Pnömatik kontrol dendiğinde pek çoğumuzun kafasında demode kelimesi canlanır. Entegratörler uzun zaman önce elektronik kontrolün avantajları nedenleriyle pnömatik kontrolü terk ettiler. Eğer bir pnömatik kontrol sistemi görme şansınız olmuşsa büyük olasılıkla ustalığına da hayranlık duymuşsunuzdur. Ama dijital sistemlerin getirdiği ayarlama ve özel kontrol mantığını uygulama yetenekleri ile güçlü iletişim performansı bu sistemleri geri plana itti. Haliyle pnömatik ekipmanların bulunabilirliği azaldı, fiyatları da yükseldi.
* * *
Ancak dijitalleşme sahip olduğu avantajlarına karşın pnömatik sistemleri yok edemedi. Bunda havanın bedava olması ve ilave tehlike getirmemesi önemli rol oynadı. Dijital kontrolörlerin güç kesintilerinden etkilenmesi onlar adına zayıflık yarattı. Özellikle yıldırımların elektronik enstrümantasyon arızaları yaratması pnömatik sistemlere sığınacakları alan bıraktı.
* * *
Pnömatik deyince akla ilk gelen firma olan Festo, dijitali ekleyerek pnömatiğe bambaşka bir yaşam alanı oluşturdu. Zaten kontrolü kolay olan teknolojiye daha fazla sadelik ve esneklik kazandırarak sınırlı fonksiyonlarını arttırdı. Bunu hareket terminaline çok çeşitli uygulama yazılımlarını, üstelik müşterininkileri bile kullanılabilir kılarak yaptı. Sonuçta ortaya üniversal; tek donanım ile çok çeşitli iş yaptırılabilecek üretken bir sistem çıktı.
Havanın gücünden yararlanmaya devam edeceğiz…
