Agrega üretim süreçleri; taş ocağı sahasında önce delme – patlatma ile hammaddenin kırma eleme tesislerine uygun boyuta getirilmesi,  ardından hammaddenin ekskavatörler ile kamyonlara yüklenerek kırma eleme tesislerine nakledilmesi, kırma eleme tesislerinde boyut küçültme yapılarak sınıflandırılması, sınıflandırılan ürünlerin piyasaya arz edilmesi ve kalan ürünlerin uygun stok alanlarında depolanması gibi çeşitli işlemlerden oluşuyor. Tüm bu işlemler; iş güvenliği, işçi sağlığı ve çevre açısından büyük riskler içerdiğinden agrega üretiminin her aşamasında iş sağlığı ve iş güvenliğine ve çevresel önlemlere dikkat edilmesi şart. 

Türkiye’de kişi başı agrega tüketimi dünya ile kıyaslandığında biraz daha düşük olsa da  kentleşmenin artması ile ülkemizde de agrega tüketimi artıyor. Bu artan agrega ihtiyacını karşılayabilmek, daha kaliteli ve çevreye duyarlı üretim yapabilmek için şirketler, teknolojinin tüm imkanlarından yararlanarak tesislerinde önemli modernizasyon yatırımları yapıyorlar. 

Yılın son sayısında “Agrega Üretimi” kapak konumuz kapsamında; maden sahasında yenileme kararı alarak, kırma eleme tesislerinden taş tozu yıkama tesislerine kadar birçok alanda yatırım gerçekleştiren Su-Taş Madencilik’i;  Kuzey Marmara Otoyolu projesi ve Üçüncü Köprü Bağlantı Yollarını kapsayan projenin alt yapı çalışmalarına agrega temin eden Ulutaş Madencilik’i,  2016 yılında Bandırma Yeşilçomlu ve Bursa-Kayapa bölgesinde iki yeni agrega tesisi kurarak son teknoloji ile üretim yapan Bursa Beton’u ziyaret ettik, en yetkili ağızlarla yakın dönem yatırımlarını konuştuk. 

Yine ağır sanayi alanındaki farklı sektörlere ürün ve çözümleri ile hizmet sunan markalarla röportajlar yaparak yenilikçi uygulamalarını sayfalarımıza yansıttık. 

ST Ağır Sanayi Çözümleri, Aralık sayısında yine zengin bir  içerikle sizi karşılıyor. 

Keyifli okumalar...