Türkiye inşaat malzemeleri sanayisi, gerek toplam üretimi ve istihdamdaki payı, gerekse diğer sektörlerle yakın ilişkisinden dolayı ülkemiz için stratejik önem taşıdığını belirterek söze başlayan Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Küçükoğlu, Corona virüsünün sektöre olan etkisini şu şekilde açıkladı:
“Türkiye, inşaat malzemesi üretiminde dünyanın en büyük beş ülkesinden biri. Ülkemiz inşaat malzemesi sanayi iç pazarı 2018’de 85 milyar dolar iken 2019 yılında 66,5 milyar dolara geriledi. İç pazardaki daralma nedeniyle ihracata odaklanarak 2019 yılında 21,5 milyar dolar değerinde 50 milyon ton inşaat malzemesi ihraç eden sektörümüzün rekabet gücü ve istihdam kapasitesini koruması ülkemiz ekonomisi için de son derece önemli. 
Türkiye İMSAD olarak 2013 yılından itibaren üyelerimizden aldığımız bilgiler doğrultusunda hazırladığımız İnşaat Malzemeleri Sanayi Bileşik Endeksi’nin Mart ayı sonuçlarına göre; küresel salgın, sektörümüzde son altı yılda yaşanan tüm krizlerden daha etkili oldu. Hatta 2019 Ağustos ayından beri yükselen endeks, bu yıl mart ayında küresel salgının olumsuz etkisiyle hızla gerileyerek en düşük seviyesine indi. 
COVID-19 salgını etkilerinin Mart ayı itibarıyla hissedilmeye başlandığı ülkemizde inşaat malzemeleri sanayisinin üretimi ve iç pazardaki satışları azaldı ve ihracatta da gerileme yaşandı. Ayrıca önümüzdeki üç aya ilişkin alınan yurtiçi siparişlerin önemli ölçüde azaldığı Mart ayında ihracat siparişlerinde de keskin bir düşüş meydana geldi. Salgının yarattığı endişe ve belirsizlikler nedeniyle önümüzdeki üç ayın üretim beklentisinde önemli bir gerileme görüldü.
İnşaat malzemesi sektörü son dönem yaşanan gelişmelerin etkisiyle 2019 yılında yüzde 13 küçüldü, şimdi geriye doğru bir gidiş bekleniyor. Tüm sektörlerde olduğu gibi inşaat malzemeleri sanayisinde beklenen iyileşme ise salgının seyrine ve kalıcı etkilerine bağlı olacak. 

DIŞ PAZARDA FİYAT KONUSUNDA CİDDİ BİR REKABET İÇİNDEYİZ

Yarattığı potansiyel ve iş hacmi açısından sünger sektör olmasından dolayı Türkiye ekonomisinin inşaat malzemesi sanayisine ihtiyacı var. İnşaat malzemesi sanayisi geçen seneye göre 2020’nin ilk aylarında büyüme trendine girmişken, bir kez daha küçülmeye gidiyor. Sektörün küçülmeye gitmesi telafisi zor hasarlar bırakabilir…  
Türkiye İMSAD olarak, ekonominin sürdürülebilir büyümesinin mutlaka sanayi üzerinden sağlanması gerektiğini savunuyoruz. Bugün 100’ün üzerinde ülkeye ihracat yapan sektör olarak, 2019 yılında 50 milyon ton gibi yüksek bir oranda inşaat malzemesi ihracatı gerçekleştirdik. Ancak inşaat malzemeleri sanayisinin ağırlığını ihracata verdiği 2019 yılındaki ihracat değerinde yaşanan artış istediğimiz gibi olmadı. 2019 yılı ihracat ortalama birim fiyatı 2018 yılına göre yüzde 20,8 düştü ve 0,42 dolar/kg olarak gerçekleşti. 2020 yılında ise inşaat malzemeleri sanayisi, 2019’da olduğu gibi ağırlığını ihracata vermeye devam etti ancak şubat ayı itibarıyla ortalama ihracat birim fiyatları son 7 yılın en düşük seviyesine geriledi. Şubat ayında küresel salgının ihracat pazarlarındaki etkisi sınırlı kalırken, asıl olumsuz etkiler mart ayında görülmeye başlandı. 
Bugün sektörümüzün ihracatta geçen seneye göre büyüdüğünü ama daha ucuz ürünlerin ihraç edildiği bir performansa sahip olduğunu görüyoruz. İnşaat malzemeleri sanayicilerinin ürettiği ürünlerin kalitesi zaten uluslararası pazarda bilinen bir gerçek. Fiyat konusunda ciddi bir rekabet içindeyiz. Yine de fiyat rekabetini aşamıyoruz. İhracatın daha değerli hale gelmesi için Türkiye’nin markalaşması çok önemli. Ülkemizin inşaat malzemelerinin kalite açısından dünya çapında bilinir ve güvenilir bir konumda olması, bizi küresel ticarette emin adımlarla ilerlemeye teşvik ediyor. 

GEREKEN HER TEDBİRİ ALIYORUZ

Bugün tüm dünyayı etkisi altına alan küresel bir salgınla karşı karşıyayız. Türkiye İMSAD olarak, bu zor süreçte üyelerimizle birlikte, kamunun aldığı her türlü tedbirin yanı sıra bireysel ve kurumsal önlemleri de ciddiyetle uyguluyoruz. Türkiye İMSAD üyesi sanayicilerimiz, öncelikle çalışanların sağlığını korumak, ofis ve fabrikaları salgından uzak tutmak için birtakım önlemleri ilk günden itibaren uygulamaya başladı. Bu kapsamda acil eylem planları devreye alındı. İşyeri sağlık kurulları oluşturuldu, iş sağlığı güvenliği sorumlusu, işyeri hekim ve yöneticilerden oluşan bu kurullar belli aralıklarla toplanarak durum değerlendirmesi yapıp gereken adımları planlıyorlar. Çalışanların toplu olarak bir araya gelme süreleri kısıtlandı ve en aza indirildi. Tüm ortak çalışma alanlarında kişi başı olması gereken minimum mesafe ve hacim sağlanacak şekilde düzenlemeler yapıldı. Mevcut iş akışı, çalışanları fiziksel temastan uzak tutacak şekilde yeniden planlandı. Bazı firmalarda, bir grup evden bir grup işten olmak üzere faaliyetler gruplar halinde sürdürülüyor. Çalışma periyodu belli sıklıkla değiştiriliyor. Ofis ve fabrikalarda düzenlenecek toplantılara ara verildi. Yurt dışı seyahatlerin bir kısmı iptal edildi, bir kısmı ertelendi. Yurtdışından gelen personel varsa 14 gün kuralına uymaları konusunda bilgilendirildi. Yurtiçi seyahatler içinse mecbur kalınırsa sadece özel araçla ulaşım sağlanıyor. Gerekli tüm toplantılar, telefon ve dijital cihazlarla konferans görüşmeleri şeklinde gerçekleştiriliyor. Personelin vücut ısısı sabah-akşam düzenli ölçülerek not ediliyor. Vücut sıcaklığının 38 derecenin üzerine çıkması halinde işyeri hekimine bilgi veriliyor. Ofis ve fabrikalarda el temizliği fevkalade önem taşıyor. Dolayısıyla gerekli bulunan birçok alanda el temizliği için dezenfektan noktaları oluşturuldu. Ofis ve fabrikalarında personel servisi kullanan firmalarımız, servis sayısını iki katına çıkardı. Bu şekilde araç başına düşen kişi sayısı azaltıldı. Çalışanları toplu taşımayla işe gelen firmalar ise çalışanlarını servis kullanmaya yönlendirdi, bu çalışanların bir kısmı ise evden çalışmalarını sürdürüyor. Yemek saatleri, yemekhanelerde minimum sayıda personel olması amacıyla yeniden düzenlendi. Çalışanlar yemekhaneye gruplar halinde, sırayla alınıyor. Fabrikaların mutfak araç gereçlerinde hijyen kurallarının en üst seviyede tutulması amaçlanıyor. Tabldot tabağı, çatal, kaşık, bıçak ve bardak (tek kullanımlık hale getirilmemesi durumunda) için temizlik işlemleri vakit kaybedilmeden yüksek ısılı temizlik makineleri ile gerçekleştiriliyor. Personelin risk grupları belirlendi ve birinci risk grubuna giren personel idari izne gönderildi. İşyeri hekimleri tarafından personele sürekli bilgilendirme yapılıyor. Çalışanlara, kendi sağlıklarının yanında çalışma arkadaşlarının sağlıklarını da korumakla sorumlu oldukları hatırlatılıyor. 

Daimi personel dışında, dışarıdan gelen kişilerin fabrikalara girişi kısıtlandı hatta yasaklandı. Dışarıdan gelen kişilerle teması kesmek için giriş-çıkışlar kontrol altına alındı. Dışarıdan gelen her türlü malzeme ve paketler dezenfekte edilerek içeri alınıyor. Bazı üyelerimiz acil olmayanlar dışında tüm kargoları 24 saat bekleterek içeri alma yöntemini uyguluyor. 
Tüm firmaların, çalışanlarının sağlığını korumak için bu adımları dikkatle atması gerekiyor. Çünkü faaliyetlerin önündeki en büyük problem olan salgın engelini ancak bu süreci iyi yöneterek aşabiliriz. 

Bu süreçte atılması gereken adımlardan ilki, mevcut organizasyonu korumak olmalıdır. İkinci adım maliyetin yönetilmesidir. Üçüncü adım ise bu süreçte zarar ya da kâra odaklanmadan tedarik zinciri içerisinde nakit akışının yönetilmesine verilecek desteklerdir. Tedarik zincirinde lojistik ve nakit akışı çok önemli çünkü lojistikte önemli olan sadece malını bir yere götürmek değil, aynı zamanda hammaddeyi de getirmektir. Nakit akışının iyi yönetilmesi halinde, çalışanların da sağlıklı ve huzurlu bir şekilde işlerine dönmesiyle faaliyetler gelişerek devam edecektir.

BİRÇOK SEKTÖR ZOR BİR DÖNEMDEN GEÇİYOR

İnşaat malzemesi sanayisi, 2018 ve 2019 yıllarındaki finansal dalgalanmalardan en çok etkilenen sektörlerden biri oldu. 2020 yılının ilk çeyrek döneminde sektörümüzün faaliyetlerinde büyüme eğilimi görülmeye başlandı. Ancak küresel salgının etkisi bu iyileşmeye ara verdi. İnşaat malzemesi sektörü, birçok sektör gibi COVID-19 salgınından olumsuz etkileniyor ve zor bir dönemden geçiyor. Dolayısıyla sektörümüz 2020 yılında bir küçülme ile karşı karşıya kalabilir.