis konusunda kendi ekibinizin çalışmaları nelerdir?

Düzenli olarak temizlik, kimyasal kullanımı kontrolü, mekanik parça kontrolü gibi bakımlarımızı kendi ekibimizle yerine getiriyoruz. Bununla birlikte beklenmeyen durumlarda çözüm ortaklarımızla irtibata geçiyoruz.

Son olarak eklemek istedikleriniz nelerdir?

Sektörü sürekli takip ederek proaktif olmaya gayret ediyoruz. Üretim sahamızda otomasyonumuzu tamamlamış durumdayız. Mevcut projelerimizi tamamlayarak üretim alanında ciddi bir yol almış olacağız. Akabinde hedefimiz depolama sahalarımızda otomatik kayar raflı depolama üniteleri kurarak depolama kapasitemizi maksimize etmeyi ve fifo prensibini insan hatasını ortadan kaldıracak şekilde kullanmayı planlıyoruz.