ST Endüstri radyo’da Arif Onur KAÇAK’ın hazırlayıp sunduğu Makinanın Gündemi programına Türkiye Fuar Yapımcıları Derneği (TFYD) Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Mirgün katıldı. Mirgün, Dünya ekonomisinin gelişmeye başladığı noktadan itibaren fuarcılık sektörünün son derece önemli olduğunu vurgularken, COVID-19 salgını sonrasında fuarcılık sektöründe yaşanan gelişmeleri aktardı. 


Türkiye Fuar Yapımcıları Derneğinin faaliyetlerinden bahsedebilir misiniz?

Fuarcılık  mesleğinde faaliyette bulunan kuruluşların dayanışmasını, birliğini, yapıcı amaçlara yönelik faaliyetlerini gerçekleştirebilecekleri bir dernek, 1997 yılında kuruldu. Dernek üyelerinin haklarını korurken üyeler için eğitici toplantılar yapıyoruz. Seminerler yapmak, fuara katılan firmaların elemanlarına seminerler vermek, yurtdışına açılmayı sağlamak gibi daha birçok evrede çalışmaları bulunuyor.  

Türkiye fuarcılık alanında hangi aşamada yer alıyor?

688 bin metrekarelik fuar alanı var Türkiye’de. Bizim üyelerimiz bunun yüzde 42,5’ini temsil ediyor. Derneğimizin Uluslararası Fuar Enstitüsü Derneği üyeliği var. Bütün dünyada bizim gibi derneklerin fuar organizasyonu yapan şirketlerin ve fuar işleten şirketlerin bir arada bulunduğu bir üst dernek aslında. Dünya çapında siyasi ve ekonomik düzlemi takip etmek, profesyonellerin fikir ve deneyimlerini paylaşabilecekleri bir platform oluşturmak görevleri arasında. Türkiye olarak Avrupa ile ekonomik anlamda iyi ilişkilerimiz olduğu için son 30 yıldır birbirimizi çok daha iyi tanıyoruz. Son 10 yıldır da Çin ile bu anlamda bir ilişkimiz mevcut.

Fuarcılık doğrudan satış yapılacak bir mecra mıdır?

Masanın fuarcılık tarafında olan insan olarak buna şöyle bir yorum yapabilirim; fuarcılık sektörü geniş kompleks bir şey ve dengeli bir ekosistem. Bir fuar da organizatörden tutun da fuar alanı işletmecilerine, ziyaretçi getiren acentelerden elektrikçisi, boyacısı, mimari gruplara kadar birçok alandan insan burada çalışıyor. Aslında katılımcılar açısından baktığımızda ufak ve orta ölçekli KOBİ İşletmeleri önemli faydalar sağlıyor. Aynı zamanda dernekler, kurumsal müşteriler fuarlarda birbirleriyle etkileşim halinde oluyor. Akademik hayata büyük gelişmelere ev sahipliği yapıyor fuarlar ama en önemlisi tabiki ekonomik kazançlar sağlıyor. 

Pandemi döneminde fuarcılık sektörü en çok etkilenen alanlardan oldu. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Mart ayının  ortasından itibaren biz kapılarımızı kapattık. Hiçbir şey insan sağlığından daha kıymetli değil. Elbette kongre ve benzeri şeylerin iptal edilmesi veya ertelenmesine bağlı olarak birçok sektör olumsuz etkilendi. Pandeminin ticaret fuarları üzerindeki etkileri küresel değerlendirmede şöyle;  ikinci çeyrekte gerçekleşmeyen fuarlar nedeniyle toplam 134 milyar değerinde bir iş sözleşmesinin hayata geçirilmediğini söyleyebiliriz. Fuarcılık sektörü ve yan sektörleri olarak baktığımızda ekonomik kaybın 81.6 milyar Euro olduğunu bu kaybın Avrupa için 28.8 milyar lira olduğunu ifade edelim. Aşağı yukarı 257 bin kişilik bir iş gücünü etkilediğini de söyleyebiliriz. Çabuk uygulanabilir ekonomik destekle tekrar faaliyete geçebilmesi son derece kıymetli çünkü fuarcılık sektöründe yapılacak katkılar ekonomiye dikey olarak iyileştirme sağlayacaktır. Ancak yine söylediğim gibi hiçbir şey insan sağlığından daha kıymetli değil.