ST Endüstri Radyo’da Duymayan Kalmasın programının konuğu Empire Enerji Danışmanlık Firmasında Enerji Danışmanı, Yönetici Ortağı ve Enerji Tüketicileri Derneği YKÜ Abdullah Koç oldu. Aline Şanlı'nın sorularını yanıtlayan Koç, enerji danışmanlığı üzerine bilgiler verdi. 

“DANIŞMANLIK FAALİYETLERİ TÜKETİCİNİN YANINDA OLAN Bİ SİSTEM”

Elektrik enerji danışmanlığı yakın dönemde bir zaruretten ortaya çıkmış bir durum. Eskiden elektrik dağıtım şirketleri TEDAŞ’lar vardı, devlet kontrolünde kamu yararı gözeten Ankara merkezli dikey tümleşik bir yapıda iken 2010 yılından sonra özelleştirme süreci yaşandı. Bu dikey tümleşik yapı bir müddet sonra tamamen rekabetçi ve ticari bir yapıya dönüştü. Peki bu ne demek;  daha önce abone olarak anılan tüketiciler bir anda müşteri sınıfına geçti. Bu şirketler ile tüketici arasında tüketici lehine, tüketicinin hak ve hukukuna savunacak bir danışmanlık mekanizması organik biçimde oluşmaya başladı. Biz de bu bağlamda tam özelleştirmeler bittikten sonra enerji hukukuna hakim arkadaşlar ve saha tecrübesi yüksek olan teknik kadromuz ile 21 dağıtım bölgesinde neredeyse elektriğin satın alındığı bağlantı noktasından fatura tahakkukuna kadar olan sürecin tamamını tüketici lehine üretmek üzere danışmanlık faaliyetleri yürütmekteyiz.

“MÜHENDİSLER VE HUKUKÇULAR BİRLİKTE ÇALIŞIYOR”

Aslında enerji danışmanlığında saha tecrübesi olan yani mühendislik bilgisi olan kişilerin olması gerekiyor. Aynı zamanda elektrik enerjisi yönetmeliğine, enerji hukukuna hakim danışmanlarımızın olması gerekiyor. Yani ikisini bir arada yönetmeniz gerekiyor ki bu işletmelerde doğru hizmeti verebilirsiniz.  İşletme sahipleri kendi işlerini yürütürken bu durumu takip etmeleri mümkün görünmüyor çünkü birçok işletme sahibi aslında tamamen faturanın doğru çıkmış olması ile alakalı olduğunu zannederken durumu oysa birçok birçok kazanımı, riski de beraberinde taşıyor. İşte burada enerji danışmanlığı devreye giriyor. 

“PANDEMİ SÜRECİNDE ELEKTRİK TÜKETİMİ AZALDI”

Pandemi süreciyle ilgili ortaya atılan komplo teorilerini dikkate almak gerekiyor. Nitekim bu bir algı yönetimi, dünyanın her ülkesi kendi kamuoyunu bu şekilde yürütüyor. Tabii ki bu pandemi sürecinde alışkanlıklarımız çok fazla değişti. Herkes evlerine kapandı, işyerleri kapandı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının verilerini incelediğimizde Mart ayında elektrik tüketimi geçen yılın aynı ayına göre %0.23 azalırken, elektrik üretimi de yüzde 0.74 azaldı. İnsanların evde kalmalarından dolayı tüketimin artmış olması beklenirken özellikle sanayi ve ticaret hanedeki tüketimi düşmesi de azımsanmayacak derecede bir etken oldu.

“İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ MÜCADELESİNDE BİZ DE VARIZ”

Hepimizin bildiği gibi bütün dünyanın sorunu olan bir durum var; küresel ısınma. İnsanlık tarihi boyunca eşi benzeri görülmemiş bir sosyal kültürel, ekonomik ve teknolojik dönüşüm gereklidir. Bu dönüşümün nasıl sağlanacağı üstüne çözümü olmasa da bazı alternatifleri beraberinde getirdiğini bilmemiz gerekiyor. İklim değişikliği ile mücadele ulusal düzeydeki politikalarla değil belediyeler, kamu ve hatta topyekün tüm dünya halkının katılımı ile mümkün olacaktır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 23 Ocak 2019'da yayınlanan bir genelge ile iklim değişikliği ile yerelde mücadele bildirisi tam da bu amaca ait bir çalışma oldu. Bizde bu süreçte çalışmalarımızı yürütüyoruz.